Friday, March 20, 2009

DiR = Düşük fiyat

Cemal Sevgi
Yenigün
20 Mart 2009,Cuma


Zeytinyağı ihracatçılarının ithalat için neden bu kadar çaba sarf ettiklerini bir türlü anlayamıyorum doğrusu. Ya da bu zihniyetteki insanların Ege İhracatçı Birlikleri içinde ne işi var? Şu ithalatçı birlikleri yasası biran önce çıksa da herkes safını belirlese ne güzel olur aslında. Mesela Zeytinyağı İthalatçıları Birliği’nin zeytinyağı ithalatı içi çaba sarf etmesinden doğal bir şey olamaz. Benim iddiam bütün bu tartışmaların temelinde zeytinyağı üreticisinin ürününü ucuza almak isteğinin yattığı yönünde. Rakamlarda bunu doğruluyor. DİR, DİR diye sürekli milletin kafasını bulandırmaya çalışıyorlar ya sanırsınız Dahilde İşleme Rejimi’ne izin çıksa yüzbinlerce ton zeytinyağı ithal edecekler. Ama kazın ayağı hiç de öyle değil.Tarım ve Köyişleri Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’de zeytinyağı ithalatı 1983/84 döneminde gümrük vergisinin kaldırılmasıyla başlamış. Yine aynı bakanlığın verilerine göre yıllar ve gerçekleşen ithalat rakamları ise şöyle:

YIL MİKTAR (TON)

1990 1.881
1991 -
1992 -
1993 -
1994 -
1995 17
1996 145
1997 19
1998 81
1999 229
2000 1.088
2001 29
2002 2.281
2003 1.106

Buyurun buradan yakın. DİR kapsamında bugüne kadar en fazla zeytinyağı ithalatı 2 bin 281 ton olmuş. Şimdi bütün yaygara bunun için mi yani. Kimi kandırıyorsunuz? Sizin asıl niyetinizin ne olduğunu ben değil rakamlar söylüyor işte.

TÜRKİYE’NİN YILLARA GÖRE ZEYTİNYAĞI İHRACATI

YIL AMBALAJLI KG $ DÖKME KG $
REKOLTE(BİN TON)

2000-2001
11.074.862 17.749.771 91.939.440 130.002.255 175 VAR YILI

2001-2002
6.502.889 13.198.525 24.902.001 45.279.830 65 YOK YILI

2002-2003 12.143.850 26.856.894 73.755.245 156.008.780
140 VAR YILI

2003-2004
14.152.254 40.533.518 46.034.412 125.647.829 79 YOK YILI

2004-2005
20.441.501 66.601.576 91.073.066 292.648.899 145 VAR YILI

2005-2006 11.320.361
50.985.340 47.564.927 203.348.662 112 YOK YILI

2006-2007
15.468.736 58.916.251 42.368.196 145.446.317 165 VAR YILI

2007-2008
12.267.724 58.350.042 17.302.029 77.873.155 72 YOK YILI

Türkiye’nin son 8 yıldaki ihracat rakamları da böyle. İsteyenler Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Ege İhracatçı Birlikleri, Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi, İhracat Genel Müdürlüğü gibi kuruluşların sitelerinden ihracat rakamları konusunda istediği bilgiye ulaşırlar. Şimdi DİR kapsamında yapılan ithalat rakamları ile ihracat rakamlarını karşılaştırdığımızda ortaya şöyle bir sonuç çıkıyor. 175 bin ton rekoltenin olduğu 2000 yılında DİR kapsamında ithal edilen zeytinyağının miktarı bin 88 ton. 140 bin ton rekoltenin olduğu 2002 yılında ise yapılan zeytinyağı ithalatı 2 bin 281 ton. Şimdi bu rakamlara ne diyecekler çok merak ediyorum. Dikkat ederseniz yapılan ithalat devede kula bile değil. Yani asıl niyetleri gümrüksüz zeytinyağı ithal etmek değil. Asıl amaçları DİR’i şartlar ne olursa olsun gündemde tutup Türk zeytinyağının fiyatını ucuzlatmak.

Şimdi şunu da merak ediyorum. Var yılı ile yok yılı ihracatçıları neden bu kadar ilgilendiriyor? İçinde zeytinyağı ihracatçılarının bulunduğu komisyon rekolte tahmin çalışmasını açıklamıştı. Bu dönemde 165 bin ton zeytinyağı rekoltesi bekleniyor. Geçen yıldan kalan 30 bin tonu da hesaba katarsanız Türkiye’nin elinde yaklaşık 200 bin ton zeytinyağı olacak. Bir önceki yok yılında ise bu rakam stoklarla birlikte 130 bin ton civarındaydı. Bunun en fazla 80 bin tonu iç tüketime gidiyor. Yani bu dönemde isteyene satmak için 120 bin ton fazladan zeytinyağımız var. Ama tabi bu Türk zeytinyağı, kaliteli ve fiyatı pahallı. Bunu üreticinin elinden ucuza almanın en kolay yolu da DİR kapsamında ithalat yapıp fiyatları düşürmek. Hatta ithalat yapmaya da gerek yok söylentisi bile yetiyor. “Şuyuu vukuundan beter” misali DİR’in söylentisi bile yetiyor. Zaten rakamlar da asıl amaçlarının zeytinyağı ithal etmek değil Türk zeytinyağının fiyatını düşürmek olduğunu gösteriyor. Bu yüzden 2 yıldır DİR’i gündemde tutuyorlar. Her fırsatta, her toplantıda bir şekilde DİR’i gündeme getiriyorlar. Bu arada Türkiye’ye kanserojen madde içeren zeytinyağlarının nasıl sokulduğunu da unutmuş değiliz. Yüzlerce ton kanserli madde içeren zeytinyağı Türkiye’ye nasıl girdi, kimler bu yağları tüketti bu işin içinde olan herkes biliyor. Tabii ki yaşananlar bu durumun tekrarlanacağı anlamına gelmez ama böyle bir ihtimali ortaya çıkarmanın da hiçbir anlamı yok.

No comments: