Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Sempozyum ve Sergisi SONUÇ BİLDİRGESİ
Ülkemize özgün ve kalkınmada stratejik öneme sahip zeytin ve zeytinyağı sektörümüzün sorunlarını bilimsel anlamda yeni ufuklar açacak şekilde tartışmak ve sektörün ekonomik ve teknolojik yönden gelişmesini sağlamaya yardımcı olabilmek amacıyla İzmir İl Özel İdaresi, TMMOB Kimya Mühendisleri Odası (KMO), TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi (ZMO), TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Ege Bölge Şubesi (GMO) ve Ulusal Zeytin-Zeytinyağı Konseyi (UZZK)’nin 15–17 Eylül 2006 tarihleri arasında birlikte düzenledikleri “Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Sempozyumu ve Sergisi” başarıyla sonuçlanmıştır. Sergi konusunda başarılı fuar deneyimiyle İZFAŞ bu etkinliğin düzenlenmesinde ve hazırlanmasında görev almıştır.
Sempozyumu 400’e yakın katılımcı (Milletvekilleri, TBMM Zeytincilik Araştırma Komisyon Başkan ve Üyeleri, İlgili Bakanlık yetkilileri, İl Genel Meclis Üyeleri, Yerel Yönetim Yetkilileri, Öğretim Elemanları, araştırıcılar, öğrenciler, üretici, sanayici, ticaretini yapanlar ve tasarımcılar) izlemiştir. Sempozyumda alınan anket sonucuna göre katılanların % 43’ü araştırmacı akademisyen, % 50’si Üretim yapan, Ar-Ge ve Ticari faaliyette bulunan kişi ve kuruluş temsilcileri, %7’si ise Bakanlık yetkilileri, milletvekilleri ve yerel yöneticilerdir. Katılanların temel amacının sektörün bugünkü konumuna ve neler yapılması gerektiğine ilişkin bilgi edinmek ve yeni teknolojileri izlemek olduğu belirlenmiştir. Bundan sonra düzenlenecek olan Sempozyuma tekrar katılma isteği %90’ın üzerindedir.
Sempozyum süresince açılan sergiyi ise pek çok ziyaretçi izlemiş. Sergide ilgili belediyeler, odalar, borsalar, firmalar, kooperatifler ve Üniversitelerin ilgili birimleri olmak üzere toplam 41 kuruluş stand açmış ve ayrıca Zeytin fotoğraf sergisi de yer almıştır.
Sempozyumda 59 sözlü, 11’i poster olmak üzere toplam 70 bildiri sunulmuştur.
Ayrıca 22 davetli konuşmacının katıldığı;
1. Tarladan Sofraya Zeytin ve Zeytinyağı Sorunları ve Çözüm Önerileri,
2. Türkiye’de ve Dünyada Zeytin ve Zeytinyağı Ticareti,
3. Zeytin ve Zeytinyağı Sektöründe Planlama ve Politikalar konu başlıklı 3 panel, “Bazı Önemli Yerli ve Yabancı Zeytin Çeşitlerinin Bölgelerimize Adaptasyonu” başlıklı bir Çalıştay düzenlenmiş, yerel yönetimlerin bakış açılarının anlatıldığı bir açık oturum da yapılmıştır.
Sosyal, kültürel ve teknik amaçlı düzenlenen gezide, zeytinyağı üretiminin M.Ö. yıllarda Urla Klazomenai‘de bulunan zeytinyağı işliği, Bademler Köyü Kalkınma Kooperatifindeki zeytinyağı sıkma tesisi ve Gödence Köyü Kalkınma Kooperatifindeki kontinü sistem ve depolama tesisi incelenmiştir.
Özet olarak evrensel bilimin ışığında zeytin ve zeytinyağı sektörünün sorunlarının ve çözüm önerilerinin TBMM ne, ilgili bakanlıklara ve yerel yönetimlere taşınabilmesine yönelik uygun ortam sağlanmıştır.
Sempozyumda önceki yıllarda yapılan etkinliklerden farklı olarak zeytinciliğimiz, yetiştiricilik, sofralık zeytin, zeytinyağı ve zeytine ilişkin diğer tüm konular bir bütünlük içinde, ulusal ve toplumsal yarar temel alınarak bilimsel yöntemlerle tartışılmış, bunun için uygulanan ve uygulanması gereken plan ve politika önerileri değerlendirilmiştir.
Bilindiği gibi, son yıllarda zeytin ve zeytinyağında tüm dünyada meydana gelen talep artışına paralel olarak ülkemizde de zeytinlik alanlar yaygınlaşmakta, ancak söz konusu bu gelişmenin plansız ve hedefsiz olduğu gözlenmektedir. Bu da kendi içinde birçok sorunun ortaya çıkmasına ve yaşanmasına yol açmaktadır.
Cumhuriyet tarihi boyunca zeytinciliğimiz;
- Teşkilatlı ve mevzuatlı dönem,
- Teşkilatsız dönem,
- Kalkınma planlı dönemi yaşamış,
günümüzde ise, plansız, kendiliğindenci ve küreselciliğin şekillendirdiği dönemi yaşamaktadır.
Oysa zeytin tarımının Ulusal bir tarım politikası ve buna bağlı üretim planlaması kapsamında ele alınması gerekir. Günümüzde yöreye ve ekolojiye uygun olmayan çeşitlerin, gerek sofralık zeytin, gerekse zeytinyağının iç ve dış Pazar araştırmaları yapılmadan yaygın bir şekilde ve plansız olarak dikilmesi, gelecekte daha ciddi sorunların yaşanacağının habercisidir.
Zeytin yetiştiriciliğinde toprak verimliliği, hastalık ve zararlılarla savaşım, bakım, gençleştirme, hasat konularında bilimsel ve teknolojik yöntem ve yeniliklerin sürdürülebilirlik ilkesi ile uygulamaya aktarılması gerekir, bunun için öncelikle kamunun çiftçi eğitim ve yayım hizmetlerine önem ve öncelik vermesi, yaşamsal önemdedir. Bu kapsamda zeytin bölgelerindeki bakanlık teşkilatı ve üretici örgütlerinde Cumhuriyet dönemi başlangıcında yenilenme hareketlerinde Atatürk’ün uygulatmaya geçirdiği Mıntıka Mütehassıslığı benzeri zeytincilik uzmanı ziraat mühendisleri ve teknisyenlerinin istihdam olanaklarının yaratılması, sürekli kılınması ve geliştirilmesi mutlaka gerekmektedir.
Zeytinciliğimizin gelişmesinin artarak devam etmesi ve bu sektörde dünyada ağırlık merkezi olabilmemiz için:
- 12 milyon hektar zeytin dikilebilir arazimizin bu kapsamda ele alınarak planlı ve programlı bir yaklaşımla değerlendirilmesi ve buna yönelik gerekli teşviklerin yapılması
- İthalat yasağının kesinlikle devam etmesi, dış ve iç pazara yönelik tanıtım kampanyalarının yapılması ve sürdürülmesi,
- Toplumun sağlığı yönüyle ve koruyucu hekimlik bakış açısıyla zeytinyağ kültürünün yaşam biçimine dönüştürülmesi ve iç tüketiminin artırılmasında gerekli destek programlarının uygulanması,
- Zeytinin Anavatanı olan ülkemiz geniş bir ekolojiye yayılmış büyük çeşit zenginliğine sahip olup önemli bir kısmı endemik özellikli bu çeşitlerin gen kaynakları ve coğrafi işaret tescillerinin yapılması,
- Geçmişten günümüze devredilen zeytinciliğimizin sahip olduğu ekolojik özelliklerin yitirilmemesi ve bu konuda gerekli önlemlerin alınması,
- Sofralık zeytin ve zeytinyağı sektöründe üreticilerin konuya kalite açısından bakmalarının hem ülkemize hem de işletmeciye katma değer ve kalıcı başarı sağlayacağı, bunun için kaliteyi etkileyen etkenlerden üretim koşulları, toplama ve zeytin çeşidinin etkisi, duyusal özellikler, kimyasal bileşimler, antioksidan kapasiteleri, yağ asitleri bileşimlerinin bilinmesi ve özellikle tağşişin engellenmesi,
- Zeytin ve zeytinyağının değerlendirilmesinde, modern teknolojilerin üretimi ya da aktarımı yanında bu teknolojilerin kusursuz bir şekilde uygulanması,
- Yaşamın her alanında tüketici bilincini sağlamak üzere, eğitim faaliyetlerine yer verilmesi, üreticilerin sektörel gelişimini sağlayabilmek üzere meslek liseleri ve meslek yüksek okullarının yaygınlaştırılması,
- Üreticilerin sağlıklı örgütlenmesinin arttırılması, kooperatif ve benzeri üretici örgütlenmelerin etkinleştirilmesi ve yaygınlaştırılması,
- Özellikle uluslararası pazarda haksız rekabet koşullarını önlemek amacıyla sektörün gereksinim duyduğu yeter miktarda üretimi destekleme ve ihracatı teşvik programlarının uygulanması ve ödemelerin zamanında yapılması,
- Zeytinciliğin yan ürünlerinden pirinanın alternatif enerji kaynağı olarak değerlendirilmesi,
- Zeytin karasuyunda ise yurdumuzda yürürlükte olan gıda sanayi atık sularının alıcı ortama deşarj kriterlerine ilişkin değerlerin yeniden gözden geçirilmesi ayrıca uygun işlemler sonucu toprağın fiziksel ve kimyasal özellikleri dikkate alınarak sıvı ve/veya katı gübre olarak değerlendirilmesi, antioksidan içeriğinden yararlanılması,
- Zeytin ve zeytinyağında marka ülke olunması,
gerekmektedir.
Üretimin ve kalitenin artışını teşvik eden, bu çalışmaları yapan üreticileri ödüllendiren, zeytinciliğimizin gelişmesini sağlayan Zeytincilik Yasasının bir an önce etkin bir şekilde uygulanması sağlanmalıdır. Zeytincilik yasasına yapılan ihlal ve tecavüzler hızla ortadan kaldırılmalı, gerekli cezai yaptırımlar uygulanmalıdır.
Zeytin ağacı tüm ürünleriyle, kimliğiyle barış ve sevginin simgesi olma özellikleriyle insanlık için vazgeçilmez, kutsal bir değerdir.
Sonuç olarak; Sektörün tüm bileşenlerinin ortak iradesi ile ülkemiz zeytinciliğinin plan ve politikalarının oluşturulmasına, ulusal ve uluslararası etkinliğin artırılmasına, zeytincilik kültür ve sanatının oluşturulmasına, Anavatanı Anadolu olan zeytine yaraşır çalışmalar yapılmalıdır.
Sempozyum Düzenleme ve Yürütme Kurulu
İZMİR, 17.09.2006
No comments:
Post a Comment