Wednesday, December 05, 2007

“Zeytinyağında ithalata gerek yok,ihraç ortamı sağlanmalı”


Ali Ekber YILDIRIM
Dünya Gazetesi
5 Aralık 2007, Çarşamba


AYVALIK- Türkiye’nin zeytinyağı ithalatına ihtiyacı olmadığı, elindeki yağı tanıtım ve pazarlama desteği ile ihraç edecek ortamın sağlanması gerektiği vurgulandı.
Dünyanın en kaliteli zeytinyağının üretildiği merkezlerden birisi olan Ayvalık’ta 3 yıldır düzenlenen “Zeytin Hasat Günleri” etkinlikleri ile zeytin ve zeytinyağı sektöründe yaşanan sorunlara yönelik çözüm üretiliyor.

Bu yıl 30 Kasım-2 Aralık tarihlerinde yapılan ve Ayvalık Ticaret Odası ile Ayvalık Belediyesi’nin ortaklaşa düzenlediği 3. Ayvalık Zeytin Hasadı etkinliklerinin ana teması tanıtım ve pazarlama oldu. Etkinliklere katılan sektör temsilcileri Babam ve Oğlum filminin çekildiği Salih - Ali Süral kardeşlerin çiftliğinde zeytin hasadı ile başlayan etkinlikler kapsamında, Dünya Odalar Federasyonu Başkanı Rona Yırcalı’ nın yönettiği “Zeytinyağında Tanıtım ve Pazarlama”panelinde sektörün sorunları ele alındı.

Gençer: Marka ve pazarlama önemli
Panelin açılışında konuşan Ayvalık Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Rahmi Gençer, hem iç tüketimi hem de ihracatı artırmak için zeytinyağında marka yaratmanın ve pazarlamanın çok önemli olduğunu söyledi.Bu nedenle tanıtım ve pazarlama temasını seçtiklerini vurgulayan Gençer: “ Biz bu etkinlikleri 3 yıldır yapıyoruz. İlk yıl düzenlediğimiz panelde coğrafi işaret konusunu gündeme getirdik. Sadece gündeme getirmekle kalmadık, sonrasında Türk Patent Enstitüsü’nden “Ayvalık Zeytinyağı” coğrafi işaretini aldık. Bu konuda Tariş ile küçük bir sürtüşmemiz de oldu. Fakat Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı sayın Cahit Çetin’in duyarlı yaklaşımı ile bu sorunları da aştık. Tariş, Ayvalık’taki fabrikasında ürettiği zeytinyağına “Ayvalık Zeytinyağı” coğrafi işaretini koyacağını bildirdi. Bu çok önemli bir gelişme. Geçen yıl, Türk zeytinyağı tanıtım panelini yaptık. Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Oğuz Satıcı’ nın büyük desteği ile “Zeytin Zeytinyağı Tanıtım Grubu” kuruldu.Ülkemizde son 5 yıldır uygulanan zeytin dikme seferberliği ile gelecek 5-6 yılda üretimimiz iki katına çıkacak. Yıllık 300- 350 bin tonluk zeytinyağını satabilmek için tanıtım yapmak, marka yaratmak ve pazarlamayı çok iyi yapmamız gerekiyor. Biz şimdiden bu konuyu gündeme getirerek çözüm üretmek istiyoruz” dedi.

Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen de konuşmasında, ilk kez “Ayvalık Zeytinyağı Pazarı” adıyla butik bir fuar düzenlediklerini belirterek: “Burada Türkiye’nin saygın markaları ürünleri yer aldı. Amacımız ilerde bunu uluslar arası düzeyde bir fuara dönüştürmek. Böylece Ayvalık’ı ve Türkiye’yi zeytinyağında daha iyi yerlere taşımak” diye konuştu.

Ümit Boyner: Türk zeytinyağı markası yaratılmalı
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği(TÜSİAD) Tanıtım Komisyonu Başkanı Ümit Boyner ise konuşmasında, Türkiye’nin zeytinyağını daha çok dökme olarak ihraç ettiğini belirterek: markalı ihracatın önemine değindi. Öncelikle dünyada “Türk zeytinyağı” markası yaratmak gerektiğini ondan sonra firma bazında markalaşmanın daha geçerli bir yol olabileceğini vurgulayan Boyner, bu tür çalışmalara çok az kaynak ayrıldığını ifade etti. İç tüketimin de önemine değinen Boyner,: “Türkiye 1950’lerde margarincilerin dolduruşuna gelerek zeytinyağı tüketimini unuttu. Zeytinyağı tüketiminin iç piyasada da artırılması için tanıtım ve pazarlamaya ağırlık verilmesi gerekiyor” dedi.

DTM: Markalı ihracata destek sürecek
Dış Ticaret Müsteşarlığı Tarım Dairesi Başkanı, Zeytin ve Zeytinyağı Tanıtım Grubu Başkanı Mustafa Sever, ambalajlı ve markalı zeytinyağı ihracatına verdikleri desteği artırarak sürdüreceklerini söyledi. Zeytinyağında 2 kilogramdan 5 kilograma kadar olan ambalajlı ihracata ton başına 175 dolar, 1 ile 2 kilogram arasındaki ambalajlı ürün ihracatına ton başına 250 dolar ve 1 kilograma kadar olan ambalajlı zeytinyağı ihracatına da ton başına 400 dolar destek verdiklerini hatırlatan Sever: “ Bu destekler sayesinde kutulu zeytinyağı ihracatının toplam ihracat içindeki payı her yıl artmaktadır. Zeytin ve Zeytinyağı Tanıtım Grubu olarak hedef pazarlarda yapacağımız çalışmalarla ihracatı daha çok artırmayı hedefliyoruz. Ancak bu bir süreç. Sabırla çalışmaya devam etmek gerekiyor. Avrupa ile rekabette verdiğimiz desteklerin, ihracat desteklerinin yetmediğini biliyoruz. Biz destekleri bir miktar daha artırabiliriz.Fakat asıl yapılması gereken hem üreticiye hem de ihracatçıya büyük kolaylık sağlayacak destekleme priminin artırılmasıdır. Türkiye’nin zeytin ve zeytinyağı ihracatında 1 milyar dolara ulaşması için, üretici,sanayici,ihracatçı,devlet yani sektörle ilgili herkesin kavga yerine işbirliği içinde olması gerekir” diye konuştu.

İthalat için verilmiş karar yok
İhracatçıların Dahilde İşleme Rejimi(DİR) kapsamında zeytinyağı ithal etmek için Dış Ticaret Müsteşarlığı’na başvurduğunu vurgulayan Sever, bu konuda Sanayi Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı ile görüşmelerin devam ettiğini ve verilmiş bir karar olmadığını söyledi. Müsteşarlık olarak üretici ile ihracatçı arasında bir tercih yapmalarının söz konusu olamayacağını anlatan Sever, ülkenin , üreticinin ve ihracatçıların çıkarları gözetilerek bir karar verileceğini sözlerine ekledi.

Kantarcı: Zeytinyağı girmeyen binlerce ev var
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi(UZZK) Yönetim Kurulu Üyesi Selim Kantarcı ise konuşmasında Avrupa Birliği’nin zeytin ve zeytinyağı üreticisine çok büyük destekler verdiğini hatırlatarak: “ Bizler rakiplerimizden fazla bir destek istemiyoruz. AB ile aynı destekleri istiyoruz dedi. Türkiye’de zeytinyağının girmediği binlerce ev, zeytinyağı ile tanışmayan milyonlarca kişi olduğunu anlatan Kantarcı, UZZK olarak tanıtım toplantıları ile öncelikle Türkiye’deki herkesi zeytinyağı ile tanıştırmayı hedeflediklerini söyledi. İhracat potansiyelinin de yeterince değerlendirilemediğini belirten Kantarcı, özellikle markalı ihracattan yana olduklarını söyledi. Kantarcı, konuşmasının sonunda sektördeki herkesi UZZK çatısı altında birleşmeye çağırdı.

Madra:Üreticinin pili bitti
Ayvalık Zeytin Üreticileri Derneği Başkanı Salih Madra, Ayvalık’ta 3 yıldan beri yapılan bu etkinliklerin kavgadan uzak, sektörün tartışma platformu konumuna geldiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Zeytinyağının başkenti olan Ayvalık’ın bu özelliğini koruması için çalışıyoruz. Fakat üretici olarak çok zor durumdayız. Geçen yıl sızma yağımızı 6.5 YTL’ den satarken bu yıl 5.2 YTL’ ye satabiliyoruz. Geçen yıl 4.5 YTL’ den sattığımız ham yağı bu sene 3.5 YTL’ ye satıyoruz. Girdilerimizin hepsi arttı ve artmaya devam ediyor. Verilen kilo başına 11 kuruşluk destekleme primi çok yetersiz ve komik. Şimdi birde ithalat gündemde. Türkiye’ye ne amaçla olursa olsun bir kilo yağ ithal edilmesine karşı çıkarız. Geçen yıl dökme yağ ihracatına yasak uygulandı Tariş ve bazı sanayiciler üreticinin sırtından para kazandı. Bu sene ithalat ile ihracatçılar üreticinin sırtından para kazanmak istiyor. Üreticiler olarak daha fazla dayanacak gücümüz kalmadı. Pilimiz bitti.”

İsrail’den gelerek panele katılan dünyaca tanınan tadım uzmanı Fathi Abd Elhadi dünya zeytin ve zeytinyağının genel durumu hakkında bilgi verdi. Elhadi, üretimin tüketimin gerisinde kaldığını belirterek etkin tanıtım yaparak Türkiye’nin ihracatını artırabileceği mesajını verdi.

Balıkesir Tarım İl Müdürü Rüknettin Ceyhun ise zeytincilikte mutlaka damla sulama
sistemine geçilmesini istedi.

No comments: