Wednesday, October 06, 2010

Zeytinyağı rekoltesinde yüzde 10 artış

Yeni Asır
05 Ekim 2010,Salı


Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Tan, rekolte tahmin çalışmaları kapsamında 10 gün boyunca 4 grup halinde 41 ilde yaptıkları çalışmalar sonucu geçtiğimiz yıl 147 bin ton olan zeytinyağı rekoltesinin bu yıl yüzde 9-10 artışla 160 bin tona yükseleceği, sofralık zeytinin de 304 bin ton olacağı yönünde tahmin yapıldığını bildirdi. Tan, 2010-2011 sezonu zeytin ve zeytinyağı rekoltesi resmi sonuçlarına ilişkin düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de 115 milyon 506 bin 647 adet meyve veren, 43 milyon 276 bin 260 adet meyve vermeyen ağacın bulunduğunu, bu sene ağaç başına ortalama 9,3 kilogram zeytin verimi ile 1 milyon 74 bin 598 ton zeytin danesi alınacağını söyledi. Bu yıl elde edilen zeytinin 304 bin 477 tonunun sofralık zeytine, 771 bin 492 tonunun yağlığa ayrılacağı, bundan da 160 bin 413 ton zeytinyağı elde edileceği tahmininin yapıldığını aktaran Tan, Ege ve Marmara Bölgesi zeytinyağı rekoltesinin 114,6 bin ton, sofralık zeytin rekoltesinin 210 bin ton, diğer bölgelerin zeytinyağı rekoltesinin 45,7 bin ton, sofralık zeytin rekoltesinin 94,3 bin ton olduğunu bildirdi. Sofralık zeytinde bu yıl bir miktar azalmanın meydana geldiğini belirten Tan, eldeki stoklarla birlikte hem iç tüketime hem de ihracata yetecek miktar ve kalitede zeytinin bulunduğunu dile getirdi.

Tan, geçtiğimiz senelerde zeytinciliğinin en büyük probleminin var-yok yılları arasındaki makasın açıklığı olduğunu, son 2 yıllık rakamların bu sorunun giderildiğini gösterdiğini kaydederek, ''Son rakamlar Türk zeytinciliğinin yükselişini ifade ediyor. Tek rakamlı yıllar eskiden yok yılıydı, ama şimdi sürgün gelişimlerine baktığımızda önümüzdeki yıl daha iyi olacağını görüyoruz. Hem yeni plantasyonlar yapılıyor, hem de mevcut ağaçlara bakım gerçekleştiriliyor'' dedi. Zeytinyağında iç tüketimin yıllık 100 bin ton olduğunu, geçtiğimiz sene 20 bin tonluk ihracatın gerçekleştirildiğini aktaran Tan, 160 bin tonluk üretimin hem iç tüketimi hem de ihracatı karşılayacağı gibi fazlasının da bulunduğunu, dolayısıyla ihracatın daha da artırılabileceğini ifade etti.

Mustafa Tan, ''Yani Dahilde İşleme Rejimi (DİR) talebi için mücbir sebep yok. 160 bin tonun dışında stoklar da mevcut. Hem sofralık zeytinde hem de zeytinyağında devir stoğu var. Geçen yılın en az üç misli ihracat yapılabilir'' diye konuştu. Türk zeytinciliğinin geleceği açısından spekülatif açıklamalar yapılmaması gerektiğine işaret eden Tan, ''Şimdiden 'İspanya'da tarihi üretim' diyorlar. İspanya'da 1 milyon 400 bin ton üretim tahmini var. Daha önce 1 milyon 420 bindi. Dolayısıyla tarihi üretim falan yok. Tunus ise 120 bin ton zeytinyağı açıklaması yaptı'' dedi. Tan, dünyada ABD başta olmak üzere zeytinyağı tüketiminde artış yaşandığını, Türkiye'nin üretimde dünya ikinciliği hedefine kararlı adımlarla ilerlediğini belirterek, ''Tunus'u geçtik. Ama Suriye'de de atak var. Ağaçlarına bakım yapıyorlar, destekler sağlıyorlar'' şeklinde konuştu.

Son bir yılda Türkiye'deki zeytin ağacı sayısının 150 milyondan 158 milyona çıktığını bildiren Tan, zeytincilikte dünya ikinciliği için atılması gereken adımları şöyle anlattı:''Yeni zeytinliklerin geliştirilmesi için dikim yardımlarının artırılarak devam ettirilmesi, ama bu yapılırken bölgelere göre çeşitlemelere dikkat edilmeli. Zeytinyağı rekolte ve kalitesinin artırılması için mevcut zeytinliklere destek sağlanmalı. Özellikle kıyılarda zeytinlikler dağlık alanda, dolayısıyla desteğe ihtiyaç var, buradaki zeytincimizin sesi duyulmuyor. Sofralık zeytin ve zeytinyağına destek Avrupa'da 1,32 avro. Bizde iyi niyetle çalışmalarla ancak 30 kuruşa yükseltildi. Zeytincimizin prim beklentisi var, bizim de en azından 1 liraları görmeliyiz. İç pazarda yüzde 17-20 arasında kayıtdışı var. Verilecek primlerle kayıtdışı da engellenebilir. Türkiye dünyanın en kaliteli zeytinini üretiyor. Mevcut ağaçlar dünyanın gen kaynakları aynı zamanda, dünyaya buradan yayılmış. Bu konuda özel önlemler alınmalı.''

"BU YILKİ ZEYTİNLER 'KENDİLİĞİNDEN ORGANİK'"

Toplantıda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Tan, İzmir Ticaret Borsası'nın (İZTB) uzaktan tahmin çalışmalarıyla ilgili soruya, ''Uzaktan, yakından, uydudan ne yapılırsa yapılsın bu çatı altında yapılmalı. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı da UZZK'yı işaret ediyor. Varsa farklı imkanlar gelsinler Türkiye zeytinciliğine armağan etsinler. Ayrışmayalım, birleşelim ve Türk zeytinciliğini daha ileri noktalara getirelim. Dünya Türk zeytinciliğinin ayak seslerini duyuyor. Bir kez daha sesleniyorum, UZZK çatısı altında birlikte çalışalım'' karşılığını verdi. Tan, bu yılki zeytin ve zeytinyağı fiyatlarına ilişkin soru üzerine, fiyatların pazarda oluştuğunu, bu yüzden kimsenin fiyatlar üzerinde konuşma hakkının olmadığını, fiyatlara baskı yapma girişimlerinin yaşanmaması gerektiğini dile getirdi.

Türkiye'nin markalı ve ambalajlı zeytinyağı ihracatının her yıl arttığına dikkati çeken Tan, ''Dökme zeytinyağı markalı gibi katma değer üretmiyor. Dökme ihracatında Türk zeytinyağı İspanyol, İtalyan ambalajlarına girip, ABD'deki raflarda yine bizim yağımızla rekabet ediyor'' dedi.Bölgelere göre zeytin ve zeytinyağı üretim tahminlerine ilişkin soruya Tan, Akhisar ve Bursa'da geçen yıla göre biraz azalma meydana geldiğini, ancak buralardaki zeytinlerin bu yıl daha iri olduğunu, kalitedeyse hiçbir sorunun bulunmadığını söyledi. Tan, bu yıl iklim şartları sayesinde zeytin sineği sorunun da yaşanmadığını, dolayısıyla ilaçlamaya gerek kalmadığını, bu yılki zeytinlere ''kendiliğinden organik'' denilebileceğini ifade etti. Mustafa Tan, bu yıl Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) UZZK koordinatörlüğünde yapılan zeytin ve zeytinyağı rekolte çalışmalarında gözlemci sıfatıyla yer aldığını sözlerine ekledi.

No comments: