Thursday, July 22, 2010

Müşterinin dikkatini 'ince bel'li yağ şişesiyle çekeceğiz

Zaman
22 Temmuz 2010,Perş.


Türkiye'nin önde gelen glikoz ve nişasta üreticilerinden Adana merkezli Sunar Grup, tasarım ödülü alan ince belli şişesi ve Sunar markasıyla sıvı yağ sektörüne giriyor.

Sunar Grup Yönetim Kurulu üyesi Hüseyin Çomu, bugüne kadar Türkiye'nin en önemli gıda markaları için üretim yapan şirketin, kendi markasıyla birlikte ilk kez doğrudan son tüketiciye hitap edeceğini söyledi. Sunar'ın yağ sektörüne girmesi, 2006'da 30 milyon dolarlık yatırımla Elita bitkisel yağ fabrikasının kurulmasıyla başladı. Tesisin devreye girmesiyle 2007 yılından itibaren iyi bir pazarlama ekibi kurduklarını ve markalaşma sürecine girdiklerini belirten Çomu, reklam çalışmalarına başlamadan önce 50'den fazla distribütör ile Sunar yağı bütün ülkede yaygınlaştırdıklarını aktardı. Bu süreçte ambalaj tasarımı üzerine de çalıştıkları bilgisini vererek, "Çok iyi bir ürün ürettik. Tüketicinin karşısına çıkmadan önce de ulaşılabilir, uygun fiyatlı bir malı, en iyi kalite ve en güzel ambalajla sunmamız gerekiyordu. 3 yıl bu altyapı ile uğraştık." dedi. Sunar Grup'un 10 ayda geliştirilen ince belli şişesi, Türk Standartları Enstitüsü'nden 'altın ambalaj' ödülünü aldı.

Adana'nın duayen sanayicilerinden, Ziraat Yüksek Mühendisi Nuri Çomu tarafından kurulan Sunar Grup, 40 yıla yakın süredir tarımsal sanayi ürünlerinde faaliyet gösteriyor. 80'li yıllardan sonra Çukurova'da pamuk ziraatının azalarak mısır ekiminin başlaması, mısır türevlerini işleyecek tarımsal sanayi kuruluşları ihtiyacını da gündeme getirmişti. O dönem büyük oranda ithalat edilen nişasta ve glikoz şuruplarını üretmek için çalışmalara başlayan Nuri Çomu, 1986'da Sunar mısır entegre tesislerini faaliyete geçirdi. Halen yıllık 400 bin ton yağlı tohum ve hububat işleme kapasitesine sahip Sunar Grup, kendi tesislerinde ürettiği nişasta, glikoz şurubu ve mısır yağını, kendi markasıyla 40'tan fazla ülkeye ihraç ediyor. Grup ayrıca iç piyasadaki gıda markalarının da en önemli tedarikçilerinden.

Sunar Grup'un 80'li yıllarda yatırım yaptığı mısır, bugün Adana'nın en önemli zirai faaliyeti haline gelmiş durumda. Türkiye'de üretilen toplam mısırın yüzde 45'ni tek başına karşılayan Çukurova bölgesi, ülkenin mısırdaki dışa bağımlılığını da sona erdirmiş durumda. Mısırın gelişmiş ülkeler için vazgeçilmez bir tarım ürünü olduğunun altını çizen Hüseyin Çomu, mısırdan üretilen nişastanın gıda sanayiinin temel hammaddesi olduğunu aktardı. Stratejik önemi bir yana, mısır meselesi Türkiye'de son yıllarda hep GDO (Genetiği değiştirilmiş organizmalar) tartışmaları ile gündeme geldi. Hüseyin Çomu, bu sebeple Türkiye'nin mısırda kendi kendine yetmesinin GDO noktasında da önemli bir avantaj olduğunu düşünüyor. Çünkü Türkiye'de genetiği değiştirilmiş mısır ziraatı halen yasak.

No comments: