BASIN BÜLTENİ
Zeytinyağı sektörü AB’den kota talebinde ısrarlı
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Nedim Güreli, Avrupa Birliği’nden Türkiye hariç, tüm zeytinyağı üreticisi ülkelerin kota aldığını, Türkiye’nin AB’nden zeytinyağı ihracatında kota alması için çalışmaların hızlandırılması gerektiğini söyledi.
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği’nin danışma niteliğindeki Genel Kurul Toplantısı’nda konuşan Güreli, ““Türkiye 20 bin ton kota alırsa anında 10 bin tonluk kısmını anında AB ülkelerine satma olanağımız var. Biz sektör olarak mutabakat halinde Dış Ticaret Müsteşarlığı’na ne yapacaksan yap, kotayı sağla demeliyiz” diye konuştu.
“Türkiye dışında AB’den zeytinyağı kotası almayan ülke kalmadı” şeklinde konuşan Güreli, “Tunus ve Suriye’den sonra Cezayir, Filistin ve Ürdün’e de kota verildi. AB, kota vermek için Türkiye’den bir tek şey istiyor. ‘Ben zeytinyağı kotası vereyim, sen de benden kırmızı et al’ diyor. Türkiye bu konuda imza atmasına karşın hala kırmızı et almıyor. AB’nin kırmızı et yerine besi hayvanı ithalatına izin verilmesi talebi de Türkiye’den olumlu yanıt alamıyor. Sektör AB’den kota alma konusunda mutabık. Türkiye adına müzakereleri yürüten heyetler üzerine lobi çalışmalarımızı hızlandıracağız. Kota almak sektörün birinci önceliği olmalı. 20 yıldır yönetimdeyim. Her yönetim kurulu kota için çalıştı. Biz de devlet katında lobi yapacağız. Kota artık ham, kutulu ya da işlenmiş diye ayrılmıyor, her türlü zeytinyağı kota dahilinde değerlendiriliyor.”
DÜNYA ZEYTİNYAĞI PİYASASINDA FİYATLAR GERİLİYOR
Zeytin ve zeytinyağı ihracatında yeni sezonun başlamak üzere olduğu günlerde sektörde kavga yaşanmasını istemediklerini ifade eden Güreli, İspanya’daki rekolte düşüklüğü nedeniyle fiyatların yükseleceği düşüncesiyle Tunus’un 4 bin Avro’ya ürün aldığını ancak bugün 1900 Avro’ya mal satmak zorunda kaldığını, dünya genelinde düşen fiyatların üreticilerimizi olumsuz etkilediğini söyledi.
Türkiye’nin dünya zeytinyağı üretiminin sadece yüzde 7’lik bölümünü gerçekleştirdiğini anlatan Güreli, “Dünya üretiminin yüzde 7’sini gerçekleştiren bir ülke olarak fiyatlar üzerinde etki yapma şansımız yok. Dünyada fiyatlar başka nedenlerle düşüyor” dedi.
PRİM İÇİN ÇABA GÖSTERMELİYİZ
Türkiye’de her zeytinyağı ihracatçısının aynı zamanda üretici olduğuna vurgu yapan Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Nedim Güreli, “Bütün yoğunluğumuzu prim konusuna verelim. Sezon başladı. Tarım Bakanlığı ile 4 kez görüştük. Primin geçen yıldan daha iyi olacağını hissediyoruz. Tarım ürünlerine toplam 1 milyar YTL’lik destek verilecek. Bu pastadan mümkün olduğunca çok pay almalıyız. AB’de prim düşüyor ama düşük hali bile bir tonda bin Avro civarında. Yani 1.8 YTL’lik primin yanında 10 kuruşluk prim hiçbir şey ifade etmiyor” diye sözlerine son verdi.
TARİŞ GENEL MÜDÜRÜ ŞARMAN: “KOTA KONUSUNDA İHRACATÇI İLE AYNI DÜŞÜNÜYORUZ”
Türkiye’nin Avrupa Birliği’nin kapısına üyelik için dayanmış bir ülke olduğunu hatırlatan TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Kooperatifleri Birliği Genel Müdürü Güngör Şarman ise, kota konusunda ihracatçılarla aynı düşünceyi paylaştıklarını söyledi. Şarman, “AB kapısına dayanmış bir ülkeye 3. ülkelere sağlanan avantajların sağlanmaması tuhaf bir durum. Bunun giderilmesinde zaruret var. Kotanın amabalajlı ürünü de içeren şekilde verilmesi çok iyi olur. Sektör bunun için mücadele ediyor. Hatta kota bile bize yetmeyecektir. Sektörde sorunlara çözüm ararken uzlaşma içinde götürmeye çalışmalıyız. Aksi halde bizi kimse ciddiye almayacaktır. Gelinen nokta çok başarılı” diye konuştu.
SERTİFİKALI FİDAN DİKİLMELİ
Yeni kurulan zeytinliklerde dekara 250 YTL destek verildiğini belirten Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emin Demirci, bu destekten yararlanmanın şartının ise sertifikalı fiyat dikmekten geçtiğini söyledi.
Tarım Bakanlığı’na 204 firmanın 54 milyon zeytin fidanı için sertifika talebinde bulunduğunu hatırlatan Demirci, şöyle konuştu: “Bu 54 milyon fidanın yarısı olan 27 milyon fidan dikilse ve 7 yıl sonra her bir fidan 4 kilogram yağ verse, Türkiye’nin rekoltesi 100 bin ton artacak demektir. Politakalar belirlenirken bu durum da gözönüne alınmalı. Ayrıca 230 bin tonluk ABD’de pazarından daha fazla pay almak için çalışmalarımızı artırmamız lazım.”
No comments:
Post a Comment