Sunday, October 01, 2006

Zeytinyağında 'dökmeciler'le 'kutucular' savaşıyor





Zeytinyağında 'dökmeciler'le 'kutucular' savaşıyor

Güngör Uras / Milliyet 21 Eylül 2006

Zeytinde ve dolayısıyla zeytinyağında bu yıl var yılı. Bu yıl 200 bin ton zeytinyağı üretimi bekleniyor. Buna karşılık biz kişi başı 1 kg'den 70 bin ton zeytinyağı tüketiyoruz. (Kişi başı zeytinyağı tüketimi Yunanistan'da 20, İtalya'da 15, İspanya'da 10 kg.)Bizde var yıllarında zeytinyağı üretimi 170 bin ton dolayında olur, yok yıllarında yarıya inerdi. Ülkede yaklaşık 95-100 milyon zeytin ağacı varken, şimdilerde ağaç sayısı 130 milyona ulaştı. İnsanlarımız verime dikkat etmeye başladı. Bu nedenle üretim artıyor. Bu üretim artışı devam edecek.İçeride tüketim artmadığına göre, zeytinyağını akılcı biçimde ihraç etmeye mecburuz.Biz yılda yaklaşık 100 bin ton zeytinyağı ihraç ediyoruz. Bunun yaklaşık 80 bin tonluk bölümü dökme. Sadece 20 bin tonunu, markalı veya markasız olarak tenekeleyebiliyoruz.

Zeytinyağını kutulayamıyoruz

Son yıllarda içeride çok sayıda zeytinyağı markası ortaya çıktı ama, yurtdışına markalı zeytinyağı satan ihracatçımız maalesef çok az. Cahit Çetin isminde zeytinyağı âşığı bir yöneticinin başında bulunduğu Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği bu konuda büyük çaba gösteriyor. ABD pazarına girdi. Japonya, Kore ve Çin pazarını zorluyor.Zeytinyağı ihracatının ana üssü İzmir. İzmir'deki Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği, 2006-2007 ihraç politikasını belirlemek için olağanüstü toplantı yaptı.Toplantının hedefi, "naturel ikinci zeytinyağı ve lampant zeytinyağı ihracatındaki kısıtlamaların kaldırılması"ydı. Açık anlatımıyla, İtalyan firmaları Türklerin elindeki zeytinyağını rafine etmeden almak istiyor. Rafine ederek, İtalyan markasıyla dünya pazarına satacaklar. Fakat "naturel ikinci zeytinyağı ve lampant zeytinyağı ihracatındaki kısıtlama" şimdilik "engel" teşkil ediyor. Olağanüstü toplantıda karar alınamadı. Tekrar toplantı yapılacak.

Marka yaratmadan olmuyor

Tarım ekonomisi uzmanı Ali Ekber Yıldırım'a göre, önünde sonunda kısıtlama kaldırılacak. Olağanüstü toplantıda oylama yapılsaydı sayısal çoğunlukla karar çıkabilirdi ama vicdani çoğunluk buna izin vermedi.İtalyan firmalarının bu işin peşini bırakmayacağı anlaşılıyor. En büyük yabancı alıcı olan İtalyan Gasparini firması adına açıklama yapan Metin Ökten diyor ki, "Son 12 yılda zeytinyağının yüzde 40'ı İtalya'ya, yüzde 20'si İspanya'ya dökme olarak ihraç edildi. Tonu ortalama 1.414-3.772 dolardan satıldı. Marka yaratamadığımızdan, bizim kutulu ihraç fiyatlarımız ile dökme fiyat arasında büyük fark yok. Kutulu ihracatta DEFİF'ten (Devlet Fiyat İstikrar Fonu) alınan prim ihracatçıya imkân sağlıyor. Son 12 yılda kutulu ihracattaki artış yüzde 1-2'ler dolayında. Buna karşılık üretim hızla artıyor." Türkiye zeytinyağını dökme olarak ihraç etmeye mecbur.Sonuç: Tek başına Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği ne yapsın? Üretici, ihracatçı Tariş gibi marka yaratmaz, yurtdışına markalı, kutulu zeytinyağı ihracatında başarılı olamaz ise, bizim zeytinyağlarımızı İtalyanlar ve İspanyollar dökme olarak alacaklar, kutulayarak 5 misli fiyata satacaklar. Dökme olarak alsınlar da zeytinyağlarımız fındıkta olduğu gibi elimizde kalmasın diyerek peşlerinden koşacağız.

guras@milliyet.com.tr

No comments: