İsmail Uğural
Yeni Asır
09-Mayıs-2008,Cuma
Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) dün kapsamlı bir tarım raporu yayımladı. Başkan Arzuhan Doğan Yalçındağ'a göre, son dönemde karşılaşılan sıkıntıların temelinde, Türkiye tarımının uzun yıllardır çözülememiş yapısal sorunları yatıyor... Aslında hele şükür diye söze başlamak lazım. Çünkü nihayet büyük patronlar projektörleri tarıma çevirdiler! Hani her şerden bir hayır doğar derler ya, onun gibi bir şey bu. Tabii son aylarda bütün dünyada 'kriz' denilebilecek ciddiyette bir gıda sorunu yaşanmaya başlayıp da, sorunun artık geçici değil tam aksine kalıcı olduğu apaçık ortaya çıkınca, tarımın stratejik önem ve değeri de iyice anlaşılmış oldu.
YENİDEN DÜŞÜNELİM
Şimdi rapora şöyle bir baktığınızda, isabetli tespit ve analizlerin yanısıra tam olarak ele alınmamış hususlar olduğunu görüyorsunuz. Mesela küresel gıda krizi konusunda, "Ancak, sadece para ve insani yardım aktarmakla bu soruna kalıcı ve etkin bir çözüm bulunamayacak. Dünya, bu sorunu ancak tarım politikalarını değiştirerek, korumacılığı azaltarak ve zararlı müdahale araçlarından uzaklaşarak aşabilecek. Bu yeni dönemde, gelişmiş ve gelişmekte olan birçok ülke gibi Türkiye de, tarım politikasını yeniden gözden geçirmek zorunda" deniliyor. Bu sözlere hiç itirazımız yok. Hele "yeniden gözden geçirmek" ifadesiyle tarımın hem küresel hem de ulusal çerçevede bugüne kadar ihmal edildiği net bir şekilde vurgulanıyor.
Ancak raporda, "Türkiye'de tarımsal girdi maliyetlerinin yüksekliği ve devletin piyasaya müdahalesi gibi sebeplerden dolayı tarım ürünlerinin birçoğunun dünya ortalamalarının üzerinde fiyatlandırıldığı, bu durumun sektörün dış pazarlarda rekabet edebilme gücünü azaltarak ithalat-ihracat yapısının bozulmasına da yol açtığı" şeklindeki değerlendirmeyi eksik bulduğumuzu hemen belirtelim. Çünkü, Türkiye'de tarımsal girdi maliyetlerinin yüksekliği çok iyi analiz edilebilen bir sorun olamadı ne yazık ki... Hep üstünkörü yaklaşımlarla ele alınan girdi maliyetleri, söz gelimi dünya ortalamaları ile fiyatlandırılabilseydi, Türk çiftçisinin elde edebileceği reel gelir artışı acaba kırsal kalkınma sürecini nasıl etkilerdi? Sonuç itibarıyla, TÜSİAD'ın "Gelinen aşamayı Türk tarımı için yeni bir fırsat" olarak gören yaklaşımını çok olumlu bulduğumuzu ifade edelim.
No comments:
Post a Comment