Friday, April 25, 2008

Şimdi, margarin iyi mi kötü mü?

Ali Saydam
Akşam
25 Nisan 2008,Cuma


Uzun bir süre bekledim. Beslenme işinde uzman olanlar racon kessin diye... Boşuna... Kimseden tık çıkmadı... Benim de haddime değil. Margarinin ne kadar sağlıklı bir gıda maddesi olduğunu araştıracak son kişi benim herhalde...

Beni işin iş ve iletişim boyutu ilgilendirir. O konuda da diyecek iki çift lafımız illâ ki var!.. Hele bu konuya ilişkin bana gönderilmiş onca okur mektubu birikmişken...

Önden -bezik ve poker kültürüne göre: sanvuar- hemen söyleyelim. Margarincilerin kampanyası iletişim açısından gayet iyi bir iş. Ancak ‘doğru’ bir iş mi, orası tartışma götürür... Ben kendi adıma ilgili gazete kupürlerini kesip üniversitedeki derslerimizde kullanmak üzere sunuma ekledim.

Hangi kupürleri mi? Bir kere tabii ki ilanın kendisini... Üç beslenme uzmanı bir anaokulu yöneticisinin ifadeleriyle... Bizim ‘Algılama Yönetimi’ adlı kitabımızdaki 11 Temel kuraldan 7’incisine örnek olsun diye...

İkinci kupür ise 21 Nisan tarihli Taraf gazetesinin 5’inci sayfasında üst yarım sayfada 9 sütun üzerinden yapılmış olan haber... Alaz Kuseyri imzasıyla yayınlanan yazıda, gazete ilanında ve TV reklamında margarini öve öve bitiremeyen beslenme uzmanı Taylan Kümeli hanımın görüşlerine da yer verilmiş.

Kuseyri kaynak göstererek Kümeli’nin daha önceki yazılarında margarinin ne kadar kötü ve sağlığa zararlı olduğunun altını çizmesine dikkat çekiyor. Taylan Hanım şöyle yazmış: “Tereyağı ve margarinlerden kaçınmalı. Sıvı yağ kullanılmalı.”

Bir başka yazısında margarinin davranış bozukluklarına neden olduğunu söyleyen Taylan Hanım, kahvaltılık tuzlu margarinleri de beslenme listesinden çıkarmayı öneriyormuş. Son yılları flaş beslenme uzmanı web sitesinde bir ‘Beslenme Piramidi’ yayınlıyormuş. Haberde o piramidin de resmi var. Harvard Tıp fakültesinin ünlü ‘Beslenme Piramidi’ imiş bu... Ve bu temsili grafikle birlikte Harvard Tıp Fakültesi margarinin tamamen kaldırılmasını öğütlüyormuş...

Okurlarımızdan Ömür Öztürk demiş ki: “Tıpkı sigaralarda olduğu gibi, ‘sağlığa zararlıdır’ ibaresinin yazılması gerektiğini düşünüyorum!”

Öte yandan, kampanyanın en azından PR ayağından “Neden hekimler yok?” diye soranların sayısı az değil...

Özetle benim kafam karıştı... Benimki karıştıysa yıllarca sıvı yağın erdemlerini dinlemiş olan başkalarınınki de karışmıştır. Margarincilere kısa yoldan tavsiyem şu: Gayet iyi bir kampanya düşünmüşler. Ancak kilit mesajları taşıyacak diğer iletişim ayakları eksik. Onun için de ‘iş’ topallıyor. Dericilerin, tavukçuların kampanyaları neden sağlamdı hatırlasınlar... Bugünden tezi yok hemen gerekli iletişim ayaklarını devreye soksunlar. Yoksa gelen tepkilerden sezdiğim kadarıyla, iş topallamak bir yana yerden kalkamayacak...

No comments: