Mithat Direk
Referans
29 Ocak 2009,Perş.
Tarım ürünlerinde maliyet hesaplama çoğu zaman yanlış yapılmaktadır. Zira tarım işletmelerinde standart bir maliyet söz konusu olmamakta, bölgeden bölgeye hatta işletmelerden işletmelere değişkenlik göstermektedir. Ayrıca bir işletmede faaliyetlerin birbirlerini etkilemesi de masraf unsurlarının farklılaşmasına neden olmaktadır. Bir de çiftçi nazarında söz konusu masraflar vardır ki, bunlar çiftçilerin cari masraflarını kapsamakta, demirbaş eksilmesi ya da artışı ile sabit masraflardaki değişimleri göz ardı etmektedir. Bu nedenle çiftçi açısından maliyet, cari masrafların karşılanması olarak algılanmaktadır.
Tarım, kendine özgü birtakım özellikleri nedeniyle çiftçilerin yoğun ilgi ve dikkatine ihtiyaç göstermektedir. Çiftçiler sadece hatırladıkları masraf kalemlerini dikkate aldıkları için maliyetlerde de cari harcamaları karşılayan gelirin yeterli görünmesi bu nedendendir. Ayrıca sıkça yapılan ürün fiyatı, girdi fiyatı karşılaştırması vardır ki verimlilik ile faaliyetler arası ilişki tamamen göz ardı edilmektedir. Oysa maliyet hesaplama işi basit olmayıp bilimsel araştırma bilgi ve tekniklerine gereksinme gösterir. Yapılan araştırmalar tarım ürünlerinde en iyi maliyet hesaplamada, maliyet muhasebe tekniklerinin uygulanması gereğine işaret etmektedir. Özellikle büyük tarım işletmelerinde etkin maliyet muhasebe tekniklerine olan ihtiyaç, rekabetin arttığı günümüzde daha da önem kazanmıştır.
Başarıyı devam ettirmek güçtür
Tarım aynı zamanda yıllar itibariyle ve yıl içinde değişen doğa koşullarının etkisi altında kalmaktadır. Bu nedenle zaten karmaşık bir üretim yapısına sahip olan tarım işletmelerinin risk ve belirsizliklerle baş ederek başarı sağlaması, dahası bu başarıyı devam ettirmesi oldukça güçtür. Çiftçiler risk ve belirsizliklerle mücadele etme yolunu üretim sistemini birden çok ve birbirini tamamlar faaliyetlere yöneltme şeklinde görmektedirler. Bunun için muhasebe kayıtlarının sağlıklı ve bir faaliyet alanının kârlılığının ölçümü net olarak yapılamamaktadır. Muhasebe kayıtları olmadan üretim maliyetlerini doğru ve sağlıklı bir şekilde ortaya koymak, dahası kâr hesaplamak sadece tahminden ibarettir. Başa baş noktası ise ekonomide kâra geçiş noktası olarak adlandırılmakta, işletmeler ancak bu noktadan sonra kârlarını maksimize etmek için çalışmaktadır. İşte tarımsal faaliyetlerin diğer üretim faaliyetlerinden farkı da burada ortaya çıkmaktadır. Tarım dışı sektörlerde kâra geçiş ya da kapatma noktası olarak adlandırılan nokta tarım için faaliyetin devamı ya da bitirilmesi olarak görülmemektedir. Üretim eşiği düzeyinde ise işletme faaliyetini durdurmak yerine devam ettirmek zorunda kalmaktadır.
Zira tarım işletmelerinde birbiri içine girmiş ve bir diğerinin zararını telafi eden bir tarım sistemi sürdürülebilirliği sağlamaktadır. İşte bu karmaşık durum tarım işletmelerinin maliyetlerinin daha titiz bir şekilde yapılmasını ve politikalar ile desteklemelerin bu yapı üzerinden verilmesini gerekli kılmaktadır.
Sonuç olarak çiftçilerin faaliyet dalları itibariyle kâr ya da zarar durumlarını bilmesi masraf analizi yapılabilmesine, işletmenin sağlıklı karar alma süreçleri geçirmesine, politikaların hedefine doğru bir şekilde ulaşmasına neden olur. Böylece sürdürülebilir üretimin ve gıda güvenliğinin sağlanması teminat altına alınır.
No comments:
Post a Comment