Referans
27 Kasım 2008,Perşembe
Türk zeytinyağı sektörü en büyük rakibi İspanya'nın fiyat düşürmesi ve Dahilde İşleme Rejimi (DİR) nedeniyle zor günler geçiriyor. Tariş, Tarım Bakanlığı'nın acilen DİR uygulamasına son vermesini istiyor.
Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği, 2008-2009 zeytinyağı alım kampanyasını, 5 asit baz zeytinyağı için belirlenen 2.5 YTL ön ödeme tutarıyla başlattı.
Alım kampanyasının başlaması dolayısıyla değerlendirmelerde bulunan Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Cahit Çetin, zeytinyağı sektörünü zor bir sezonun beklediğini söyledi. Çetin, zeytinyağı üzerinde global bir oyun oynandığını belirterek, "Herkesi uyarıyorum, artık üretici, nefsi müdafaa hareketi ile karşı karşıyadır" uyarısında bulundu.
Türk zeytinyağı sektörü, global kriz, İspanya'dan tüm dünyaya yayılan fiyat düşürme politikası ve Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamındaki ithalat talebi nedeniyle 2008-2009 sezonunda zor bir yıla giriyor. Tariş Başkanı Çetin, dün birlik binasında düzenlediği basın toplantısında, tarım satış kooperatiflerinin durumuna ilişkin yasal düzenlemelerde netliğin olmadığını ifade ederek, "Ortada belirsizlik var. 8 yıllık sürede bu modelin başarılı olduğuna inanmıyorum. Tarım satış kooperatiflerinin piyasa koşulları dışında fiyat verme misyonu yok. Hayali bir fiyat vermemiz söz konusu değil. Son derece dikkatli olmamız gerekiyor" dedi.
Fiyatlar baskı altında tutuluyor
Türkiye'de olduğu gibi dış piyasalarda da fiyatın baskı altında tutulduğunu öne süren Çetin, zeytinyağında İspanya'dan tüm dünyaya fiyat düşürme politikasının yayıldığını ifade etti.
Fiyatların arz-talep dengesine göre belirlenmediğini, organize olmuş ambalajlı firmalarla organize olmamış kooperatifler arasında durumdan faydalanma sürecinin yaşandığını aktaran Çetin, iç ve dış alıcıların, fiyatları hareketlendirmemek adına küçük partiler halinde ürün alımı gerçekleştirdiğine dikkat çekti.
Üretici ortakları dayanışmaya çağırdıklarını söyleyene Çetin, bunun bir nefsi müdafaa hareketine dönüştüğünü belirterek, Türk kooperatifçiliğinin IMF politikalarıyla yok edilmek üzere olduğunu söyledi. Çetin, sektörün DİR baskısıyla daha büyük sıkıntılar yaşadığını belirterek, "DİR'de ısrar etmek kriz ortamında zeytinyağı fiyatlarındaki belirsizliği artırıyor. Zeytinyağı sektörü önündeki DİR kabusu sonlandırılmalı, belirsizlik ortadan kaldırılmalıdır. Eğer Tarım Bakanlığı harcadığı milyonlarca doların ve koyduğu hedeflerin sonuçlarını almak istiyorsa, DİR'e kesinlikle engel olmalıdır. Eğer hedef dünya ikinciliği ise DİR saçmalığını kesmek lazım" dedi.
Çetin, bu sezon için hükümetin açıkladığı 21 YKr'lik primin günün koşulları için revize edilmesi gerektiğini de ifad etti.
Birlikler üzerinde spekülasyon yapıldığını da öne süren Çetin, devlete bir miktar borçlarının bulunduğunu, ancak özel bankalara her hangi bir borçlarının bulunmadığını ifade etti.
Çetin, Türkiye'de 160 bin ton zeytinyağı rekoltesi tahmin edildiğini söyleyerek, birliğin 7 bin tonluk iç, 3 bin tonluk ise dış pazarı bulunduğunu anlattı. En az 10 bin tonluk bir alımın söz konusu olduğunu vurgulayan Çetin, "Ancak üreticinin durumunda bu oran 20-25 bin tona çıkabilir. Üretimin yaklaşık yüzde 55'ni ambalajlı yapıyoruz. Ürünün tamamını alacak maddi güce sahibiz. Tariş Zeytinyağı Birliği'nin parası yok diye kimse kuşku duymasın" diye konuştu.
No comments:
Post a Comment