MUSTAFA OĞUZ DHA
Milliyet Ege
31 Mayıs 2008,Cumartesi
Zeytinyağı; yemeklere lezzet, insana sağlık ve güzellik katıyor. Bu doğa mucizesinden elde edilen ürünler yoğun ilgi görüyor
Romalılar’dan günümüze...
ROMALI kadınların güzelleşmek için şaçlarını besledikleri, ciltlerini yumuşatmak için kullandıkları zeytinyağı, günümüz kadınlarının da gözdesi olmaya devam ediyor. İzmir’de düzenlenen Vinolive 5. Şarap, Zeytin, Zeytinyağı ve Teknolojileri Fuarı’nda Tariş standında, ‘Kullan ve Kendini İyi Hisset’ sloganıyla sergilenen saç bakım şampuanı, el ve vücut bakım kremleri, sıvı sabunlar, özellikle hanımların ilgi odağı oldu.
Avrupa ve ABD’de de satışta
TARİŞ yetkilileri, zeytinyağlı saç bakım şampuanının, el ve vücut bakım kremlerinin sadece ülkemizde değil Amerika ve Avrupa’daki büyük hipermarketlerde de satışa sanulduğunu belirtti. Özellikle kalp ve damar sağlığı açısından tüketimi her geçen yıl artan zeytinyağı çeşitleri fuarda ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Ege’de yetişen zeytinlerden yapılan sızma zeytinyağları kaliteleriyle dikkat çekti.
Akdenizli olununca zeytinle aşk başlıyor zaten. Zeytinsiz kahvaltı, zeytinyağlısız yemek olmuyor. Sadece yemek mi güzel olan? Ya kültürü!... Bu blog, aşkımız zeytin ve zeytinyağı ile bilgileri sizinle paylaşmak arzumuzdan doğdu. Koray & Hakkı Yazıcı e-posta : mhyazici@gmail.com
Saturday, May 31, 2008
ABD fırsatını kaçırmayın
HÜSEYİN YİĞİTER
Yeni Asır
31 Mayıs 2008,Cumartesi
Kuzey Amerika Zeytinyağı Birliği Başkanı Bob Bauer, "Türkiye bize olan ihracatını artırarak devam ettirmeli" dedi
İzmir İhtisas Fuar Alanı'nda gerçekleştirilen 5. Şarap, Zeytin, Zeytinyağı ve Teknolojileri Fuarı kapsamında iki sektörle ilgili düzenlenen sempozyum da büyük ilgi gördü. 'Zeytincilik kültürü'nü Markalaştırmak ve Pazarlama' konulu sempozyumda konuşan Kuzey Amerika Zeytinyağı Birliği Başkanı Bob Bauer, önceleri zeytinyağı denince Amerika'da İtalya ve İspanya'nın adınının geçtiğini ama şimdi Türkiye zeytinyağlarının da çok tanındığını, tüketicinin Türk zeytinyağlarına çok olumlu baktığını belirtti.
FİRMALARA ÖNERİLER
ABD'li tüketicinin Türk zeytinyağlarını bilinçli bir şekilde almaya başladığını belirten Bauer, "Türkiye ABD'yi ihracatını artırarak devam ettirmeli. Firmalara süpermarketler yerine daha küçük marketlere girmek daha kolay olduğu için ilk etapta bu marketlere girmelerini öneriyorum. Amerika'da Türk markalarına karşı herhangi bir direnç yok. İtalya, İspanya ve Yunanistan'dan sonra Türk zeytinyağları Amerika pazarında dördüncü sırada yer alıyor. Eskiden biraz daha zor olsa da artık Türk mallarının Amerika pazarına girmesi her geçen gün kolaylaşıyor" dedi.
CİDDİ ALICILAR
Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkan Vekili Nedim Kalpaklıoğlu ise, Türkiye'nin yaklaşık 20 senedir Amerikaya yoğun olarak ihracat yaptığını belirterek şu anda Amerika'da çok ciddi alıcılarımız olduğunu söyledi. Amerika'nın yılda 265 bin ton zeytinyağı tükettiğine dikkat çeken Kalpaklıoğlu, bu konuda Amerika'nın Türkiye'nin en büyük ihracat pazarı olduğunu söyledi. Kalpaklıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Amerika büyük bir pazar. Desteklerle beraber katma değeri yüksek ürünleri artırmamız gerekiyor. Ancak ihracatta sürekliliğiniz olmalı. Bu bizim en büyük eksikliğimiz. Sürekliliğimizin sekteye uğraması bizim var yılı yok yılımızdan kaynaklanıyor. Bir çıktınız mı başkası hemen yerinizi dolduruyor."
Yeni Asır
31 Mayıs 2008,Cumartesi
Kuzey Amerika Zeytinyağı Birliği Başkanı Bob Bauer, "Türkiye bize olan ihracatını artırarak devam ettirmeli" dedi
İzmir İhtisas Fuar Alanı'nda gerçekleştirilen 5. Şarap, Zeytin, Zeytinyağı ve Teknolojileri Fuarı kapsamında iki sektörle ilgili düzenlenen sempozyum da büyük ilgi gördü. 'Zeytincilik kültürü'nü Markalaştırmak ve Pazarlama' konulu sempozyumda konuşan Kuzey Amerika Zeytinyağı Birliği Başkanı Bob Bauer, önceleri zeytinyağı denince Amerika'da İtalya ve İspanya'nın adınının geçtiğini ama şimdi Türkiye zeytinyağlarının da çok tanındığını, tüketicinin Türk zeytinyağlarına çok olumlu baktığını belirtti.
FİRMALARA ÖNERİLER
ABD'li tüketicinin Türk zeytinyağlarını bilinçli bir şekilde almaya başladığını belirten Bauer, "Türkiye ABD'yi ihracatını artırarak devam ettirmeli. Firmalara süpermarketler yerine daha küçük marketlere girmek daha kolay olduğu için ilk etapta bu marketlere girmelerini öneriyorum. Amerika'da Türk markalarına karşı herhangi bir direnç yok. İtalya, İspanya ve Yunanistan'dan sonra Türk zeytinyağları Amerika pazarında dördüncü sırada yer alıyor. Eskiden biraz daha zor olsa da artık Türk mallarının Amerika pazarına girmesi her geçen gün kolaylaşıyor" dedi.
CİDDİ ALICILAR
Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkan Vekili Nedim Kalpaklıoğlu ise, Türkiye'nin yaklaşık 20 senedir Amerikaya yoğun olarak ihracat yaptığını belirterek şu anda Amerika'da çok ciddi alıcılarımız olduğunu söyledi. Amerika'nın yılda 265 bin ton zeytinyağı tükettiğine dikkat çeken Kalpaklıoğlu, bu konuda Amerika'nın Türkiye'nin en büyük ihracat pazarı olduğunu söyledi. Kalpaklıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Amerika büyük bir pazar. Desteklerle beraber katma değeri yüksek ürünleri artırmamız gerekiyor. Ancak ihracatta sürekliliğiniz olmalı. Bu bizim en büyük eksikliğimiz. Sürekliliğimizin sekteye uğraması bizim var yılı yok yılımızdan kaynaklanıyor. Bir çıktınız mı başkası hemen yerinizi dolduruyor."
GAP'ta kalkınma için zeytin önerisi
AA
31 Mayıs 2008,Cumartesi
Zeytin ve zeytinyağı konusunda üretici ülkelerin örgütlendiği Uluslararası Zeytincilik Konseyi (IOOC) Dönem Başkanı Prof. Dr. Simon Lavee, zeytincilik sektöründe GAP bölgesinin büyük bir potansiyele sahip olduğunu, bunun mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
İzmir'de düzenlenen Vinolive Uluslararası Şarap, Zeytin, Zeytinyağ ve Teknolojileri Fuarı'nı ziyaret eden Lavee, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Türkiye'de zeytin ve zeytinyağı üretiminin hızla arttığını, üretim kalitesinin de yükseldiğini ifade eden Lavee, üretimin ağırlıklı olarak aile tipindeki küçük işletmeler tarafından yapıldığını, bunun bir dezavantaj olduğunu söyledi.
Zeytinyağı üretiminde modern tekniklerin kullanımının çok önemli olduğuna işaret eden Lavee, bu yatırımları yapabilmek için küçük üreticilerin örgütlü hale gelerek ortak hareket etmesinin gerektiğini kaydetti.
Uluslararası rekabetle baş edebilmek için küçük ailelerin yapacağı yatırımların yeterli olamayacağını ifade eden Lavee, birleşmeler olması halinde kısa zamanda daha büyük başarılar sağlanabileceğini söyledi.
Lavee, Türk üreticilerin arazilerine yeni ürün çeşitlerini de açması gerektiğini kaydederek, "Gezdiğimiz tüm arazilerde belli tipte zeytin üretimi gözlemledik. Artık yeni çeşitler denenmeli. Çeşitliliği artırmak dünya pazarlarındaki iddiayı artırır ve ülkenin dünyaya açık olduğunu gösterir" dedi.
Kalite çok iyi
Türk zeytinyağlarının geleceğini modern üretim tekniklerinin kullanılması halinde çok iyi gördüğünü dile getiren Lavee, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'de çok iyi zeytinyağları tattım. Türk zeytinyağlarının kalitesi çok iyi. Kötü yağlar da var ama doğru dikim alanlarında doğru üretim yapıp birlikte hareket edildiği sürece yarışamayacağınız hiçbir ülke yok. Türkiye, zeytinyağında iyi sayılan bir çok ülkeye kıyasla iklim şartları ve toprak bakımından çok daha iyi. Türk zeytinyağlarının markalaşmasının önünde de engel göremiyorum."
Türkiye'nin elindeki potansiyelle zeytin ve zeytinyağı konusunda uygun bir yatırım ortamı olarak gözüktüğünü, kendisinin yatırımcıları bu ülkeyi tavsiye ettiğini belirten Lavee, özellikle GAP Bölgesi'nin büyük potansiyeller barındırdığını kaydetti.
GAP'taki boş arazilerin zeytin tarımı konusunda çok uygun olduğunu, bu alanların sulanmasıyla ilgili projelerin hayata geçmesiyle yatırımların gerçekleşebileceğini kaydeden Lavee, bu konuda bir kaç grubun bazı girişimlerde bulunduğunu kaydetti.
Türkiye'de "önceki hükümet döneminde, GAP'ta ortak yatırım konusunda bir kaç görüşme yapıldığını" ifade eden Lavee, "O dönemdeki girişim imza aşamasına gelmişti ancak bir sonuç çıkmadı. Şimdi hangi aşamada bilmiyorum. Ancak burada müthiş bir potansiyel var. Bunu mutlaka değerlendirin. Yakın dönemde benzer işbirliği girişimlerinin tekrarlanacağını düşünüyorum" diye konuştu.
Pazar doyumsuz
Konseyin İcra Direktörü Muhammed Ouhmad Sbitri ise dünyada üretimin hızla artmasına rağmen tüketimin daha hızlı arttığını belirtti.
Zeytinyağının toplam yağ tüketimi içinde yüzde 4'lük pay tuttuğunu dile getiren Sbitri, "Diğer yağlarla olan fiyat farkı geçmişte 10 kat düzeyindeydi. Şu anda 3 kat fark var. Bu durum tüketimi artırdı ve daha demokratik bir yapı oluşturdu. Sağlıklı yaşam bilinci bu farka rağmen tüketimin artmasını tetikliyor. Bu nedenlerle üreticiyi mağdur edebilecek hiçbir engel görünmüyor. Pazar doyumsuz. Dolayısıyla fiyatların da aynı dengede gideceğini düşünüyoruz" dedi.
31 Mayıs 2008,Cumartesi
Zeytin ve zeytinyağı konusunda üretici ülkelerin örgütlendiği Uluslararası Zeytincilik Konseyi (IOOC) Dönem Başkanı Prof. Dr. Simon Lavee, zeytincilik sektöründe GAP bölgesinin büyük bir potansiyele sahip olduğunu, bunun mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
İzmir'de düzenlenen Vinolive Uluslararası Şarap, Zeytin, Zeytinyağ ve Teknolojileri Fuarı'nı ziyaret eden Lavee, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Türkiye'de zeytin ve zeytinyağı üretiminin hızla arttığını, üretim kalitesinin de yükseldiğini ifade eden Lavee, üretimin ağırlıklı olarak aile tipindeki küçük işletmeler tarafından yapıldığını, bunun bir dezavantaj olduğunu söyledi.
Zeytinyağı üretiminde modern tekniklerin kullanımının çok önemli olduğuna işaret eden Lavee, bu yatırımları yapabilmek için küçük üreticilerin örgütlü hale gelerek ortak hareket etmesinin gerektiğini kaydetti.
Uluslararası rekabetle baş edebilmek için küçük ailelerin yapacağı yatırımların yeterli olamayacağını ifade eden Lavee, birleşmeler olması halinde kısa zamanda daha büyük başarılar sağlanabileceğini söyledi.
Lavee, Türk üreticilerin arazilerine yeni ürün çeşitlerini de açması gerektiğini kaydederek, "Gezdiğimiz tüm arazilerde belli tipte zeytin üretimi gözlemledik. Artık yeni çeşitler denenmeli. Çeşitliliği artırmak dünya pazarlarındaki iddiayı artırır ve ülkenin dünyaya açık olduğunu gösterir" dedi.
Kalite çok iyi
Türk zeytinyağlarının geleceğini modern üretim tekniklerinin kullanılması halinde çok iyi gördüğünü dile getiren Lavee, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'de çok iyi zeytinyağları tattım. Türk zeytinyağlarının kalitesi çok iyi. Kötü yağlar da var ama doğru dikim alanlarında doğru üretim yapıp birlikte hareket edildiği sürece yarışamayacağınız hiçbir ülke yok. Türkiye, zeytinyağında iyi sayılan bir çok ülkeye kıyasla iklim şartları ve toprak bakımından çok daha iyi. Türk zeytinyağlarının markalaşmasının önünde de engel göremiyorum."
Türkiye'nin elindeki potansiyelle zeytin ve zeytinyağı konusunda uygun bir yatırım ortamı olarak gözüktüğünü, kendisinin yatırımcıları bu ülkeyi tavsiye ettiğini belirten Lavee, özellikle GAP Bölgesi'nin büyük potansiyeller barındırdığını kaydetti.
GAP'taki boş arazilerin zeytin tarımı konusunda çok uygun olduğunu, bu alanların sulanmasıyla ilgili projelerin hayata geçmesiyle yatırımların gerçekleşebileceğini kaydeden Lavee, bu konuda bir kaç grubun bazı girişimlerde bulunduğunu kaydetti.
Türkiye'de "önceki hükümet döneminde, GAP'ta ortak yatırım konusunda bir kaç görüşme yapıldığını" ifade eden Lavee, "O dönemdeki girişim imza aşamasına gelmişti ancak bir sonuç çıkmadı. Şimdi hangi aşamada bilmiyorum. Ancak burada müthiş bir potansiyel var. Bunu mutlaka değerlendirin. Yakın dönemde benzer işbirliği girişimlerinin tekrarlanacağını düşünüyorum" diye konuştu.
Pazar doyumsuz
Konseyin İcra Direktörü Muhammed Ouhmad Sbitri ise dünyada üretimin hızla artmasına rağmen tüketimin daha hızlı arttığını belirtti.
Zeytinyağının toplam yağ tüketimi içinde yüzde 4'lük pay tuttuğunu dile getiren Sbitri, "Diğer yağlarla olan fiyat farkı geçmişte 10 kat düzeyindeydi. Şu anda 3 kat fark var. Bu durum tüketimi artırdı ve daha demokratik bir yapı oluşturdu. Sağlıklı yaşam bilinci bu farka rağmen tüketimin artmasını tetikliyor. Bu nedenlerle üreticiyi mağdur edebilecek hiçbir engel görünmüyor. Pazar doyumsuz. Dolayısıyla fiyatların da aynı dengede gideceğini düşünüyoruz" dedi.
TÜRK ZEYTİNYAĞCILARINDAN İHRACAT YOLUNDA BÜYÜK ADIMLAR
İHA
31 Mayıs 2008,Cumartesi
Yurtdışı pazarında önemli ölçüde söz sahibi olmaya başlayan Türk zeytinyağı firmaları, ihracat rekoruna doğru koşuyor. Türkiye'de kendi markasıyla ihracat yapan firmalar arasında birinci sırada olan zeytinyağı firması Verde, Çin'e ve Rusya'ya ihracatını arttırmayı hedefliyor. Ukrayna pazarındaki tek Türk marka olan Verde, toplam 30 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiriyor.
İzmir Uluslararası Fuar Alanı'nda gerçekleştirilen Vinolive 2008 Fuarı'nda ürünlerini sergileyen zeytinyağı firması Verde, ürünlerinin yüzde 80'i ile ihracat yaparken, yüzde 20'si ile de iç piyasanın taleplerini karşılıyor. Ukrayna pazarında en yüksek ihracatı yapan firma olduklarını belirten Verde Dış Ticaret Teşvik Uygulama Sorumlusu Gülden Yemişçi, Türkiye'de kendi markasıyla en fazla ihracatı yapan zeytinyağı firması olduklarını söyledi. Rusya pazarına büyük önem verdiklerini ifade eden Yemişçi, bu nedenle Moskova ve Kiev'de 2 pazarlama şirketi kurduklarını kaydetti. 30 milyon dolarlık ihracat yaptıklarını ve bu rakamı daha da arttırmayı hedeflediklerini belirten Yemişçi, "Japonya'ya bir parti mal yolladık, beğendiler. Çin ile görüşmeler yaptık, onlara da yollayacağız. Çin ve Rusya'da ihracatımızı arttırmayı hedefliyoruz. Yavaş fakat emin adımlarla ilerliyoruz pazardaki hakimiyetimizi kaybetmemek için" dedi. Amerika ve Kanada'nın kendileri için önemli pazarlar olduğunu belirten Yemişçi, İtalya ile İran'a da ihracat yaptıklarını söyledi.
"HEDEF, İÇ PAZAR PAYINI YÜZDE 25'E ÇIKARMAK"
Verde'nin iç pazardaki konumu hakkında bilgi veren Verde Ege Bölge Sorumlusu Okan Oral ise, özellikle iç pazardaki perakende mağazalarına hem markalı, hem de mağazanın özel markası ile yağ satışı gerçekleştirdiklerini belirtti. İç pazardaki satışı yüzde 25'lere taşımayı hedeflediklerini belirten Oral, "İç pazarda 2.5 miyon YTL'lik satış gerçekleştiriyoruz. İç pazarımızı daha da genişletebilmek için bayilik sistemine ağırlık verdik. Karadeniz, akdeniz ve İç Anadolu Bölgelerinde yeni bayilikler vereceğiz" diye konuştu. uluslararası bir Alman perakende devinin de özel market markalı yağlarını ürettiklerini ve bu yağların mağazanın tüm şubelerinin bulunduğu yerlerde satışa sunulduğunu belirten Oral, bu yolla da ihracat yaptıklarını sözlerine ekledi.
Akdeniz'in lezzetli zeytinyağını Rusya ve Ukrayna'ya pazarlayacaklar
YENİGÜN
01 HAZİRAN 2008,Pazar
Verde, yeni hedeflerini açıkladı.
70 yıl önce kurulan ve kaliteli ürünü hesaplı bir fiyatla satmayı planlayan Verde, Akdeniz lezzet geleneğinin devamı olarak, hijyene,kaliteye, sağlığa önem vererek iç pazarın büyük bir bölümünün tercihi olmaya devam ediyor. Günde ortalama 200 ton zeytin presleyebilme ve yine 270 ton/gün kapasiteli rafineri tesisi ile yüksek bir ortalamaya sahip.
Rus pazarına giriş
Fuarda konuştuğumuz şirketin İç Piyasa Pazarlama ve Satış Yöneticisi Okay Gülünay, yeni yatırımların yolda olduğunu söyledi. Gülünay,"Moskova ve Kiev'de yatırımlarımız var. Rus ve Ukrayna pazarında söz sahibi olmak istiyoruz" diye konuştu. Gülünay ayrıca 2009 yılına kadar 45 milyon dolar ihracat yapmayı hedeflediklerini de söyledi.
Türkiye'nin tüm bu zenginliğine rağmen zeytinyağı kaynaklarını kullanamadığına dikkat çeken Okay Gülünay, iç pazarda da tüketimin artması gerektiğini vurguladı. Türkiye'de kişi başına 1 litre zeytinyağı düştüğünü söyleyen Gülünay, bu rakamın Yunanistan'da 22,İtalya'da 16, İspanya'da 18, Suriye'de 10 litre olduğunu belirtti ve şöyle ekledi: " Türkiye'de kişi başına zeytinyağı tüketiminin 1 litre olmasının sebebi ise Ege'deki insanların kişi başı 7-8 litre tüketmesinin sonucudur. Henüz çoğu şehrimizdeki insanlar zeytinyağını denemiş değiller."
31 Mayıs 2008,Cumartesi
Yurtdışı pazarında önemli ölçüde söz sahibi olmaya başlayan Türk zeytinyağı firmaları, ihracat rekoruna doğru koşuyor. Türkiye'de kendi markasıyla ihracat yapan firmalar arasında birinci sırada olan zeytinyağı firması Verde, Çin'e ve Rusya'ya ihracatını arttırmayı hedefliyor. Ukrayna pazarındaki tek Türk marka olan Verde, toplam 30 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiriyor.
İzmir Uluslararası Fuar Alanı'nda gerçekleştirilen Vinolive 2008 Fuarı'nda ürünlerini sergileyen zeytinyağı firması Verde, ürünlerinin yüzde 80'i ile ihracat yaparken, yüzde 20'si ile de iç piyasanın taleplerini karşılıyor. Ukrayna pazarında en yüksek ihracatı yapan firma olduklarını belirten Verde Dış Ticaret Teşvik Uygulama Sorumlusu Gülden Yemişçi, Türkiye'de kendi markasıyla en fazla ihracatı yapan zeytinyağı firması olduklarını söyledi. Rusya pazarına büyük önem verdiklerini ifade eden Yemişçi, bu nedenle Moskova ve Kiev'de 2 pazarlama şirketi kurduklarını kaydetti. 30 milyon dolarlık ihracat yaptıklarını ve bu rakamı daha da arttırmayı hedeflediklerini belirten Yemişçi, "Japonya'ya bir parti mal yolladık, beğendiler. Çin ile görüşmeler yaptık, onlara da yollayacağız. Çin ve Rusya'da ihracatımızı arttırmayı hedefliyoruz. Yavaş fakat emin adımlarla ilerliyoruz pazardaki hakimiyetimizi kaybetmemek için" dedi. Amerika ve Kanada'nın kendileri için önemli pazarlar olduğunu belirten Yemişçi, İtalya ile İran'a da ihracat yaptıklarını söyledi.
"HEDEF, İÇ PAZAR PAYINI YÜZDE 25'E ÇIKARMAK"
Verde'nin iç pazardaki konumu hakkında bilgi veren Verde Ege Bölge Sorumlusu Okan Oral ise, özellikle iç pazardaki perakende mağazalarına hem markalı, hem de mağazanın özel markası ile yağ satışı gerçekleştirdiklerini belirtti. İç pazardaki satışı yüzde 25'lere taşımayı hedeflediklerini belirten Oral, "İç pazarda 2.5 miyon YTL'lik satış gerçekleştiriyoruz. İç pazarımızı daha da genişletebilmek için bayilik sistemine ağırlık verdik. Karadeniz, akdeniz ve İç Anadolu Bölgelerinde yeni bayilikler vereceğiz" diye konuştu. uluslararası bir Alman perakende devinin de özel market markalı yağlarını ürettiklerini ve bu yağların mağazanın tüm şubelerinin bulunduğu yerlerde satışa sunulduğunu belirten Oral, bu yolla da ihracat yaptıklarını sözlerine ekledi.
Akdeniz'in lezzetli zeytinyağını Rusya ve Ukrayna'ya pazarlayacaklar
YENİGÜN
01 HAZİRAN 2008,Pazar
Verde, yeni hedeflerini açıkladı.
70 yıl önce kurulan ve kaliteli ürünü hesaplı bir fiyatla satmayı planlayan Verde, Akdeniz lezzet geleneğinin devamı olarak, hijyene,kaliteye, sağlığa önem vererek iç pazarın büyük bir bölümünün tercihi olmaya devam ediyor. Günde ortalama 200 ton zeytin presleyebilme ve yine 270 ton/gün kapasiteli rafineri tesisi ile yüksek bir ortalamaya sahip.
Rus pazarına giriş
Fuarda konuştuğumuz şirketin İç Piyasa Pazarlama ve Satış Yöneticisi Okay Gülünay, yeni yatırımların yolda olduğunu söyledi. Gülünay,"Moskova ve Kiev'de yatırımlarımız var. Rus ve Ukrayna pazarında söz sahibi olmak istiyoruz" diye konuştu. Gülünay ayrıca 2009 yılına kadar 45 milyon dolar ihracat yapmayı hedeflediklerini de söyledi.
Türkiye'nin tüm bu zenginliğine rağmen zeytinyağı kaynaklarını kullanamadığına dikkat çeken Okay Gülünay, iç pazarda da tüketimin artması gerektiğini vurguladı. Türkiye'de kişi başına 1 litre zeytinyağı düştüğünü söyleyen Gülünay, bu rakamın Yunanistan'da 22,İtalya'da 16, İspanya'da 18, Suriye'de 10 litre olduğunu belirtti ve şöyle ekledi: " Türkiye'de kişi başına zeytinyağı tüketiminin 1 litre olmasının sebebi ise Ege'deki insanların kişi başı 7-8 litre tüketmesinin sonucudur. Henüz çoğu şehrimizdeki insanlar zeytinyağını denemiş değiller."
Friday, May 30, 2008
Zeytinyağı üretiyoruz ama yemiyoruz..
Tarım Merkezi
29-Mayis-2008,Persembe
Balıkesir'in Burhaniye ilçesinde TBMM Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu üyeleri, Ege ve Marmara bölgeleri teknik inceleme gezisi kapsamında Edremit Körfezi'nde birlikler, sanayiciler ve zeytin üreticilerinin sıkıntılarını dinledi. Zeytin ve zeytinyağıyla diğer nebati yağların üretimi ve kullanılmasındaki problemlerin araştırılarak önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan komisyon, AK Parti Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur başkanlığında sivil toplum kuruluşları, dernekler, sanayiciler ve zeytin üreticileriyle görüştü.
Burhaniye ilçesindeki Prof. Dr. Yahya Laleli'ye ait Taylıeli Zeytin ve Zeytinyağı İşletmesi tesislerinde incelemelerde bulunan heyet, yine Laleli'nin zeytinyağlı yemek lokantasında, zeytin ve zeytinyağının problemlerini ele aldı. Komisyon Başkanı Uğur, zeytinyağı üreticilerinin de birlik olarak tanıtım yapması gerektiğini söyledi. Uğur, muhtelif siyasi partilerden 16 milletvekili, zeytincilik uzmanları, bakanlıklarda görevli kişiler ve Zeytincilik Enstitüsü teknik ekiplerinden oluşan TBMM Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu'nun, zeytin ve zeytinyağının problemlerini yerinde görmek ve çözümler üretmek için bu inceleme gezisini düzenlediğini açıkladı. Türkiye'de zeytin ve zeytinyağının üretildiğini fakat yeterince yenmediğini vurgulayan Milletvekili Uğur, 200-250 milyon zeytin ağacı bulunduğunu, altı yedi yıl içinde zeytin varlığının çok geliştiğini ama iç kullanımın ve ihracatın artmadığını söyledi. Ülkede yıllık 100-120 bin ton zeytinyağı üretildiğini, kullanımın yetersiz kalması sebebiyle stokların eritilemediğini anlatan Komisyon Başkanı Ahmet Edip Uğur, kullanımın arttırılması için çalışma başlatılması gerektiğini belirtti.
Bu sene zeytin sineğiyle mücadelenin parasızlık sebebiyle yapılamadığına değinen Zeytin ve Zeytin Zararlılarıyla Mücadele Derneği Başkanı Ramazan Yaşar ise, "Kasamızda 30-40 bin YTL var. Yaklaşık 2-3 milyon YTL de alacak var ama yaptırımı olmadığı için toplayamıyoruz. Bu sene ilaçlama yapılmazsa yüzde 70-80 üretim kaybı olacak. Bu konuda devletten yardım istiyoruz." dedi. Balıkesir Tarım İl Müdürü Ruknettin Ceyhun da bölgede sulama sıkıntısının çözümünü istedi. Balıkesir Valisi Selahattin Hatipoğlu, Burhaniye Kaymakamı Bekir Şahin Tütüncü, Belediye Başkanı Fikret Akova ve Burhaniye Ticaret Odası Başkanı, üyeleri ve üreticilerin katıldığı toplantı, bundan sonra da Edremit ilçesi ve Zeytinli beldesinde yapılacak.
29-Mayis-2008,Persembe
Balıkesir'in Burhaniye ilçesinde TBMM Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu üyeleri, Ege ve Marmara bölgeleri teknik inceleme gezisi kapsamında Edremit Körfezi'nde birlikler, sanayiciler ve zeytin üreticilerinin sıkıntılarını dinledi. Zeytin ve zeytinyağıyla diğer nebati yağların üretimi ve kullanılmasındaki problemlerin araştırılarak önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan komisyon, AK Parti Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur başkanlığında sivil toplum kuruluşları, dernekler, sanayiciler ve zeytin üreticileriyle görüştü.
Burhaniye ilçesindeki Prof. Dr. Yahya Laleli'ye ait Taylıeli Zeytin ve Zeytinyağı İşletmesi tesislerinde incelemelerde bulunan heyet, yine Laleli'nin zeytinyağlı yemek lokantasında, zeytin ve zeytinyağının problemlerini ele aldı. Komisyon Başkanı Uğur, zeytinyağı üreticilerinin de birlik olarak tanıtım yapması gerektiğini söyledi. Uğur, muhtelif siyasi partilerden 16 milletvekili, zeytincilik uzmanları, bakanlıklarda görevli kişiler ve Zeytincilik Enstitüsü teknik ekiplerinden oluşan TBMM Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu'nun, zeytin ve zeytinyağının problemlerini yerinde görmek ve çözümler üretmek için bu inceleme gezisini düzenlediğini açıkladı. Türkiye'de zeytin ve zeytinyağının üretildiğini fakat yeterince yenmediğini vurgulayan Milletvekili Uğur, 200-250 milyon zeytin ağacı bulunduğunu, altı yedi yıl içinde zeytin varlığının çok geliştiğini ama iç kullanımın ve ihracatın artmadığını söyledi. Ülkede yıllık 100-120 bin ton zeytinyağı üretildiğini, kullanımın yetersiz kalması sebebiyle stokların eritilemediğini anlatan Komisyon Başkanı Ahmet Edip Uğur, kullanımın arttırılması için çalışma başlatılması gerektiğini belirtti.
Bu sene zeytin sineğiyle mücadelenin parasızlık sebebiyle yapılamadığına değinen Zeytin ve Zeytin Zararlılarıyla Mücadele Derneği Başkanı Ramazan Yaşar ise, "Kasamızda 30-40 bin YTL var. Yaklaşık 2-3 milyon YTL de alacak var ama yaptırımı olmadığı için toplayamıyoruz. Bu sene ilaçlama yapılmazsa yüzde 70-80 üretim kaybı olacak. Bu konuda devletten yardım istiyoruz." dedi. Balıkesir Tarım İl Müdürü Ruknettin Ceyhun da bölgede sulama sıkıntısının çözümünü istedi. Balıkesir Valisi Selahattin Hatipoğlu, Burhaniye Kaymakamı Bekir Şahin Tütüncü, Belediye Başkanı Fikret Akova ve Burhaniye Ticaret Odası Başkanı, üyeleri ve üreticilerin katıldığı toplantı, bundan sonra da Edremit ilçesi ve Zeytinli beldesinde yapılacak.
Zeytin ve zeytinyağı sektörüne birlik ve bütünlük çağrısı..
Tarım Merkezi
29-Mayis-2008,Persembe
Zeytin ve zeytinyağı sektöründe yaptıkları incelemelerde sektörde birlik sağlanamadığını gördüklerini ifade eden Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur, “Komisyonumuzun çalışmaları sırasında gördük ki, zeytin ve zeytinyağında birlik bütünlük yok. İhracatçı ve üreticinin sorunları var. Her biri diğerini kötülüyor.
Birlik ve bütünlük içinde sektörü kalkındırmamız gerekiyor. Bunun yolu da tanıtımdan geçiyor. Tanıtım olmadan bu iş olmaz. Fındıkçılar nasıl yapıyorsa, zeytinyağcılar da, bir araya gelip bunu yapmalı” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) zeytin ve zeytinyağı ile diğer bitkisel yağların üretiminde yaşanan sorunların araştırılarak, alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, Ege Bölgesi teknik inceleme gezi programı kapsamında komisyon İzmir Ticaret Borsası’nı (İTB) ziyaret ederek, sektör temsilcileri ile görüştü.
ZEYTİNYAĞI TÜKETİMİ ARTMALI
Sektördeki üretimin tüketime yansımadığına değinen Uğur, tanıtımın önemine dikkat çekerek, “200 milyon ağaçtan söz edilmeye başlandı. Üretip de tüketemezsek ne yapacağız? Bitkisel yağ ve türevlerine ödediğimiz döviz 1.7 milyar dolar. Neden biz kendi yağımızı yemiyoruz? Üretiyoruz ama tüketemiyoruz. Neden biz altın değerinde olan kendi yağımızı yemiyoruz. Tanıtım olmadan bu iş olmaz. Tamam sorunlar var, tağşiş sorunu, dahilde işleme rejimi, kara su büyük sorun. Ama bunları beraber çözeceğiz. Likit bitkisel yağcılarla margarinciler kavgamız vardı. Birlik sağladık, kavgamızı içimizde yapıyoruz. Sonra dışarıya karşı birlikte hareket ediyoruz. Kol kırılır yen içinde kalır. Bu böyle olmalıdır, birlik sağlanmalıdır” diye konuştu.
UZZK DESTEKLENMELİ
İTB Meclis Salonu’nda sektörün sorunlarına ilişkin düzenlenen toplantıda konuşma yapan İTB Meclis Başkanı Ayhan Baran, sektörde sürekli birlik olunamamasından yakınıldığını, fakat Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi’nin (UZZK) kurulmasıyla birlikte, sektörün tek bir çatı altında toplanabildiğini söyledi. UZZK’nın kurulmasının sektörde birliğin sağlanabilmesi açısından çok önemli olduğuna dikkat çeken İTB Meclis Başkanı Baran, “Sektörümüzün rekabet gücünü arttırabilmek ve dünyada hak ettiği konuma erişmesi için UZZK’nın desteklenmesinin ve sektörle ilgili politikaların konsey çatısı altında konsensusla belirlenmesini ve tek bir ses olarak savunulmasını son derece önemli buluyor ve bu anlamda konseye tüm sektörün destek çıkmasını bekliyorum. Konseyin mali anlamda da belirli bir güce sahip olması için gerekli düzenlemelerin yapılmasını ve ülkemizin UZZK’ya yeniden üye olmasının sağlanmasını da gerekli bulduğumu ifade etmek istiyorum” dedi.
ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞINDA SORUN PRİM İLE ÇÖZÜLÜR
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Nedim Güreli, ortak hareket edilerek, tek vücut olunması gerektiğini savunduklarını belirterek, “Asıl çiftçinin sorunu primdir. AB ile olan prim eşitsizliği sorunu var. Çiftçi, AB ile eşit prim alsa sorun kalmayacak. Herkes işine gücüne bakacak. Prim vermiyorsanız çiftçinin sorunu bitmez, konsensus sağlanamaz” dedi.
DON OLAYI İLE 3 YILDIR ÜRETİMİ VURDU
Özcan Kokulu 2004’ün son aylarında Yarımada’da yaşanan don olayı nedeniyle 2005 yılının var yılı olmasına rağmen rekoltenin yüzde 35 düştüğünü belirterek, “Üretim 2006-2007 yıllarında da kuraklıktan olumsuz etkilendi. Yarımada’da üst üste 3 sene zeytin alınamadı. Kredi alan zeytinciler ciddi güçlük içinde” dedi. Sektör buluşma toplantısında söz alan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Naci Algan ise, kanola yağının doymuşluk açısından zeytinyağından daha kaliteli olduğunu söyledi. Kanola yağı üretiminin de teşvik edilmesi gerektiğini söyleyen Algan’a zeytinyağı üreticileri tepki gösterdi. 36 yıl yağlarını ders verdiği üniversitelerde anlattığını ifade eden komisyon üyesi CHP Muğla Milletvekili Gürol Ergin, kalp sağlığı ve kansere karşı zeytinyağının çok özel bir durumunun olduğunu belirtti. Ergin, zeytinyağının ABD’de ilaç gibi şişelerde satıldığını, zeytinyağı ile kanolayı kıyaslamanın doğru olmayacağının altını çizdi.
29-Mayis-2008,Persembe
Zeytin ve zeytinyağı sektöründe yaptıkları incelemelerde sektörde birlik sağlanamadığını gördüklerini ifade eden Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur, “Komisyonumuzun çalışmaları sırasında gördük ki, zeytin ve zeytinyağında birlik bütünlük yok. İhracatçı ve üreticinin sorunları var. Her biri diğerini kötülüyor.
Birlik ve bütünlük içinde sektörü kalkındırmamız gerekiyor. Bunun yolu da tanıtımdan geçiyor. Tanıtım olmadan bu iş olmaz. Fındıkçılar nasıl yapıyorsa, zeytinyağcılar da, bir araya gelip bunu yapmalı” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) zeytin ve zeytinyağı ile diğer bitkisel yağların üretiminde yaşanan sorunların araştırılarak, alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, Ege Bölgesi teknik inceleme gezi programı kapsamında komisyon İzmir Ticaret Borsası’nı (İTB) ziyaret ederek, sektör temsilcileri ile görüştü.
ZEYTİNYAĞI TÜKETİMİ ARTMALI
Sektördeki üretimin tüketime yansımadığına değinen Uğur, tanıtımın önemine dikkat çekerek, “200 milyon ağaçtan söz edilmeye başlandı. Üretip de tüketemezsek ne yapacağız? Bitkisel yağ ve türevlerine ödediğimiz döviz 1.7 milyar dolar. Neden biz kendi yağımızı yemiyoruz? Üretiyoruz ama tüketemiyoruz. Neden biz altın değerinde olan kendi yağımızı yemiyoruz. Tanıtım olmadan bu iş olmaz. Tamam sorunlar var, tağşiş sorunu, dahilde işleme rejimi, kara su büyük sorun. Ama bunları beraber çözeceğiz. Likit bitkisel yağcılarla margarinciler kavgamız vardı. Birlik sağladık, kavgamızı içimizde yapıyoruz. Sonra dışarıya karşı birlikte hareket ediyoruz. Kol kırılır yen içinde kalır. Bu böyle olmalıdır, birlik sağlanmalıdır” diye konuştu.
UZZK DESTEKLENMELİ
İTB Meclis Salonu’nda sektörün sorunlarına ilişkin düzenlenen toplantıda konuşma yapan İTB Meclis Başkanı Ayhan Baran, sektörde sürekli birlik olunamamasından yakınıldığını, fakat Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi’nin (UZZK) kurulmasıyla birlikte, sektörün tek bir çatı altında toplanabildiğini söyledi. UZZK’nın kurulmasının sektörde birliğin sağlanabilmesi açısından çok önemli olduğuna dikkat çeken İTB Meclis Başkanı Baran, “Sektörümüzün rekabet gücünü arttırabilmek ve dünyada hak ettiği konuma erişmesi için UZZK’nın desteklenmesinin ve sektörle ilgili politikaların konsey çatısı altında konsensusla belirlenmesini ve tek bir ses olarak savunulmasını son derece önemli buluyor ve bu anlamda konseye tüm sektörün destek çıkmasını bekliyorum. Konseyin mali anlamda da belirli bir güce sahip olması için gerekli düzenlemelerin yapılmasını ve ülkemizin UZZK’ya yeniden üye olmasının sağlanmasını da gerekli bulduğumu ifade etmek istiyorum” dedi.
ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞINDA SORUN PRİM İLE ÇÖZÜLÜR
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Nedim Güreli, ortak hareket edilerek, tek vücut olunması gerektiğini savunduklarını belirterek, “Asıl çiftçinin sorunu primdir. AB ile olan prim eşitsizliği sorunu var. Çiftçi, AB ile eşit prim alsa sorun kalmayacak. Herkes işine gücüne bakacak. Prim vermiyorsanız çiftçinin sorunu bitmez, konsensus sağlanamaz” dedi.
DON OLAYI İLE 3 YILDIR ÜRETİMİ VURDU
Özcan Kokulu 2004’ün son aylarında Yarımada’da yaşanan don olayı nedeniyle 2005 yılının var yılı olmasına rağmen rekoltenin yüzde 35 düştüğünü belirterek, “Üretim 2006-2007 yıllarında da kuraklıktan olumsuz etkilendi. Yarımada’da üst üste 3 sene zeytin alınamadı. Kredi alan zeytinciler ciddi güçlük içinde” dedi. Sektör buluşma toplantısında söz alan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Naci Algan ise, kanola yağının doymuşluk açısından zeytinyağından daha kaliteli olduğunu söyledi. Kanola yağı üretiminin de teşvik edilmesi gerektiğini söyleyen Algan’a zeytinyağı üreticileri tepki gösterdi. 36 yıl yağlarını ders verdiği üniversitelerde anlattığını ifade eden komisyon üyesi CHP Muğla Milletvekili Gürol Ergin, kalp sağlığı ve kansere karşı zeytinyağının çok özel bir durumunun olduğunu belirtti. Ergin, zeytinyağının ABD’de ilaç gibi şişelerde satıldığını, zeytinyağı ile kanolayı kıyaslamanın doğru olmayacağının altını çizdi.
Küçükbay'ın kurucusu 4'üncü yılında anıldı
Yeni Asır
30-Mayıs-2008,Cuma
Orkide markalı ürünleriyle sıvı yağ pazarının yüzde 15'ini elinde bulunduran Küçükbay Yağ Sanayi ve A.Ş.'nin kurucusu ve onursal başkanı Hacı Akif Küçükbay, vefatının dördüncü yılında anılıyor.
İlkokul yıllarında dedesinin yanında pazarcılık yaparak ticarete giren ve 1978 yılında Bornova'ya kurduğu sıvı yağ tesisiyle sanayiciliğe geçen Hacı Akif Küçükbay, bugün günlük bin tonluk üretimi ve 80 ülkeye gerçekleştirdiği ihracatla dünyanın sayılı sıvı yağ markaları arasına yerleşen Orkide'nin temellerini attı; sabır, girişimci ruh ve dürüstlükle örülü 66 yıllık ömrüne pekçok başarı sığdırdı.
EĞİTİM YATIRIMI
"Ticarette borca girme, peşin al, peşin sat" ilkesiyle, Orkide'yi yurtiçinde ve yurtdışında tanınan ve güçlü bir marka haline getiren Akif Küçükbay, ilerleyen yaşına rağmen çalışmaya ve Orkide'nin yeni başarılarında pay sahibi olmaya devam ediyordu.
Sağlığında, yarınların güvencesi çocuklar için bir eğitim yatırımı hedefleyen ve bu amaçla yaptırılacak Orkide İlköğretim Okulu'nun protokol törenine katılan
merhum Akif Küçükbay'ın düşü, vefatından çok kısa bir süre sonra oğulları Ahmet Küçükbay ve Halil küçükbay tarafından gerçekleştirilmiş ve Orkide İlköğretim Okulu 2004 -2005 eğitim - öğretim yılında Bornova'da Milli Eğitim'in hizmetine sunulmuştu.
Küçükbay A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Küçükbay ve Yönetim Kurulu Üyesi Halil Küçükbay, "Aramızdan ayrılışının dördüncü yılında şükranla andığımız babamız Hacı Akif Küçükbay'ın, ticaretteki dürüstlük ilkesi ve girişimci kişiliği, bizim için en büyük mirastır. Ondan aldığımız hizmet bayrağını daha da yukarılara taşımak için çalışıyoruz" ifadesini kullandı.
30-Mayıs-2008,Cuma
Orkide markalı ürünleriyle sıvı yağ pazarının yüzde 15'ini elinde bulunduran Küçükbay Yağ Sanayi ve A.Ş.'nin kurucusu ve onursal başkanı Hacı Akif Küçükbay, vefatının dördüncü yılında anılıyor.
İlkokul yıllarında dedesinin yanında pazarcılık yaparak ticarete giren ve 1978 yılında Bornova'ya kurduğu sıvı yağ tesisiyle sanayiciliğe geçen Hacı Akif Küçükbay, bugün günlük bin tonluk üretimi ve 80 ülkeye gerçekleştirdiği ihracatla dünyanın sayılı sıvı yağ markaları arasına yerleşen Orkide'nin temellerini attı; sabır, girişimci ruh ve dürüstlükle örülü 66 yıllık ömrüne pekçok başarı sığdırdı.
EĞİTİM YATIRIMI
"Ticarette borca girme, peşin al, peşin sat" ilkesiyle, Orkide'yi yurtiçinde ve yurtdışında tanınan ve güçlü bir marka haline getiren Akif Küçükbay, ilerleyen yaşına rağmen çalışmaya ve Orkide'nin yeni başarılarında pay sahibi olmaya devam ediyordu.
Sağlığında, yarınların güvencesi çocuklar için bir eğitim yatırımı hedefleyen ve bu amaçla yaptırılacak Orkide İlköğretim Okulu'nun protokol törenine katılan
merhum Akif Küçükbay'ın düşü, vefatından çok kısa bir süre sonra oğulları Ahmet Küçükbay ve Halil küçükbay tarafından gerçekleştirilmiş ve Orkide İlköğretim Okulu 2004 -2005 eğitim - öğretim yılında Bornova'da Milli Eğitim'in hizmetine sunulmuştu.
Küçükbay A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Küçükbay ve Yönetim Kurulu Üyesi Halil Küçükbay, "Aramızdan ayrılışının dördüncü yılında şükranla andığımız babamız Hacı Akif Küçükbay'ın, ticaretteki dürüstlük ilkesi ve girişimci kişiliği, bizim için en büyük mirastır. Ondan aldığımız hizmet bayrağını daha da yukarılara taşımak için çalışıyoruz" ifadesini kullandı.
AB STANDARTLARINDA ZEYTİN DEPOLANACAK
İHA
29 Mayıs 2008,Perşembe
İznik Marmarabirlik Kooperatifi yeni yatırımlar için start verdi.
Kuruluşundan bu yana taş baskı sistemi ile zeytin depolayan birlik, hazırlattığı yeni proje ile AB standartlarında zeytin depolayacak. 699 Sayılı İznik Marmarabirlik Zeytin Tarım Satış Kooperatifi Başkanı Hidamet Asa, kooperatifin arka kısmında 2300 metre kare kapalı alan üzerine kurulacak 1500 ton kapasiteli ‘sitipi tank' modeli zeytin havuzlarının yapılacağını söyledi. AB standardında kurulacak depolarda tuz oranı düşük Avrupa pazarına uygun zeytin depolanacağını belirten Asa, "Böylelikle dış pazar kaynağımızı genişletmiş olacağız" dedi.
29 Mayıs 2008,Perşembe
İznik Marmarabirlik Kooperatifi yeni yatırımlar için start verdi.
Kuruluşundan bu yana taş baskı sistemi ile zeytin depolayan birlik, hazırlattığı yeni proje ile AB standartlarında zeytin depolayacak. 699 Sayılı İznik Marmarabirlik Zeytin Tarım Satış Kooperatifi Başkanı Hidamet Asa, kooperatifin arka kısmında 2300 metre kare kapalı alan üzerine kurulacak 1500 ton kapasiteli ‘sitipi tank' modeli zeytin havuzlarının yapılacağını söyledi. AB standardında kurulacak depolarda tuz oranı düşük Avrupa pazarına uygun zeytin depolanacağını belirten Asa, "Böylelikle dış pazar kaynağımızı genişletmiş olacağız" dedi.
TÜRKİYE, YENİDEN ULUSLARARASI ZEYTİNYAĞI KONSEYİ'NE GİRME HAZIRLIĞINDA
İHA
29 Mayıs 2008,Perşembe
Türkiye, yeniden Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'ne (IOC) girmeye hazırlanıyor.
Vinolive 2008 Fuarı'nda basın mensuplarının sorularını cevaplayan Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) Başkanı Prof.Dr. Mustafa Tan, Türkiye'nin Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'ne (IOC) yeniden üye olmak için çalışmalar gerçekleştireceğini ifade etti. Hükümet ve IOC ile beraber görüşmelerin yapıldığını belirten Tan, konseye üyelik konusunda önemli bir kapının aralandığını söyledi. Tan, konseye üyelik için bir an önce çalışmaların başlayacağını belirtti.
Türkiye'nin, Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'ne üye olmamasının bir eksiklik olduğunu ifade eden IOC İcra Direktörü Muhammed Ouhmad Sbitri, hükümet ve IOC'nin görüşmelere başladığını ancak gerisini IOC'in Türkiye'deki muadili olan UZZK ve özel sektör profesyonellerinin getirmesi gerektiğini söyledi.
TÜRKİYE'YE İHTİYACIMIZ VAR
Hükümet kanadında Tarım Bakanlığı, Ticaret ve Sanayi Bakanlığı ve müsteşarlıklar nezdinde resmi görüşmelerde bulunulduğunu ifade eden Sbitri, "Türkiye'nin konseye üye olması için elimizden geleni yapacağız. Türkiye'nin doğal yeri burası ve burada olmaması bir eksiklik" dedi. Türkiye'ye ihtiyaçları olduğunu anlatan Sbitri, şöyle konuştu: "Resmi görüşmelerde bulunduk bu görüşmeleri hızlandırmak için çalışılması gerekiyor. Bütün bu ülkelerin hepsi Türkiye'nin yerini dolduramaz. Türkiye'nin zeytini ve zeytinciliği güçlü. Büyük bir üretici olan Türkiye'ye ihtiyacımız var. Türk uzmanların, delegasyonunun mevcudiyeti, konseyde, İspanya, İtalya ve Fransa gibi ülkelerin ağırlığına karşı denge sağlayacak ve dünyanın ikinci büyük zeytinyağı üreticisi ve ihracatçısı olacaksınız." KONSEYDE OLMAYAN TEK ÜLKE TÜRKİYE Sbitri, zeytin ağacının ana vatanı ve üretimi dünya ikinciliğine giden Türkiye'nin, böyle bir platformda olmamasının kayıplarından değil kazanamadıklarından bahsetmek gerektiğini söyledi. 10 yıl boyunca Türkiye'nin çalışmalarını devam ettirdiğini ve kendi yolunda ilerlediğini anlatan Sbitri, şöyle konuştu: "Gelişmesini ortaya çıkardığı fuarda da görebilirsiniz. Kaybettiklerinden değil kazanamadıklarından bahsedebiliriz. Formasyon, teknoloji transferi, promosyon, eğitim ve normların ve standartların sağlanmasında söz sahibi olma gibi şartlarını kaybetti. Dünyada üretici olup da katılmayan tek ülke Türkiye. Arjantin ve Şili bugünlerde üye oldu" 27 Avrupa Birliği ülkesinin, 14 AB dışındaki ülkelerin IOC'ye üye olduğunu belirten Sbitri, Türkiye'nin üye olmaması halinde IOC'nin eksik kalacağını söyledi.
Zeytinyağını Çin ve Hindistan pazarına sokmak için 2,5 milyon avroluk promosyon yaptıklarını belirten Sbitri, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu çalışmanın ardından Hindistan'ın 2 bin 500 ton zeytinyağı ithal edildi. Ülkede gümrük vergisinin yüzde 40'tan 7'ye indirildi. ABD'nin de IOC promosyon faaliyetleri sonucunda tüketimini yılda yüzde 4-6 oranında artırarak geçen yıl 270 bin ton yağ ithal etti."
29 Mayıs 2008,Perşembe
Türkiye, yeniden Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'ne (IOC) girmeye hazırlanıyor.
Vinolive 2008 Fuarı'nda basın mensuplarının sorularını cevaplayan Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) Başkanı Prof.Dr. Mustafa Tan, Türkiye'nin Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'ne (IOC) yeniden üye olmak için çalışmalar gerçekleştireceğini ifade etti. Hükümet ve IOC ile beraber görüşmelerin yapıldığını belirten Tan, konseye üyelik konusunda önemli bir kapının aralandığını söyledi. Tan, konseye üyelik için bir an önce çalışmaların başlayacağını belirtti.
Türkiye'nin, Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'ne üye olmamasının bir eksiklik olduğunu ifade eden IOC İcra Direktörü Muhammed Ouhmad Sbitri, hükümet ve IOC'nin görüşmelere başladığını ancak gerisini IOC'in Türkiye'deki muadili olan UZZK ve özel sektör profesyonellerinin getirmesi gerektiğini söyledi.
TÜRKİYE'YE İHTİYACIMIZ VAR
Hükümet kanadında Tarım Bakanlığı, Ticaret ve Sanayi Bakanlığı ve müsteşarlıklar nezdinde resmi görüşmelerde bulunulduğunu ifade eden Sbitri, "Türkiye'nin konseye üye olması için elimizden geleni yapacağız. Türkiye'nin doğal yeri burası ve burada olmaması bir eksiklik" dedi. Türkiye'ye ihtiyaçları olduğunu anlatan Sbitri, şöyle konuştu: "Resmi görüşmelerde bulunduk bu görüşmeleri hızlandırmak için çalışılması gerekiyor. Bütün bu ülkelerin hepsi Türkiye'nin yerini dolduramaz. Türkiye'nin zeytini ve zeytinciliği güçlü. Büyük bir üretici olan Türkiye'ye ihtiyacımız var. Türk uzmanların, delegasyonunun mevcudiyeti, konseyde, İspanya, İtalya ve Fransa gibi ülkelerin ağırlığına karşı denge sağlayacak ve dünyanın ikinci büyük zeytinyağı üreticisi ve ihracatçısı olacaksınız." KONSEYDE OLMAYAN TEK ÜLKE TÜRKİYE Sbitri, zeytin ağacının ana vatanı ve üretimi dünya ikinciliğine giden Türkiye'nin, böyle bir platformda olmamasının kayıplarından değil kazanamadıklarından bahsetmek gerektiğini söyledi. 10 yıl boyunca Türkiye'nin çalışmalarını devam ettirdiğini ve kendi yolunda ilerlediğini anlatan Sbitri, şöyle konuştu: "Gelişmesini ortaya çıkardığı fuarda da görebilirsiniz. Kaybettiklerinden değil kazanamadıklarından bahsedebiliriz. Formasyon, teknoloji transferi, promosyon, eğitim ve normların ve standartların sağlanmasında söz sahibi olma gibi şartlarını kaybetti. Dünyada üretici olup da katılmayan tek ülke Türkiye. Arjantin ve Şili bugünlerde üye oldu" 27 Avrupa Birliği ülkesinin, 14 AB dışındaki ülkelerin IOC'ye üye olduğunu belirten Sbitri, Türkiye'nin üye olmaması halinde IOC'nin eksik kalacağını söyledi.
Zeytinyağını Çin ve Hindistan pazarına sokmak için 2,5 milyon avroluk promosyon yaptıklarını belirten Sbitri, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu çalışmanın ardından Hindistan'ın 2 bin 500 ton zeytinyağı ithal edildi. Ülkede gümrük vergisinin yüzde 40'tan 7'ye indirildi. ABD'nin de IOC promosyon faaliyetleri sonucunda tüketimini yılda yüzde 4-6 oranında artırarak geçen yıl 270 bin ton yağ ithal etti."
VİNOLİVE 2008 İZMİR'DE AÇILDI
Cihan Haber Ajansı
29 Mayıs 2008,Perşembe
İZFAŞ tarafından düzenlenen 5. Zeytin, Zeytinyağı, Şarap ve Teknolojileri Fuarı (Vinolive 2008), Uluslararası İzmir Fuar Alanı'nda törenle açıldı. Fuar, dünyanın şarap, zeytin ve zeytinyağı politikalarına yön veren isimleri buluşturdu. Bu yıl 150 firmayla açılan fuara geçen yıl 133 firma katılmış, 5 bin 250 metrekare alanda dört gün süren fuarı 11 bin 687 kişi ziyaret etmişti.
Bu yıl 29 Mayıs-1 Haziran tarihlerinde 11.00 ile 20.00 saatleri arasında açık olacak fuar kapsamında sempozyum da düzenlenecek. Vinolive Sempozyumu'na Uluslararası Bağcılık ve Şarapçılık Federasyonu Başkanı Peter Hayes ve Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konsey Başkanı Shimon Lavee de katılacak. Üç gün sürecek sempozyumda her iki sektörün bugünkü durumu ve problemleri ortaya konacak, çözüm yolları aranacak ve geleceğe ilişkin yol haritası çıkarılacak.
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Odası, İzmir Ticaret Borsası, Ege İhracatçı Birlikleri, İzmir Ziraat Odası ve TMMOB'a bağlı Kimya Mühendisleri Odası Ege Bölge Şubesi, Gıda Mühendisleri Odası Ege Bölge Şubesi, Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, Üzüm Üreticileri Sendikası, Şarap Sanayicileri Derneği'nin desteğini alan Vinolive 2008'e KOSGEB de katılımcı desteği veriyor.
VİNOLİVE 2008 FUARI KAPILARINI AÇTI
İHA
29 Mayıs 2008 Perşembe
Vinolive 2008- 5. Şarap, Zeytin, Zeytinyağı ve Alkollü İçecekler Fuarı, İzmir Uluslararası Fuar Alanı'nda törenle kapılarını açtı. İZFAŞ tarafından düzenlenen ve 5. kez kapılarını İzmir'de ziyaretçilerine açan Vinolive 2008, 29 Mayıs-1 Haziran tarihleri arasında gezilebilecek.
İzmir Uluslararası Fuar Alanı'nda gerçekleştirilen açılış törenine İzmir Vali Yardımcısı Mustafa Özer, TBMM Zeytin, Zeytinyağı ve Bitkisel Yağlar Araştırma Komisyonu Başkanı AK Parti Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur ve diğer komisyon üyesi milletvekilleri, Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Başkan Vekili Nedim Kalpaklıoğlu, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Başkanı Zekeriya Mutlu, İzmir Ticaret Odası (İZTO) Başkan Vekili Akın Kazançoğlu, Ulusal Zeytinyağı ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) Başkanı Prof.Dr. Mustafa Tan, Uluslararası Zeytin Zeytinyağı Konseyi İcra Direktörü Muhammed Ouhmad Sbitri ve ve çok sayıda sektör temsilcisi katıldı.
İMAJIMIZI DÜZELTMELİYİZ
Törende bir konuşma yapan EBSO Başkan Vekili Nedim Kalpaklıoğlu, fuarın her geçen yıl biraz daha büyüdüğüne dikkat çekerek, sektörün 2 milyar dolarlık ihracat yapan bir sektör olduğunun önemini vurguladı. 2008-2009 yıllarında iyi üretim beklediklerini belirten Kalpaklıoğlu, "Bu yılların var yılı olacağını düşünüyoruz. İnşallah düşündüğümüz gibi olur. 200-220 bin ton arasında üretim bekliyoruz. İhracata yine ağırlık vereceğiz" dedi.
Yurt dışı pazarında etkili olabilmek için imajın önemine dikkat çeken Kalpaklıoğlu şöyle konuştu: "Sektörde İspanya birinci, İtalya ikinci, Yunanistan üçüncü, biz ise dördüncü sıradayız. Biz de hangi pazara gidersek gidelim kalitemizi artırarak, 500 bin ton üretim yaparak imajımızı düzelteceğiz ve katmadeğerimizi artıracağız."
ÜRETTİĞİMİZİ TÜKETMELİYİZ
TBMM Zeytin, Zeytinyağı ve Bitkisel Yağlar Araştırma Komisyonu Başkanı AK Parti Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur ise yaptığı konuşmada, zeytin ağacı sayısının 2 milyona ulaştığını belirterek üretimin birkaç kat arttığını söyledi. Fiyatları belirleyen unsurun arz talep dengesi olduğunu ifade eden Uğur, "Maliyet ve girdiler yüksek diye çiftçi zarar ediyor. Hükümetler de bu talep karşısında bütçe dengesini koruyabilmek için yetersiz kalıyor" dedi. Dünyada 3 milyon ton zeytinyağı tüketildiğine dikkat çeken Uğur, Türkiye'nin bu konuda çok geride olduğunu belirterek, "Türkiye'de kişi başına bir kg zeytinyağı tüketiliyor. Bunu 2 kg yapabilirsek, ürettiğimizi tüketmiş olacağız" diye konuştu. Uğur, sektörde bir konsensus oluşmasının şart olduğunu da sözlerine ekledi.
EKSİKLİK FUARLARLA GİDERİLECEK
UZZK Başkanı Prof.Dr. Mustafa Tan da, dünyada en kaliteli zeytinyağının Türkiye'de üretildiğine dikkat çekerek, tanıtım ve pazarlama eksiklikleri olduğunu, bu fuarlar sayesinde de bu eksikliğin giderilebileceğini söyledi.
Açılışa katılan Uluslararası Zeytin Zeytinyağı Konseyi İcra Direktörü Muhammed Ouhmad Sbitri, Türkiye'nin sektörde son beş yılda önemli ölçüde büyüdüğünü belirtti. Türkiye'nin uluslararası zeytincilikte büyük bir paydar olduğunu belirten Sbitri, önemli ölçüde zeytin üreten ülkelerin ihracat yapıyor konumda olması gerektiğini söyledi.
Vinolive 2008 Sempozyumu dünyanın şarap, zeytin ve zeytinyağı politikalarına yön veren isimleri buluştururken, Kültürpark Fuar Alanı'nda düzenlenen fuara 150 firma katıldı.
29 Mayıs 2008,Perşembe
İZFAŞ tarafından düzenlenen 5. Zeytin, Zeytinyağı, Şarap ve Teknolojileri Fuarı (Vinolive 2008), Uluslararası İzmir Fuar Alanı'nda törenle açıldı. Fuar, dünyanın şarap, zeytin ve zeytinyağı politikalarına yön veren isimleri buluşturdu. Bu yıl 150 firmayla açılan fuara geçen yıl 133 firma katılmış, 5 bin 250 metrekare alanda dört gün süren fuarı 11 bin 687 kişi ziyaret etmişti.
Bu yıl 29 Mayıs-1 Haziran tarihlerinde 11.00 ile 20.00 saatleri arasında açık olacak fuar kapsamında sempozyum da düzenlenecek. Vinolive Sempozyumu'na Uluslararası Bağcılık ve Şarapçılık Federasyonu Başkanı Peter Hayes ve Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konsey Başkanı Shimon Lavee de katılacak. Üç gün sürecek sempozyumda her iki sektörün bugünkü durumu ve problemleri ortaya konacak, çözüm yolları aranacak ve geleceğe ilişkin yol haritası çıkarılacak.
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Odası, İzmir Ticaret Borsası, Ege İhracatçı Birlikleri, İzmir Ziraat Odası ve TMMOB'a bağlı Kimya Mühendisleri Odası Ege Bölge Şubesi, Gıda Mühendisleri Odası Ege Bölge Şubesi, Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, Üzüm Üreticileri Sendikası, Şarap Sanayicileri Derneği'nin desteğini alan Vinolive 2008'e KOSGEB de katılımcı desteği veriyor.
VİNOLİVE 2008 FUARI KAPILARINI AÇTI
İHA
29 Mayıs 2008 Perşembe
Vinolive 2008- 5. Şarap, Zeytin, Zeytinyağı ve Alkollü İçecekler Fuarı, İzmir Uluslararası Fuar Alanı'nda törenle kapılarını açtı. İZFAŞ tarafından düzenlenen ve 5. kez kapılarını İzmir'de ziyaretçilerine açan Vinolive 2008, 29 Mayıs-1 Haziran tarihleri arasında gezilebilecek.
İzmir Uluslararası Fuar Alanı'nda gerçekleştirilen açılış törenine İzmir Vali Yardımcısı Mustafa Özer, TBMM Zeytin, Zeytinyağı ve Bitkisel Yağlar Araştırma Komisyonu Başkanı AK Parti Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur ve diğer komisyon üyesi milletvekilleri, Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Başkan Vekili Nedim Kalpaklıoğlu, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Başkanı Zekeriya Mutlu, İzmir Ticaret Odası (İZTO) Başkan Vekili Akın Kazançoğlu, Ulusal Zeytinyağı ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) Başkanı Prof.Dr. Mustafa Tan, Uluslararası Zeytin Zeytinyağı Konseyi İcra Direktörü Muhammed Ouhmad Sbitri ve ve çok sayıda sektör temsilcisi katıldı.
İMAJIMIZI DÜZELTMELİYİZ
Törende bir konuşma yapan EBSO Başkan Vekili Nedim Kalpaklıoğlu, fuarın her geçen yıl biraz daha büyüdüğüne dikkat çekerek, sektörün 2 milyar dolarlık ihracat yapan bir sektör olduğunun önemini vurguladı. 2008-2009 yıllarında iyi üretim beklediklerini belirten Kalpaklıoğlu, "Bu yılların var yılı olacağını düşünüyoruz. İnşallah düşündüğümüz gibi olur. 200-220 bin ton arasında üretim bekliyoruz. İhracata yine ağırlık vereceğiz" dedi.
Yurt dışı pazarında etkili olabilmek için imajın önemine dikkat çeken Kalpaklıoğlu şöyle konuştu: "Sektörde İspanya birinci, İtalya ikinci, Yunanistan üçüncü, biz ise dördüncü sıradayız. Biz de hangi pazara gidersek gidelim kalitemizi artırarak, 500 bin ton üretim yaparak imajımızı düzelteceğiz ve katmadeğerimizi artıracağız."
ÜRETTİĞİMİZİ TÜKETMELİYİZ
TBMM Zeytin, Zeytinyağı ve Bitkisel Yağlar Araştırma Komisyonu Başkanı AK Parti Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur ise yaptığı konuşmada, zeytin ağacı sayısının 2 milyona ulaştığını belirterek üretimin birkaç kat arttığını söyledi. Fiyatları belirleyen unsurun arz talep dengesi olduğunu ifade eden Uğur, "Maliyet ve girdiler yüksek diye çiftçi zarar ediyor. Hükümetler de bu talep karşısında bütçe dengesini koruyabilmek için yetersiz kalıyor" dedi. Dünyada 3 milyon ton zeytinyağı tüketildiğine dikkat çeken Uğur, Türkiye'nin bu konuda çok geride olduğunu belirterek, "Türkiye'de kişi başına bir kg zeytinyağı tüketiliyor. Bunu 2 kg yapabilirsek, ürettiğimizi tüketmiş olacağız" diye konuştu. Uğur, sektörde bir konsensus oluşmasının şart olduğunu da sözlerine ekledi.
EKSİKLİK FUARLARLA GİDERİLECEK
UZZK Başkanı Prof.Dr. Mustafa Tan da, dünyada en kaliteli zeytinyağının Türkiye'de üretildiğine dikkat çekerek, tanıtım ve pazarlama eksiklikleri olduğunu, bu fuarlar sayesinde de bu eksikliğin giderilebileceğini söyledi.
Açılışa katılan Uluslararası Zeytin Zeytinyağı Konseyi İcra Direktörü Muhammed Ouhmad Sbitri, Türkiye'nin sektörde son beş yılda önemli ölçüde büyüdüğünü belirtti. Türkiye'nin uluslararası zeytincilikte büyük bir paydar olduğunu belirten Sbitri, önemli ölçüde zeytin üreten ülkelerin ihracat yapıyor konumda olması gerektiğini söyledi.
Vinolive 2008 Sempozyumu dünyanın şarap, zeytin ve zeytinyağı politikalarına yön veren isimleri buluştururken, Kültürpark Fuar Alanı'nda düzenlenen fuara 150 firma katıldı.
Wednesday, May 28, 2008
ULUSAL ÖĞRENCİ KONGRESİ KOMİTESİ'NDEN BAŞKAN BOZBEY'E TEŞEKKÜR ZİYARETİ
İHA
28 Mayıs 2008,Çarş.
Edremit ilçesinde Balıkesir Üniversitesi (BAÜ) önderliğinde geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen "1. Ulusal Zeytin Öğrenci Kongresi" sonrasında, kongre komitesi bir araya gelerek, Belediye Başkanı Yunus Bozbey'e teşekkür ziyaretinde bulundu.
Türkiye'de ilk kez Edremit'te yapılan ve Edremit Meslek Yüksek Okulu'nun (MYO) ev sahipliğinde, Edremit Belediyesi Şükrü Tunar Kültür Merkezi'nde 2 gün süreyle gerçekleştirilen öğrenci kongresine katkı sağlayan tüm kurum ve kuruluşlar plaketle ödüllendirildi. Edremit MYO Müdürü Yrd. Doc. Dr. Sakin Vural Varlı, Yüksek Okul Sekreteri Cemalettin Erkal ve Kongre Sekreteri Öğretim Görevlisi Mücahit Kıvrak, Belediye Başkanı Yunus Bozbey'i makamında ziyaret ederek, katkılarından dolayı teşekkür etti. Kongre düzenleme kurulu üyeleri, başkan Bozbey'e yaptığı maddi ve manevi desteklerinden dolayı teşekkür plaketi verdi.
Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren başkan Bozbey, "Türkiye'de ilk kez Edremit'te düzenlenen bu başarılı etkinliğin mimarları sizsiniz. Biz sadece destek olmaya çalıştık. Bölgemiz ve gelecek nesillerin yetişmesinde büyük katkısı olacağını düşündüğüm bu kongrenin devamlılığını diliyorum. Ayrıca eğitime her zaman destek vereceğimizi de bilmenizi isterim" dedi.
28 Mayıs 2008,Çarş.
Edremit ilçesinde Balıkesir Üniversitesi (BAÜ) önderliğinde geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen "1. Ulusal Zeytin Öğrenci Kongresi" sonrasında, kongre komitesi bir araya gelerek, Belediye Başkanı Yunus Bozbey'e teşekkür ziyaretinde bulundu.
Türkiye'de ilk kez Edremit'te yapılan ve Edremit Meslek Yüksek Okulu'nun (MYO) ev sahipliğinde, Edremit Belediyesi Şükrü Tunar Kültür Merkezi'nde 2 gün süreyle gerçekleştirilen öğrenci kongresine katkı sağlayan tüm kurum ve kuruluşlar plaketle ödüllendirildi. Edremit MYO Müdürü Yrd. Doc. Dr. Sakin Vural Varlı, Yüksek Okul Sekreteri Cemalettin Erkal ve Kongre Sekreteri Öğretim Görevlisi Mücahit Kıvrak, Belediye Başkanı Yunus Bozbey'i makamında ziyaret ederek, katkılarından dolayı teşekkür etti. Kongre düzenleme kurulu üyeleri, başkan Bozbey'e yaptığı maddi ve manevi desteklerinden dolayı teşekkür plaketi verdi.
Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren başkan Bozbey, "Türkiye'de ilk kez Edremit'te düzenlenen bu başarılı etkinliğin mimarları sizsiniz. Biz sadece destek olmaya çalıştık. Bölgemiz ve gelecek nesillerin yetişmesinde büyük katkısı olacağını düşündüğüm bu kongrenin devamlılığını diliyorum. Ayrıca eğitime her zaman destek vereceğimizi de bilmenizi isterim" dedi.
tarsus,ta zeytincilik
Haber/Fotoğraf:
Selahattin Özbozkurt
Tarsus'ta biraraya gelen zeytinyağı imalatçıları, ilçedeki zeytinciliğin geliştirilmesi amacıyla toplantı yaptılar.
Ticaret ve SanayiOdası Başkanı Mehmet Karagözlü,Ticaret Odasında düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada ''Tarsuslu zeytinyağı üreticilerinin sorunlarını dinlemek ve çözüm bulmak amacıyla biraraya geldik. Sorunları dinlayip, üzerimize düşeni yapacağız. Tarsus'ta zeytinciğin geliştirilmesiniistiyoruz. Çünkü zeytinyağı son yılların en gözde ürünü haline geldi'' dedi.
Ziraat Odası Başkanı Ali Ergezer, Tarsus'ta 1997 yılına kadar zeytinciliğin sağlıklı yapılmadığını ancak 1997 yılından bu yana geçen 11 yıllık süre içinde Tarsus'ta 3 milyon zeytin fidanı dikildiğini ve yaklaşık 50 bin dekar alanda zeytin üreticiliği yapıldığını söyledi.
Zeytinyağı imalatçısı ve zeytincilikle uğraşan işadamı Sadık Boltaç,Tarsus'a özgü olan Sarıulak ve Topak zeytinine coğrafi tescil alınması gerektiğini ve bu konuda Ticaret ve Sanayi Odasının desteğinin şart olduğunu ifade etti.
TSO Başkanı Karagözlü, Tarsus orjinli Sarıulak ve Topak zeytinine coğrafi tescil alınması için hazırlıklara başlayacaklarını belirtti.
Toplantıya Ziraat Odası Başkanı Ali Ergezer, Ticaret Borsası Başkanı Bekir Kaya, Ticaret ve sanayi Odası Başkanı Mehmet Karagözlü ile zeytinyağı üreticileri işadamı Sadık Boltaç, Ali Şendağ ve Fevzi Coşkun katıldı.
Selahattin Özbozkurt
Tarsus'ta biraraya gelen zeytinyağı imalatçıları, ilçedeki zeytinciliğin geliştirilmesi amacıyla toplantı yaptılar.
Ticaret ve SanayiOdası Başkanı Mehmet Karagözlü,Ticaret Odasında düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada ''Tarsuslu zeytinyağı üreticilerinin sorunlarını dinlemek ve çözüm bulmak amacıyla biraraya geldik. Sorunları dinlayip, üzerimize düşeni yapacağız. Tarsus'ta zeytinciğin geliştirilmesiniistiyoruz. Çünkü zeytinyağı son yılların en gözde ürünü haline geldi'' dedi.
Ziraat Odası Başkanı Ali Ergezer, Tarsus'ta 1997 yılına kadar zeytinciliğin sağlıklı yapılmadığını ancak 1997 yılından bu yana geçen 11 yıllık süre içinde Tarsus'ta 3 milyon zeytin fidanı dikildiğini ve yaklaşık 50 bin dekar alanda zeytin üreticiliği yapıldığını söyledi.
Zeytinyağı imalatçısı ve zeytincilikle uğraşan işadamı Sadık Boltaç,Tarsus'a özgü olan Sarıulak ve Topak zeytinine coğrafi tescil alınması gerektiğini ve bu konuda Ticaret ve Sanayi Odasının desteğinin şart olduğunu ifade etti.
TSO Başkanı Karagözlü, Tarsus orjinli Sarıulak ve Topak zeytinine coğrafi tescil alınması için hazırlıklara başlayacaklarını belirtti.
Toplantıya Ziraat Odası Başkanı Ali Ergezer, Ticaret Borsası Başkanı Bekir Kaya, Ticaret ve sanayi Odası Başkanı Mehmet Karagözlü ile zeytinyağı üreticileri işadamı Sadık Boltaç, Ali Şendağ ve Fevzi Coşkun katıldı.
Zeytinciler Lavee'yi bekliyor
Yeni Asır
28 Mayıs 2008,Çarşamba
Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Dönem Başkanı Simon Lavee Türkiye'ye geliyor. Lavee, 29 Mayıs - 1 Haziran tarihleri arasında İzmir'de yapılacak Vinolive-Şarap, Zeytin, Zeytinyağı ve Teknolojileri Fuarı'na katılacak.
Uluslararası İzmir Fuarı Alanı'nda düzenlenecek olan fuara Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (IOC) Dönem Başkanı Simon Lavee ile Konseyin İcra Direktörü Muhammed Sbitri konuk olacak. İZFAŞ tarafından düzenlenen organizasyona katılacak ve Vinolive sempozyumunun konuşmacıları arasında yer alacak Lavee ve beraberindeki heyet, fuarın yanı sıra Ankara'da da bakanlık düzeyinde temaslarda bulunacak.
İZFAŞ Genel Müdürü Doğan İşleyen, "İhtisas fuarları, sektörlerin büyüme, sektör temsilcilerinin buluşma noktası. Zeytin ve zeytinyağı üreticilerinin global pazarda yaşadığı sıkıntıların ve ülkemizin üretim potansiyelinin bilincindeyiz. Dünya çapında isimleri Türkiye'ye getirerek, sektörlerimizle kucaklaşmalarını sağlıyoruz" dedi.
28 Mayıs 2008,Çarşamba
Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Dönem Başkanı Simon Lavee Türkiye'ye geliyor. Lavee, 29 Mayıs - 1 Haziran tarihleri arasında İzmir'de yapılacak Vinolive-Şarap, Zeytin, Zeytinyağı ve Teknolojileri Fuarı'na katılacak.
Uluslararası İzmir Fuarı Alanı'nda düzenlenecek olan fuara Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (IOC) Dönem Başkanı Simon Lavee ile Konseyin İcra Direktörü Muhammed Sbitri konuk olacak. İZFAŞ tarafından düzenlenen organizasyona katılacak ve Vinolive sempozyumunun konuşmacıları arasında yer alacak Lavee ve beraberindeki heyet, fuarın yanı sıra Ankara'da da bakanlık düzeyinde temaslarda bulunacak.
İZFAŞ Genel Müdürü Doğan İşleyen, "İhtisas fuarları, sektörlerin büyüme, sektör temsilcilerinin buluşma noktası. Zeytin ve zeytinyağı üreticilerinin global pazarda yaşadığı sıkıntıların ve ülkemizin üretim potansiyelinin bilincindeyiz. Dünya çapında isimleri Türkiye'ye getirerek, sektörlerimizle kucaklaşmalarını sağlıyoruz" dedi.
Bitkisel yağa yılda 1.7 milyar dolar ödüyoruz
Haber Ekspres
28 Mayıs 2008,Çarşamba
TBMM Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu Başkanı ve AKP Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur, bitkisel ve yağ türevlerine ödenen dövizin 1,7 milyar dolar olduğunu belirterek, "Neden biz kendi yağımızı yemiyoruz?" dedi.
TBMM'de kurulan Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu üyeleri, Ege Bölgesi teknik inceleme gezisi kapsamında İzmir Ticaret Borsası'nı (İZTB) ziyaret etti.
Burada sektör temsilcileriyle yapılan toplantıda konuşan Uğur, komisyon çalışmaları hakkında bilgi verdi. Daha önceki dönemde hazırlanan araştırma raporunun seçimler nedeniyle mecliste görüşülemediğini aktaran Uğur, "Zeytine gönül veren milletvekillerimiz ile bu komisyon kuruldu" dedi.
Uğur, komisyonda üniversitelerden, Tarım Bakanlığı'ndan ve Zeytincilik Araştırma Enstitüsü'nden de uzmanların bulunduğunu, komisyon çalışmaları kapsamında Ege Bölgesi'nde Muğla, Aydın, Akhisar ve İzmir'de sektör temsilcilerini dinlediklerini anlattı.
Zeytincilerin tek çatı altında toplandığına, birlik olduğuna inanmadığını kaydeden Uğur, ihracatçının, üreticinin ve sanayicinin ayrı ayrı sorunları bulunduğunu, herkesin birbirini kötülediğini dile getirerek, şöyle konuştu:
"Birlik ve mutabakat sağlanmadan bu sektör kalkınamaz. 200 milyon ağaçtan söz edilmeye başlandı. Üretip de tüketemezsek ne yapacağız? Bitkisel yağ ve türevlerine ödediğimiz döviz 1,7 milyar dolar. Neden biz kendi yağımızı yemiyoruz? Tanıtımı layıkıyla yapmalıyız."
Ahmet Edip Uğur, sektörde yaşanan sorunları sıralayarak bu sorunları birlikte çözeceklerini, resmi makamlara tek ses olarak gitmeleri gerektiğini sözlerine ekledi.
İZTB Meclis Başkanı Ayhan Baran ise geçmişte sektördeki firmaların başarılarıyla övünseler de birlik olunamamasından yakındıklarını, ancak şimdi Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'nin kurulmasıyla tek çatı altında toplanılabildiğini söyledi.
Tüm sektörü konseye sahip çıkmaya çağıran Baran, Türkiye'nin uluslararası zeytin ve zeytinyağı konseyine üye olmasının önemine işaret etti. Baran, "Ülkemiz insanı bu hazineden yeterince yararlanamıyor. Oysa ülke içi tüketimi artırmak ihracatı artırmak kadar önemli. Dürüst tüccarı koruyacak önlemler alınarak tüketicinin aldatılmasının da önüne geçilmeli" diye konuştu.
Konuşmaların ardından komisyon üyeleri ve sektör temsilcileri sektörün sorunlarını ve alınacak önlemleri masaya yatırdı.
28 Mayıs 2008,Çarşamba
TBMM Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu Başkanı ve AKP Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur, bitkisel ve yağ türevlerine ödenen dövizin 1,7 milyar dolar olduğunu belirterek, "Neden biz kendi yağımızı yemiyoruz?" dedi.
TBMM'de kurulan Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu üyeleri, Ege Bölgesi teknik inceleme gezisi kapsamında İzmir Ticaret Borsası'nı (İZTB) ziyaret etti.
Burada sektör temsilcileriyle yapılan toplantıda konuşan Uğur, komisyon çalışmaları hakkında bilgi verdi. Daha önceki dönemde hazırlanan araştırma raporunun seçimler nedeniyle mecliste görüşülemediğini aktaran Uğur, "Zeytine gönül veren milletvekillerimiz ile bu komisyon kuruldu" dedi.
Uğur, komisyonda üniversitelerden, Tarım Bakanlığı'ndan ve Zeytincilik Araştırma Enstitüsü'nden de uzmanların bulunduğunu, komisyon çalışmaları kapsamında Ege Bölgesi'nde Muğla, Aydın, Akhisar ve İzmir'de sektör temsilcilerini dinlediklerini anlattı.
Zeytincilerin tek çatı altında toplandığına, birlik olduğuna inanmadığını kaydeden Uğur, ihracatçının, üreticinin ve sanayicinin ayrı ayrı sorunları bulunduğunu, herkesin birbirini kötülediğini dile getirerek, şöyle konuştu:
"Birlik ve mutabakat sağlanmadan bu sektör kalkınamaz. 200 milyon ağaçtan söz edilmeye başlandı. Üretip de tüketemezsek ne yapacağız? Bitkisel yağ ve türevlerine ödediğimiz döviz 1,7 milyar dolar. Neden biz kendi yağımızı yemiyoruz? Tanıtımı layıkıyla yapmalıyız."
Ahmet Edip Uğur, sektörde yaşanan sorunları sıralayarak bu sorunları birlikte çözeceklerini, resmi makamlara tek ses olarak gitmeleri gerektiğini sözlerine ekledi.
İZTB Meclis Başkanı Ayhan Baran ise geçmişte sektördeki firmaların başarılarıyla övünseler de birlik olunamamasından yakındıklarını, ancak şimdi Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'nin kurulmasıyla tek çatı altında toplanılabildiğini söyledi.
Tüm sektörü konseye sahip çıkmaya çağıran Baran, Türkiye'nin uluslararası zeytin ve zeytinyağı konseyine üye olmasının önemine işaret etti. Baran, "Ülkemiz insanı bu hazineden yeterince yararlanamıyor. Oysa ülke içi tüketimi artırmak ihracatı artırmak kadar önemli. Dürüst tüccarı koruyacak önlemler alınarak tüketicinin aldatılmasının da önüne geçilmeli" diye konuştu.
Konuşmaların ardından komisyon üyeleri ve sektör temsilcileri sektörün sorunlarını ve alınacak önlemleri masaya yatırdı.
ŞANLIURFA'DA YEŞİL KUŞAK PROJESİ
İHA
28 Mayıs 2008,Çarş.
Şanlıurfa'nın Birecik İlçe Kaymakamlığı 2 yıl içerisinde Yeşil Kuşak Projesi kapsamında Şanlıurfa'nın trafikteki plakası olan 63'e ulaşarak, 63 kilometrelik yolun çift tarafını ağaçlandırdı.
Birecik Kaymakamı Tuncay Sonel, özellikle yöre ve ülke ekonomisine katkı sağlanması, köy yollarının yeşillendirilmesi, görüntü güzelliğinin sağlanması ve daha yeşil bir Birecik için köy yollarının çift taraflı olmak üzere ağaçlandırılması kapsamında çalışmalarının sürdüğünü belirtti. Kaymakam Tuncay Sonel, proje kapsamında fidan cinsine bakmaksızın ağaçlandırma çalışması yaptıklarını kaydederek, şunları söyledi:
"Yol kenarlarına zeytin fidanları dikilmeye başlanmıştır. Hedef bazı köy yollarımızın 63 kilometrelik kısmını çift taraflı ağaçlandırmaktır. İlçe Tarım Müdürlüğümüz, İlçe Jandarma Komutanlığımız ve Fidanlık Müdürlüğümüzce koordineli bir şekilde zeytin fidanlarımız dikilerek, muhafazalıkları da takılmaktadır. Ayrıca Kaymakamlığımıza ait traktör ve yaptırdığımız tankerle de fidanlar sulanmakta, fidanların bakımı yapılmaktadır. 30 bin zeytin fidanı dikilmesi için gerekli çalışmalar başlatıldı ve başarıya ulaşıldı. İki yıl öncesine kadar ilçe genelinde 4 bin civarında zeytin ağacı bulunmasına rağmen, yörede zeytinciliği teşvikle bu sayı Aralık itibariyle 250 bin zeytin ağacını bulmuştur. Hedefimiz yöre insanını zeytinciliğe teşvik ederek devlet vatandaş işbirliğiyle 1 milyon zeytin ağacına ulaşmaktır."
28 Mayıs 2008,Çarş.
Şanlıurfa'nın Birecik İlçe Kaymakamlığı 2 yıl içerisinde Yeşil Kuşak Projesi kapsamında Şanlıurfa'nın trafikteki plakası olan 63'e ulaşarak, 63 kilometrelik yolun çift tarafını ağaçlandırdı.
Birecik Kaymakamı Tuncay Sonel, özellikle yöre ve ülke ekonomisine katkı sağlanması, köy yollarının yeşillendirilmesi, görüntü güzelliğinin sağlanması ve daha yeşil bir Birecik için köy yollarının çift taraflı olmak üzere ağaçlandırılması kapsamında çalışmalarının sürdüğünü belirtti. Kaymakam Tuncay Sonel, proje kapsamında fidan cinsine bakmaksızın ağaçlandırma çalışması yaptıklarını kaydederek, şunları söyledi:
"Yol kenarlarına zeytin fidanları dikilmeye başlanmıştır. Hedef bazı köy yollarımızın 63 kilometrelik kısmını çift taraflı ağaçlandırmaktır. İlçe Tarım Müdürlüğümüz, İlçe Jandarma Komutanlığımız ve Fidanlık Müdürlüğümüzce koordineli bir şekilde zeytin fidanlarımız dikilerek, muhafazalıkları da takılmaktadır. Ayrıca Kaymakamlığımıza ait traktör ve yaptırdığımız tankerle de fidanlar sulanmakta, fidanların bakımı yapılmaktadır. 30 bin zeytin fidanı dikilmesi için gerekli çalışmalar başlatıldı ve başarıya ulaşıldı. İki yıl öncesine kadar ilçe genelinde 4 bin civarında zeytin ağacı bulunmasına rağmen, yörede zeytinciliği teşvikle bu sayı Aralık itibariyle 250 bin zeytin ağacını bulmuştur. Hedefimiz yöre insanını zeytinciliğe teşvik ederek devlet vatandaş işbirliğiyle 1 milyon zeytin ağacına ulaşmaktır."
Tuesday, May 27, 2008
Sofralık zeytinde 'böcek' olmayacak
Dünya
27 Mayis 2008,Salı
Türk Gıda Kodeksi'nde yayınlanan tebliğ, sofralık zeytinde aranacak özellikleri sıraladı.
Türk Gıda Kodeksi Sofralık Zeytin Tebliğ yayımlandı.
Resmi Gazetenin bugünkü sayısında yayımlanan "Türk Gıda Kodeksi Sofralık Zeytin Tebliğ" ile sofralık zeytinin tekniğine uygun ve hijyenik şekilde üretim, hazırlama, işleme, muhafaza, depolama, taşıma ve pazarlamasını sağlamak üzere özellikleri belirlendi.
Tebliğe göre, sofralık zeytinler, yabancı tat ve koku içermeyecek, kendine has yenilebilme olgunluğunda olacak, kokuşmuş, küflenmiş ve kurtlanmış olmayacak ve her türlü parazit, böcek ve bunların parçalarını ihtiva etmeyecek.
Karışım zeytinde, zeytin oranı, süzme ağırlık üzerinden ilave edilen karışım maddeleri toplamının en az yüzde 70'i olacak.
Biber, soğan, badem, kereviz, kapari, portakal veya limon kabuğu, fındık içi ve benzeri maddeler tek başına veya karıştırılarak veya ezme gibi fiziksel işlemlerden geçirildikten sonra dolgu gıda maddesi olarak kullanılabilecek.
Çekirdeksiz ve çekirdeği çıkarılarak işlenen zeytinlerde, 5 miligramdan gelen çekirdek parçaları veya bütün çekirdek miktarı, 100 gramda 5 adetten fazla olamayacak.
Sofralık zeytinlerde ürün ismi, olgunluk derecelerine, piyasaya sunuş şekillerine göre tanımlanan isimlerle desteklenecek.
Sofralık zeytinlerin işleme şekilleri etiket üzerinde ürün adı ile aynı yüzde belirtilebilecek.
Dolgulu zeytinlerde ürün ismi dolgu gıda maddesinin adıyla ifade edilecek. Karışım zeytinlerde, karışımın sağlandığı yenilebilir maddeler ya da karışım yöntemine göre isimlendirme yapılabilecek.
Halen faaliyet gösteren ve bu tebliğ kapsamında yer alan ürünleri üreten ve satan işyerleri 1 yıl içinde tebliğ hükümlerine uymak zorunda olacak. Bu süre içinde gerekli düzenlemeleri yapmayan işyerleri ve satış yerlerinin faaliyetlerine izin verilmeyecek.
27 Mayis 2008,Salı
Türk Gıda Kodeksi'nde yayınlanan tebliğ, sofralık zeytinde aranacak özellikleri sıraladı.
Türk Gıda Kodeksi Sofralık Zeytin Tebliğ yayımlandı.
Resmi Gazetenin bugünkü sayısında yayımlanan "Türk Gıda Kodeksi Sofralık Zeytin Tebliğ" ile sofralık zeytinin tekniğine uygun ve hijyenik şekilde üretim, hazırlama, işleme, muhafaza, depolama, taşıma ve pazarlamasını sağlamak üzere özellikleri belirlendi.
Tebliğe göre, sofralık zeytinler, yabancı tat ve koku içermeyecek, kendine has yenilebilme olgunluğunda olacak, kokuşmuş, küflenmiş ve kurtlanmış olmayacak ve her türlü parazit, böcek ve bunların parçalarını ihtiva etmeyecek.
Karışım zeytinde, zeytin oranı, süzme ağırlık üzerinden ilave edilen karışım maddeleri toplamının en az yüzde 70'i olacak.
Biber, soğan, badem, kereviz, kapari, portakal veya limon kabuğu, fındık içi ve benzeri maddeler tek başına veya karıştırılarak veya ezme gibi fiziksel işlemlerden geçirildikten sonra dolgu gıda maddesi olarak kullanılabilecek.
Çekirdeksiz ve çekirdeği çıkarılarak işlenen zeytinlerde, 5 miligramdan gelen çekirdek parçaları veya bütün çekirdek miktarı, 100 gramda 5 adetten fazla olamayacak.
Sofralık zeytinlerde ürün ismi, olgunluk derecelerine, piyasaya sunuş şekillerine göre tanımlanan isimlerle desteklenecek.
Sofralık zeytinlerin işleme şekilleri etiket üzerinde ürün adı ile aynı yüzde belirtilebilecek.
Dolgulu zeytinlerde ürün ismi dolgu gıda maddesinin adıyla ifade edilecek. Karışım zeytinlerde, karışımın sağlandığı yenilebilir maddeler ya da karışım yöntemine göre isimlendirme yapılabilecek.
Halen faaliyet gösteren ve bu tebliğ kapsamında yer alan ürünleri üreten ve satan işyerleri 1 yıl içinde tebliğ hükümlerine uymak zorunda olacak. Bu süre içinde gerekli düzenlemeleri yapmayan işyerleri ve satış yerlerinin faaliyetlerine izin verilmeyecek.
Fuarlar Firmalar İçin Fırsat Kapısı
İHA
27 Mayıs 2008,Salı
Balıkesir'in Havran Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Erdal Önder, fuarların firmalar içi fırsat kapısı olduğunu bildirdi.
Bu yıl 5'ncisi düzenlenecek 'Vinolive 2008 Zeytin ve Zeytinyağı Teknolojileri ve Şarap Fuarı'na 2. kez katılacaklarını belirten Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Erdal Önder, "Gelişen dünya pazarlarında markalaşma adına fuarlar gelişmek isteyen firmalar için büyük bir fırsat kapısıdır. Bu fırsatı değerlendirmek isteyen firmalara oda olarak destek vererek üyelerimizle beraber İzmir'de Havran'ın meşhur zeytin zeytinyağını, bölgemizi tanıtmayı düşündük. İlçemizin gelişmesi yönünde her türlü etkinliğe destek vermeye devam edeceğiz. 29 Mayıs- 1 Haziran tarihleri arasında İzmir'de yapılacak olan fuara tüm üyelerimizi bekliyoruz." dedi.
27 Mayıs 2008,Salı
Balıkesir'in Havran Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Erdal Önder, fuarların firmalar içi fırsat kapısı olduğunu bildirdi.
Bu yıl 5'ncisi düzenlenecek 'Vinolive 2008 Zeytin ve Zeytinyağı Teknolojileri ve Şarap Fuarı'na 2. kez katılacaklarını belirten Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Erdal Önder, "Gelişen dünya pazarlarında markalaşma adına fuarlar gelişmek isteyen firmalar için büyük bir fırsat kapısıdır. Bu fırsatı değerlendirmek isteyen firmalara oda olarak destek vererek üyelerimizle beraber İzmir'de Havran'ın meşhur zeytin zeytinyağını, bölgemizi tanıtmayı düşündük. İlçemizin gelişmesi yönünde her türlü etkinliğe destek vermeye devam edeceğiz. 29 Mayıs- 1 Haziran tarihleri arasında İzmir'de yapılacak olan fuara tüm üyelerimizi bekliyoruz." dedi.
ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞI SEKTÖRÜNDEKİ SORUNLAR İZMİR'DE MASAYA YATIRILDI
İHA
27 Mayıs 2008,Salı
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) zeytin ve zeytinyağı ile diğer bitkisel yağların üretiminde yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırması Komisyonu, Ege Bölgesi teknik inceleme gezi programı kapsamında sektör temsilcilerine yönelik İzmir'de düzenlenen toplantıda, sektörün sorunlarını dinledi. Toplantıda sektörde birlik sağlanabilmesinin önemi vurgulandı.
İzmir Ticaret Borsası (İTB) Meclis Salonu'nda sektörün sorunlarına ilişkin düzenlenen toplantıda açılış konuşması yapan İTB Meclis Başkanı Ayhan Baran, sektörde sürekli birlik olunamamasından yakınıldığını fakat, Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'nin (UZZK) kurulmasıyla birlikte sektörün tek bir çatı altında toplanabildiğini söyledi. UZZK'nın kurulmasının sektörde birliğin sağlanabilmesi açısından çok önemli olduğuna dikkat çeken İTB Meclis Başkanı Baran, "Sektörümüzün rekabet gücünü artırabilmek ve dünyada hak ettiği konuma erişmesi için UZZK'nın desteklenmesinin ve sektörle ilgili politikaların konsey çatısı altında konsensusla belirlenmesini ve tek bir ses olarak savunulmasını son derece önemli buluyor ve bu anlamda konseye tüm sektörün destek çıkmasını bekliyorum. Konseyin mali anlamda da belirli bir güce sahip olması için gerekli düzenlemelerin yapılmasını ve ülkemizin UZZK'ya yeniden üye olmasının sağlanmasını da gerekli bulduğumu ifade etmek istiyorum" dedi.
"SEKTÖRDE EYLEM BİRLİĞİ YOK" Baran'ın ardından konuşan Meclis Araştırma Komisyonu Başkanı AK Parti Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur, Baran'ın UZZK'nın kurulmasıyla sektörde birlik sağlandığına yönelik görüşüne katılmadığını ifade ederek, yapılan toplantılar sonucunda sektörde birlik tablosu göremediklerini söyledi. Sektörde herkesin birbirini suçladığını, bir eylem birliği sergilemediğini belirten Uğur, "Komisyonda da gördük. Eylem birliği, söylem birliği yok. Sanayicinin sorunu ayrı, ihracatçının sorunu ayrı, üreticinin sorunu ayrı. Herkes birbirini suçlayıp, kötülüyor. Eylem birliği, söylem birliği olmadan bu sektörü kalkındıramayız. Bu birlik sağlanmadan Türkiye'de bu sektörün bir yerlere gelmesi mümkün değil" dedi.
"ÜRETİYORUZ AMA TÜKETEMİYORUZ" Sektördeki üretimin tüketime yansımadığına değinen Uğur, tanıtımın önemine dikkat çekerek, "Üretiyoruz ama tüketemiyoruz. Neden biz altın değerinde olan kendi yağımızı yemiyoruz. Tanıtım olmadan bu iş olmaz. Tamam sorunlar var, tağşiş sorunu, dahilde işleme rejimi, kara su büyük sorun. Ama bunları beraber çözeceğiz. Bitkisel yağcılarla margarinciler kavgamızı içimizde yapıyoruz. Sonra dışarıya karşı birlikte hareket ediyoruz. Kol kırılır yen içinde kalır. Bu böyle olmalıdır, birlik sağlanmalıdır" diye konuştu.
"KANOLA YAĞINI DEVREYE SOKMALIYIZ" Türkiye'nin bitkisel yağ açığında uçuruma doğru gittiğini savunan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Naci Algan ise, Türkiye'nin bir an önce "Kendi ülkemde yağ bitkisi yetiştireceğim" diyerek, bu konudaki kararını kesin bir şekilde vermesi gerektiğini söyledi. Kanola yağı üretiminin bir an önce devreye sokulması gerektiğini belirten Algan, "Kanola yağında doymuş yağ oranı yüzde 7. Kanolayı devreye sokmamız gerekiyor. Fakat kanolaya buğday ile aynı fiyatı verdiğimiz için yetiştiremiyoruz, köylü ekmiyor" dedi. Meclis Komisyon Üyesi CHP Muğla Milletvekili Gürol Ergin ise Algan'ın görüşüne katılmadığını ifade ederek, hiçbir yağın zeytinyağının yerini tutamayacağını belirtti.
"DON OLAYI ÜRETİMİ VURDU" Özcan Kokulu 2004'ün son aylarında Yarımada'da yaşanan don olayı nedeniyle 2005 yılının var yılı olmasına rağmen rekoltenin yüzde 35 düştüğünü belirterek, "Üretim 2006-2007 yıllarında da kuraklıktan olumsuz etkilendi. Yarımada'da üst üste 3 sene zeytin alınamadı. Kredi alan KOBİ'ler ciddi güçlük içinde" dedi.
"ÇİFTÇİ EŞİT PRİM ALSA SORUN KALMAZ" UZZK'ya karşı çıkan kurum olmadığını belirten Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Nedim Güreli de, tek sorunun prim eşitsizliği sorunu olduğunu ifade ederek, "Çiftçi eşit prim alsa sorun kalmayacak. Herkes işine gücüne bakacak. Prim vermiyorsanız çiftçinin sorunu bitmez, konsensus sağlanamaz" diye konuştu.
27 Mayıs 2008,Salı
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) zeytin ve zeytinyağı ile diğer bitkisel yağların üretiminde yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırması Komisyonu, Ege Bölgesi teknik inceleme gezi programı kapsamında sektör temsilcilerine yönelik İzmir'de düzenlenen toplantıda, sektörün sorunlarını dinledi. Toplantıda sektörde birlik sağlanabilmesinin önemi vurgulandı.
İzmir Ticaret Borsası (İTB) Meclis Salonu'nda sektörün sorunlarına ilişkin düzenlenen toplantıda açılış konuşması yapan İTB Meclis Başkanı Ayhan Baran, sektörde sürekli birlik olunamamasından yakınıldığını fakat, Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'nin (UZZK) kurulmasıyla birlikte sektörün tek bir çatı altında toplanabildiğini söyledi. UZZK'nın kurulmasının sektörde birliğin sağlanabilmesi açısından çok önemli olduğuna dikkat çeken İTB Meclis Başkanı Baran, "Sektörümüzün rekabet gücünü artırabilmek ve dünyada hak ettiği konuma erişmesi için UZZK'nın desteklenmesinin ve sektörle ilgili politikaların konsey çatısı altında konsensusla belirlenmesini ve tek bir ses olarak savunulmasını son derece önemli buluyor ve bu anlamda konseye tüm sektörün destek çıkmasını bekliyorum. Konseyin mali anlamda da belirli bir güce sahip olması için gerekli düzenlemelerin yapılmasını ve ülkemizin UZZK'ya yeniden üye olmasının sağlanmasını da gerekli bulduğumu ifade etmek istiyorum" dedi.
"SEKTÖRDE EYLEM BİRLİĞİ YOK" Baran'ın ardından konuşan Meclis Araştırma Komisyonu Başkanı AK Parti Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur, Baran'ın UZZK'nın kurulmasıyla sektörde birlik sağlandığına yönelik görüşüne katılmadığını ifade ederek, yapılan toplantılar sonucunda sektörde birlik tablosu göremediklerini söyledi. Sektörde herkesin birbirini suçladığını, bir eylem birliği sergilemediğini belirten Uğur, "Komisyonda da gördük. Eylem birliği, söylem birliği yok. Sanayicinin sorunu ayrı, ihracatçının sorunu ayrı, üreticinin sorunu ayrı. Herkes birbirini suçlayıp, kötülüyor. Eylem birliği, söylem birliği olmadan bu sektörü kalkındıramayız. Bu birlik sağlanmadan Türkiye'de bu sektörün bir yerlere gelmesi mümkün değil" dedi.
"ÜRETİYORUZ AMA TÜKETEMİYORUZ" Sektördeki üretimin tüketime yansımadığına değinen Uğur, tanıtımın önemine dikkat çekerek, "Üretiyoruz ama tüketemiyoruz. Neden biz altın değerinde olan kendi yağımızı yemiyoruz. Tanıtım olmadan bu iş olmaz. Tamam sorunlar var, tağşiş sorunu, dahilde işleme rejimi, kara su büyük sorun. Ama bunları beraber çözeceğiz. Bitkisel yağcılarla margarinciler kavgamızı içimizde yapıyoruz. Sonra dışarıya karşı birlikte hareket ediyoruz. Kol kırılır yen içinde kalır. Bu böyle olmalıdır, birlik sağlanmalıdır" diye konuştu.
"KANOLA YAĞINI DEVREYE SOKMALIYIZ" Türkiye'nin bitkisel yağ açığında uçuruma doğru gittiğini savunan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Naci Algan ise, Türkiye'nin bir an önce "Kendi ülkemde yağ bitkisi yetiştireceğim" diyerek, bu konudaki kararını kesin bir şekilde vermesi gerektiğini söyledi. Kanola yağı üretiminin bir an önce devreye sokulması gerektiğini belirten Algan, "Kanola yağında doymuş yağ oranı yüzde 7. Kanolayı devreye sokmamız gerekiyor. Fakat kanolaya buğday ile aynı fiyatı verdiğimiz için yetiştiremiyoruz, köylü ekmiyor" dedi. Meclis Komisyon Üyesi CHP Muğla Milletvekili Gürol Ergin ise Algan'ın görüşüne katılmadığını ifade ederek, hiçbir yağın zeytinyağının yerini tutamayacağını belirtti.
"DON OLAYI ÜRETİMİ VURDU" Özcan Kokulu 2004'ün son aylarında Yarımada'da yaşanan don olayı nedeniyle 2005 yılının var yılı olmasına rağmen rekoltenin yüzde 35 düştüğünü belirterek, "Üretim 2006-2007 yıllarında da kuraklıktan olumsuz etkilendi. Yarımada'da üst üste 3 sene zeytin alınamadı. Kredi alan KOBİ'ler ciddi güçlük içinde" dedi.
"ÇİFTÇİ EŞİT PRİM ALSA SORUN KALMAZ" UZZK'ya karşı çıkan kurum olmadığını belirten Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Nedim Güreli de, tek sorunun prim eşitsizliği sorunu olduğunu ifade ederek, "Çiftçi eşit prim alsa sorun kalmayacak. Herkes işine gücüne bakacak. Prim vermiyorsanız çiftçinin sorunu bitmez, konsensus sağlanamaz" diye konuştu.
ZEYTİNYAĞI ARAŞTIRMA KOMİSYONU BAŞKANI UĞUR: "FINDIKÇILARIN YAPTIĞI GİBİ ZEYTİNYAĞININ DA TANITIMI YAPILMALI"
Cihan Haber Ajansı
27 Mayıs 2008,Salı
Zeytin ve zeytinyağı ile diğer bitkisel yağların üretiminde ve tüketiminde yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan TBMM Araştırma Komisyonu üyeleri, İzmir Ticaret Borsası'nı ziyaret etti.
Komisyon Başkanı AK Parti Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur, sektörle buluşma toplantısında, fındıkçılar gibi zeytinyağı üreticilerin de birlik olarak zeytinyağının tanıtımını yapması gerektiğini söyledi.
TBMM Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu üyeleri, Ege Bölgesi teknik inceleme gezisi kapsamında İzmir Ticaret Borsası'nı (İZTB) ziyaret etti. Burada sektör temsilcileriyle yapılan toplantıda konuşan Komisyon Başkanı Uğur, komisyon çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Zeytine gönül veren milletvekilleri ile komisyon kurulduğiri belirten Uğur, "Komisyonumuzun çalışmaları sırasında gördük ki, zeytin ve zeytinyağında birlik bütünlük yok. İhracatçı ve üreticinin sorunları var. Herbiri diğerini kötülüyor. Birlik ve bütünlük içinde içinde sektörü kalkındırmamız gerekiyor. Bunun yoluda tanıtımdan geçiyor. Tanıtım olmadan bu iş olmaz. Fındıkçılar nasıl yapıyorsa zeytinyağcılar da, biraraya gelip bunu yapmalı" dedi.
Türkiye'de 200 milyon zeytin ağacının varlığından söz edilmeye başlandığına da değinen Milletvekili Uğur, "Üretip de tüketemezsek ne yapacağız? Bitkisel yağ ve türevlerine ödediğimiz döviz 1,7 milyar dolar. Neden biz kendi yağımızı yemiyoruz?" ifadelerini kullandı.
İzmir Ticaret Borası Beclis Başkanı Ayhan Baran ise, zeytinyağında iç tüketimi artırmanın ihracatı artırmak kadar önemli olduğunu söyledi. Baran, "Ülkemiz insanı bu hazineden yeterince yararlanamıyor. Oysa ülke içi tüketimi artırmak ihracatı artırmak kadar önemli. Zeytinyağında dürüst tüccarı koruyacak önlemler alınarak haksızlığınve tüketicinin aldatılmasının da önüne geçilmeli"' diye konuştu. Baran, Türkiye'nin uluslararası zeytin ve zeytinyağı konseyine üye olmasının önemine işaret etti.
Sektör buluşma toplantısında söz alan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Naci Algan ise, kanola yağının doymuşluk açısından zeytinyağından daha kaliteli olduğunu söyledi. Kanola yağı üretiminin de teşvik edilmesi gerektiğini söyleyen Algan'a zeytinyağı üreticileri tepki gösterdi.
36 yıl yağlarını ders verdiği üniversitelerde anlattığını ifade eden komisyon üyesi CHP Muğla Milletvekili Gürol Ergin, kalp sağlığı ve kansere karşı zeytinyağının çok özel bir durumunun olduğunu belirtti. Ergin, zeytinyağının ABD'de ilaç gibi şişelerde satıldığını, zeytinyağı ile kanolayı kıyaslamanın doğru olmayacağının altını çizdi.
27 Mayıs 2008,Salı
Zeytin ve zeytinyağı ile diğer bitkisel yağların üretiminde ve tüketiminde yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan TBMM Araştırma Komisyonu üyeleri, İzmir Ticaret Borsası'nı ziyaret etti.
Komisyon Başkanı AK Parti Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur, sektörle buluşma toplantısında, fındıkçılar gibi zeytinyağı üreticilerin de birlik olarak zeytinyağının tanıtımını yapması gerektiğini söyledi.
TBMM Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu üyeleri, Ege Bölgesi teknik inceleme gezisi kapsamında İzmir Ticaret Borsası'nı (İZTB) ziyaret etti. Burada sektör temsilcileriyle yapılan toplantıda konuşan Komisyon Başkanı Uğur, komisyon çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Zeytine gönül veren milletvekilleri ile komisyon kurulduğiri belirten Uğur, "Komisyonumuzun çalışmaları sırasında gördük ki, zeytin ve zeytinyağında birlik bütünlük yok. İhracatçı ve üreticinin sorunları var. Herbiri diğerini kötülüyor. Birlik ve bütünlük içinde içinde sektörü kalkındırmamız gerekiyor. Bunun yoluda tanıtımdan geçiyor. Tanıtım olmadan bu iş olmaz. Fındıkçılar nasıl yapıyorsa zeytinyağcılar da, biraraya gelip bunu yapmalı" dedi.
Türkiye'de 200 milyon zeytin ağacının varlığından söz edilmeye başlandığına da değinen Milletvekili Uğur, "Üretip de tüketemezsek ne yapacağız? Bitkisel yağ ve türevlerine ödediğimiz döviz 1,7 milyar dolar. Neden biz kendi yağımızı yemiyoruz?" ifadelerini kullandı.
İzmir Ticaret Borası Beclis Başkanı Ayhan Baran ise, zeytinyağında iç tüketimi artırmanın ihracatı artırmak kadar önemli olduğunu söyledi. Baran, "Ülkemiz insanı bu hazineden yeterince yararlanamıyor. Oysa ülke içi tüketimi artırmak ihracatı artırmak kadar önemli. Zeytinyağında dürüst tüccarı koruyacak önlemler alınarak haksızlığınve tüketicinin aldatılmasının da önüne geçilmeli"' diye konuştu. Baran, Türkiye'nin uluslararası zeytin ve zeytinyağı konseyine üye olmasının önemine işaret etti.
Sektör buluşma toplantısında söz alan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Naci Algan ise, kanola yağının doymuşluk açısından zeytinyağından daha kaliteli olduğunu söyledi. Kanola yağı üretiminin de teşvik edilmesi gerektiğini söyleyen Algan'a zeytinyağı üreticileri tepki gösterdi.
36 yıl yağlarını ders verdiği üniversitelerde anlattığını ifade eden komisyon üyesi CHP Muğla Milletvekili Gürol Ergin, kalp sağlığı ve kansere karşı zeytinyağının çok özel bir durumunun olduğunu belirtti. Ergin, zeytinyağının ABD'de ilaç gibi şişelerde satıldığını, zeytinyağı ile kanolayı kıyaslamanın doğru olmayacağının altını çizdi.
AKHİSAR'DA ZEYTİNCİLİĞİN SORUNLARI İNCELENİYOR
İHA
27 Mayıs 2008,Salı
Zeytin ve zeytinyağı ile diğer bitkisel yağların üretiminde ve ticaretinde yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla TBMM'de oluşturulan komisyona üye 13 mlletvekili Akhisar ilçesinde incelemelerde bulundu.
Komisyon başkanı Ahmet Edip Uğur, başkan vekili Ahmet Ertürk, katip Ali Uzunırmak, sözcü Kemal Demirel, üyeler Ergün Aydoğan, Gürol Ergin, Hüseyin Devecioğlu, İlhan Evcin, İsmail Özgün, İsmet Büyükataman, Ali Koyuncu, Mehmet Salih Erdoğan ve İsmail Bilen, Akhisar'da Ece Zeytinleri İşletmesi önünde yönetim kurulu başkan Mustafa Gökalp tarafından karşılandı. İşletmeyi gezen milletvekilleri, burada zeytin ve zeytinyağı üreticilerinden bilgiler aldılar. İl Genel Meclisi Üyesi ve AK Parti İlçe Başkanı Fettah Gürman, Ege İhracatçılar Birliği Başkan Yardımcısı Emin Demirci ile Akhisar Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Mehmet Ali Erdayıoğlu, milletvekillerinde kendi alanlarında ilçeyle ilgili sorunları aktardılar.
Daha sonra Ticaret Borsası'nda toplantı düzenlendi. Toplantıya milletvekilerinin yanı sıra Manisa Vali Yardımcısı Salih Gürhan, Akhisar Kaymakamı Mustafa Çek, Akhisar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Ali Erdayıoğlu, Ticaret Borsası Başkanı Önder Yamanel, Ziraat Odası Başkanı Naci Özkara, İl Tarım Müdürü Ömer Çelik, İlçe Tarım Müdürü Bedri Türk, Akhisar Belediye Başkan Vekili Latif Çakmak, AGİAD Başkanı İsmail Tatar, CBÜ Akhisar Meslek Yüksek Okul Müdürü Yrd. Doç. Dr. Meltem Sesli, İl Genel Meclisi üyeleri, Akhisarlı zeytin ve zeytinyağı üreticileri katıldı.
Burada üretici, üretici temsilcileri ile milletvekilleri zeytin ve zeytinyağı üretiminde, ayrıca pazarlanmasında yaşanan sıkıntıları değerlendirdiler.
27 Mayıs 2008,Salı
Zeytin ve zeytinyağı ile diğer bitkisel yağların üretiminde ve ticaretinde yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla TBMM'de oluşturulan komisyona üye 13 mlletvekili Akhisar ilçesinde incelemelerde bulundu.
Komisyon başkanı Ahmet Edip Uğur, başkan vekili Ahmet Ertürk, katip Ali Uzunırmak, sözcü Kemal Demirel, üyeler Ergün Aydoğan, Gürol Ergin, Hüseyin Devecioğlu, İlhan Evcin, İsmail Özgün, İsmet Büyükataman, Ali Koyuncu, Mehmet Salih Erdoğan ve İsmail Bilen, Akhisar'da Ece Zeytinleri İşletmesi önünde yönetim kurulu başkan Mustafa Gökalp tarafından karşılandı. İşletmeyi gezen milletvekilleri, burada zeytin ve zeytinyağı üreticilerinden bilgiler aldılar. İl Genel Meclisi Üyesi ve AK Parti İlçe Başkanı Fettah Gürman, Ege İhracatçılar Birliği Başkan Yardımcısı Emin Demirci ile Akhisar Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Mehmet Ali Erdayıoğlu, milletvekillerinde kendi alanlarında ilçeyle ilgili sorunları aktardılar.
Daha sonra Ticaret Borsası'nda toplantı düzenlendi. Toplantıya milletvekilerinin yanı sıra Manisa Vali Yardımcısı Salih Gürhan, Akhisar Kaymakamı Mustafa Çek, Akhisar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Ali Erdayıoğlu, Ticaret Borsası Başkanı Önder Yamanel, Ziraat Odası Başkanı Naci Özkara, İl Tarım Müdürü Ömer Çelik, İlçe Tarım Müdürü Bedri Türk, Akhisar Belediye Başkan Vekili Latif Çakmak, AGİAD Başkanı İsmail Tatar, CBÜ Akhisar Meslek Yüksek Okul Müdürü Yrd. Doç. Dr. Meltem Sesli, İl Genel Meclisi üyeleri, Akhisarlı zeytin ve zeytinyağı üreticileri katıldı.
Burada üretici, üretici temsilcileri ile milletvekilleri zeytin ve zeytinyağı üretiminde, ayrıca pazarlanmasında yaşanan sıkıntıları değerlendirdiler.
TBMM Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu, Aydın'da Sektörün Sorunlarını Dinledi.
İHA
27 Mayıs 2008,Salı
KOMİSYON, AYDIN'DA SEKTÖRÜN SORUNLARINI DİNLEDİ
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu, Aydın'da sorun dinledi. 29 Mayıs Akşamı'na kadar devam edecek olan Ege turunu Aydın'dan başlayan Meclis Araştırma Komisyonu üyeleri Aydın'ın Köşk İlçesi'nde Tariş ve Dalan Tesisleri'nde incelemelerde bulundu. Köşk Tariş Yönetim Kurulu üyesi ve zeytin ve zeytinyağı üretiminde uzman olan Hasan Köşklü tarafından komisyon üyelerine komisyon üyeleri bilgilendirildi.
İnceleme gezisinin ardından Aydın Ticaret Borsası'nda düzenlenen toplantıda ise sektör temsilcileri ve zeytinyağı fabrikası işletmecileri, yaşadıkları sorunları, TBMM Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu üyeleri'ne aktardı.
Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur Başkanlığı'nda Başkan Yardımcısı Aydın Milletvekilleri Ahmet Ertürk ve Katip Ali Uzunırmak ile milletvekilleri Kemal Demirel, Abdülhadi Kahya, Hüseyin Devecioğlu, İlhan Evcin, Ergün Aydoğan, Ali Koyuncu, Gürol Ergin, Mehmet Salih Erdoğan, İsmail Bilen, İsmail Özgün, İsmet Büyükatman ve İbrahim Binici ile değişik üniversitelerde görevli uzmanlardan oluşan heyet inceleme gezisinin ardından Aydın Ticaret Borsası'nda düzenlenen toplantıya katıldı.
Aydın Ticaret Borsası'nda düzenlenen toplantıya Vali Yardımcısı Mehmet Öksüz, AK Parti Aydın Mileltvekili Mehmet Erdem, Aydın Ticaret Borsası Başkanı Aydın Ağababoğlu, Ticaret Borsası Meclis başkanı Aydın Akyüzlü, Aydın Sanayi Odası Meclis Başkanı yalçın Pekgüzel, Aydın Ticaret Odası Meclis Başkanı Mahmut Çağlayan, Ziraat Odası Meclis Başkanı Nuri Çayırlı ile sektörde faaliyet gösteren yaklaşık 300 kişi katıldı.
Toplantının açışlında konuşan Aydın Ticaret Borsası Başkanı Aydın Ağababoğlu il genelindeki mevcut 180 adet zeytinyağı fabrikasının zeytin karasuyu ile ilgili ciddi sıkıntılarının bulunduğunu, devletin zeytin karasuyu ile ilgili yasayı uygulamaya koymadan önce makul bir çözüm yolu önermesini beklediklerini söyledi. Bunun yanında zeytin üreticisinin de ciddi sıkıntıları olduğunu ifade eden Ağababaoğlu, üreticinin ayakta kalabilmesi için desteklemenin sadece zeytinyağına değil, ana ürün olan zeytine verilmesi gerektiğini ve destek miktarının da artırılmasını istedi.
Akşam saatlerine kadar devam eden toplantıda söz alan sektör temsilcileri, daha faydalı olmasına rağmen ülkemizde zeytinyağı tüketim oranın düşüklüğünden, üretici satışı ile tüketici alışı arasındaki fiyat farkından dert yandılar. Konuşulanları tek tek not alan komisyon üyeleri sorunların çözümü konusunda gerekli çalışmaları yapacaklarını belirttiler.
Toplantı sonunda genel anlamda sektör temsilcileri ve üreticilerin istekleri, zeytinyağı ihracatında çok yüksek bulunan fonun kaldırılması veya düşürülmesi, sürekli üretim için gerekli teknik desteğin sağlanması, zeytinyağında KDV'nin düşürülmesi veya kaldırılması, tanıtımın yapılması, ürün çeşidi planlaması ve zeytin karasuyu sorunun çözümü için devletin örnek bir model oluşturması olarak sıralandı.
ZEYTİN ÜRETİCİSİNİN SORUNLARI MİLAS'TA MASAYA YATIRILDI
TBMM'de, Zeytin ve Zeytinyağıyla İlgili Sorunları Araştırmak Amacıyla Kurulan Komisyona Üye 13 Milletvekili, Üreticilerin Sorunlarını Dinlemek ve Çözüm Yolları Bulunması Amacıyla Milas'a Geldi.
TBMM'de, zeytin ve zeytinyağıyla ilgili sorunları araştırmak amacıyla kurulan komisyona üye 13 milletvekili, üreticilerin sorunlarını dinlemek ve çözüm yolları bulunması amacıyla Milas'a geldi. Komisyon üyesi 13 milletvekili, Milas'ta sektör temsilcisi ve üreticilerle buluşarak sorunları yerinde gördü. İstekleri not alan milletvekilleri, komisyon olarak oluşturacakları raporun ardından çözümlerin TBMM kanalıyla gerçekleşebilmesi için uğraş vereceklerini söyledi.
Milas Belediyesi Evlendirme Salonu'nda gerçekleşen toplantının açılış konuşmasını yapan Milas Kaymakamı Bahattin Atçı, Araştırma Komisyonu'nun Milas'a gelmesinin bir umut olduğunu belirterek, Milas'ta zeytincilik hakkında bilgi verdi. Ne yazık ki bugün gelinen noktada zeytinciliğin ve zeytincilerin sorunlarının birçok nedenle arttığını anlatan Atçı, şunları söyledi: "Arazi koşulları, zeytin ağaçları ve meyvelerinde görülen hastalıklar, yanlış silkeleme yöntemleri, ihracat ve pazarlama sorunları ile özellikle karasu atık problemi zeytin üreticisi ve zeytincilik sektöründe bulunan herkesi etkilemektedir." İlçede 84 adet zeytinyağı fabrikası bulunduğunu anlatan Atçı, şöyle konuştu: "Bunların hemen hemen tümünde çevreyle ilgili sorun yaşanmaktadır. Bu konuda teknolojik gelişmelerin yakından takip edilmesi ve uygulanması oldukça önemli. Sorunların devletle el ele çözülmesi için büyük ortak adımlar atılmaya başlanmıştır. Bu yönde ilgili kurumlarımızın hazırlamış olduğu projelerle üreticilerimiz bilgilendirilmekte, desteklenmekte; gerek hastalıklarla mücadele ve gerekse fidan dağıtımında olumlu gelişme sağlanmaktadır." Sorunları çözmenin en sağlam yolunun birlikte hareket etmek, ortak çözüm üretebilmek ve en önemlisi de uygulamaya geçirebilmek olduğunu anlatan Atçı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çevresi, turizm potansiyeli, tarımı ve zeytinciliğiyle iyi bir gelişme yolunda olan ilçemizi her yönüyle geliştirmek ve çevre bilincinin var olduğu bir kent yapmak hepimizin görevidir. Bugün burada bizlerle birlikte olan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Zeytincilik ve Zeytinciliğin Sorunlarını Araştırma Komisyonu Başkanımızı, komisyon üyesi değerli milletvekillerimizi ve uzmanlarımızı görmek bizler için büyük bir umut ve mutluluktur." Muğla İl Tarım Müdürü Hadi Kayhan da, Muğla tarımıyla ilgili katılımcılara bilgi aktardı. Çiftçilere zeytincilik anlamında yapılan desteklemelerden de söz eden Kayhan, özellikle Milas'ta halkalı leke hastalığıyla mücadelede yaşanan sorunlara dikkat çekti.
Zeytin ve Zeytinyağı ile Diğer Bitkisel Yağların Üretiminde ve Ticaretinde Yaşanan Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla kurulan Araştırma Komisyonunun Başkanı Bursa Milletvekili Kemal Demir de, Marmara bölgesi milletvekili olarak zeytinciliğin sorunlarını yakından bildiğini, sorunların her yerde genel anlamda birbirine yakın olduğunu söyledi.
Toplantıda söz alan Muğla Milletvekili Fevzi Topuz da, zeytinin değerinin bilinmesi gerektiğini söyledi. Dr. Mehmet Nil Hıdır da, bizim rakibimizin Akdeniz bölgesindeki Cezayir, Tunus gibi ülkeler olduğunu belirterek şöyle konuştu: "Üretici arkadaşlarımız geleneksel hale gelen üretim hatalarından dolayı diğer ülkelere göre istenilen verimi elde edemiyor. Örneğin ambalajlama hatasından bile kalite düşüyor. Son yıllarda dünyanın genel sorunu olan karasu sorunu sürüyor. Bununla ilgili Tarım Bakanlığımızın kara suyun gübreye çevrilmesi konusunda çalışması var." Toplantıda söz alan Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, kuraklık ve destekleme primlerinin düşüklüğü nedeniyle zeytinciliğin ağır darbe aldığını, bu şartlar sürdüğü takdirde zeytinlik alanlarının terk edilmeye başlanmasından korktuğunu belirtti. Atıcı, toplantıdan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, milletvekillerinden çözüm için destek istedi.
Toplantıda söz alan bir diğer isim olan zeytinyağı üreticisi Ali Osman Menteşe, Türk toplumunda mutlaka zeytinyağı tüketiminin artması gerektiğini, ilk çalışmaların buna dönük yapılması gerektiğini ifade etti. Menteşe, Türkiye'nin yağ politikasının yanlış olduğunu söyledi.
Araştırmacı Yazar Nevzat Çağlar Tüfekçi de zeytincilikle ilgili bir kitap hazırlığı içinde olduğunu duyurarak, kitap çalışması öncesinde görüştüğü zeytinyağı fabrikası sahipleri ve üreticilerin sorunlarını milletvekillerine dile getirdi.
Muğla Milletvekili Prof.Dr. Gürol Ergin de, karasu sorununun dünya çapında halen çözülemediğine dikkat çekti. Ergin, Milas'ta mutlaka Zeytincilik Enstitüsü kurulması gerektiğini söyledi. İhracat kadar Türk insanına zeytinyağı gibi bir nimeti sevdirebilmenin de önemli olduğunu anlatan Ergin, hiçbir yağın zeytinyağıyla mücadele edebilecek konumda olmadığını söyledi.
Meclis araştırma komisyonunda görev alan milletvekilleri: Başkan Ahmet Edip Uğur (Balıkesir), Başkan Vekili Ahmet Ertürk (Aydın), katip Ali Uzunırmak (Aydın), Sözcü Kemal Demirel (Bursa), Üyeler; Abdülhadi Kahya (Hatay), Hüseyin Devecioğlu (Kilis), İbrahim Mete Doğruer (Osmaniye), İlhan Evcin (Yalova), Ergün Aydoğan (Balıkesir), Ali Koyuncu (Bursa), Gürol Ergin (Muğla), Mehmet Salih Erdoğan (Denizli), İsmail Bilen (Manisa), İsmail Özgün (Balıkesir), İsmet Büyükataman (Bursa), İbrahim Binici (Şanlıurfa).
27 Mayıs 2008,Salı
KOMİSYON, AYDIN'DA SEKTÖRÜN SORUNLARINI DİNLEDİ
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu, Aydın'da sorun dinledi. 29 Mayıs Akşamı'na kadar devam edecek olan Ege turunu Aydın'dan başlayan Meclis Araştırma Komisyonu üyeleri Aydın'ın Köşk İlçesi'nde Tariş ve Dalan Tesisleri'nde incelemelerde bulundu. Köşk Tariş Yönetim Kurulu üyesi ve zeytin ve zeytinyağı üretiminde uzman olan Hasan Köşklü tarafından komisyon üyelerine komisyon üyeleri bilgilendirildi.
İnceleme gezisinin ardından Aydın Ticaret Borsası'nda düzenlenen toplantıda ise sektör temsilcileri ve zeytinyağı fabrikası işletmecileri, yaşadıkları sorunları, TBMM Zeytin ve Zeytinyağı Araştırma Komisyonu üyeleri'ne aktardı.
Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur Başkanlığı'nda Başkan Yardımcısı Aydın Milletvekilleri Ahmet Ertürk ve Katip Ali Uzunırmak ile milletvekilleri Kemal Demirel, Abdülhadi Kahya, Hüseyin Devecioğlu, İlhan Evcin, Ergün Aydoğan, Ali Koyuncu, Gürol Ergin, Mehmet Salih Erdoğan, İsmail Bilen, İsmail Özgün, İsmet Büyükatman ve İbrahim Binici ile değişik üniversitelerde görevli uzmanlardan oluşan heyet inceleme gezisinin ardından Aydın Ticaret Borsası'nda düzenlenen toplantıya katıldı.
Aydın Ticaret Borsası'nda düzenlenen toplantıya Vali Yardımcısı Mehmet Öksüz, AK Parti Aydın Mileltvekili Mehmet Erdem, Aydın Ticaret Borsası Başkanı Aydın Ağababoğlu, Ticaret Borsası Meclis başkanı Aydın Akyüzlü, Aydın Sanayi Odası Meclis Başkanı yalçın Pekgüzel, Aydın Ticaret Odası Meclis Başkanı Mahmut Çağlayan, Ziraat Odası Meclis Başkanı Nuri Çayırlı ile sektörde faaliyet gösteren yaklaşık 300 kişi katıldı.
Toplantının açışlında konuşan Aydın Ticaret Borsası Başkanı Aydın Ağababoğlu il genelindeki mevcut 180 adet zeytinyağı fabrikasının zeytin karasuyu ile ilgili ciddi sıkıntılarının bulunduğunu, devletin zeytin karasuyu ile ilgili yasayı uygulamaya koymadan önce makul bir çözüm yolu önermesini beklediklerini söyledi. Bunun yanında zeytin üreticisinin de ciddi sıkıntıları olduğunu ifade eden Ağababaoğlu, üreticinin ayakta kalabilmesi için desteklemenin sadece zeytinyağına değil, ana ürün olan zeytine verilmesi gerektiğini ve destek miktarının da artırılmasını istedi.
Akşam saatlerine kadar devam eden toplantıda söz alan sektör temsilcileri, daha faydalı olmasına rağmen ülkemizde zeytinyağı tüketim oranın düşüklüğünden, üretici satışı ile tüketici alışı arasındaki fiyat farkından dert yandılar. Konuşulanları tek tek not alan komisyon üyeleri sorunların çözümü konusunda gerekli çalışmaları yapacaklarını belirttiler.
Toplantı sonunda genel anlamda sektör temsilcileri ve üreticilerin istekleri, zeytinyağı ihracatında çok yüksek bulunan fonun kaldırılması veya düşürülmesi, sürekli üretim için gerekli teknik desteğin sağlanması, zeytinyağında KDV'nin düşürülmesi veya kaldırılması, tanıtımın yapılması, ürün çeşidi planlaması ve zeytin karasuyu sorunun çözümü için devletin örnek bir model oluşturması olarak sıralandı.
ZEYTİN ÜRETİCİSİNİN SORUNLARI MİLAS'TA MASAYA YATIRILDI
TBMM'de, Zeytin ve Zeytinyağıyla İlgili Sorunları Araştırmak Amacıyla Kurulan Komisyona Üye 13 Milletvekili, Üreticilerin Sorunlarını Dinlemek ve Çözüm Yolları Bulunması Amacıyla Milas'a Geldi.
TBMM'de, zeytin ve zeytinyağıyla ilgili sorunları araştırmak amacıyla kurulan komisyona üye 13 milletvekili, üreticilerin sorunlarını dinlemek ve çözüm yolları bulunması amacıyla Milas'a geldi. Komisyon üyesi 13 milletvekili, Milas'ta sektör temsilcisi ve üreticilerle buluşarak sorunları yerinde gördü. İstekleri not alan milletvekilleri, komisyon olarak oluşturacakları raporun ardından çözümlerin TBMM kanalıyla gerçekleşebilmesi için uğraş vereceklerini söyledi.
Milas Belediyesi Evlendirme Salonu'nda gerçekleşen toplantının açılış konuşmasını yapan Milas Kaymakamı Bahattin Atçı, Araştırma Komisyonu'nun Milas'a gelmesinin bir umut olduğunu belirterek, Milas'ta zeytincilik hakkında bilgi verdi. Ne yazık ki bugün gelinen noktada zeytinciliğin ve zeytincilerin sorunlarının birçok nedenle arttığını anlatan Atçı, şunları söyledi: "Arazi koşulları, zeytin ağaçları ve meyvelerinde görülen hastalıklar, yanlış silkeleme yöntemleri, ihracat ve pazarlama sorunları ile özellikle karasu atık problemi zeytin üreticisi ve zeytincilik sektöründe bulunan herkesi etkilemektedir." İlçede 84 adet zeytinyağı fabrikası bulunduğunu anlatan Atçı, şöyle konuştu: "Bunların hemen hemen tümünde çevreyle ilgili sorun yaşanmaktadır. Bu konuda teknolojik gelişmelerin yakından takip edilmesi ve uygulanması oldukça önemli. Sorunların devletle el ele çözülmesi için büyük ortak adımlar atılmaya başlanmıştır. Bu yönde ilgili kurumlarımızın hazırlamış olduğu projelerle üreticilerimiz bilgilendirilmekte, desteklenmekte; gerek hastalıklarla mücadele ve gerekse fidan dağıtımında olumlu gelişme sağlanmaktadır." Sorunları çözmenin en sağlam yolunun birlikte hareket etmek, ortak çözüm üretebilmek ve en önemlisi de uygulamaya geçirebilmek olduğunu anlatan Atçı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çevresi, turizm potansiyeli, tarımı ve zeytinciliğiyle iyi bir gelişme yolunda olan ilçemizi her yönüyle geliştirmek ve çevre bilincinin var olduğu bir kent yapmak hepimizin görevidir. Bugün burada bizlerle birlikte olan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Zeytincilik ve Zeytinciliğin Sorunlarını Araştırma Komisyonu Başkanımızı, komisyon üyesi değerli milletvekillerimizi ve uzmanlarımızı görmek bizler için büyük bir umut ve mutluluktur." Muğla İl Tarım Müdürü Hadi Kayhan da, Muğla tarımıyla ilgili katılımcılara bilgi aktardı. Çiftçilere zeytincilik anlamında yapılan desteklemelerden de söz eden Kayhan, özellikle Milas'ta halkalı leke hastalığıyla mücadelede yaşanan sorunlara dikkat çekti.
Zeytin ve Zeytinyağı ile Diğer Bitkisel Yağların Üretiminde ve Ticaretinde Yaşanan Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla kurulan Araştırma Komisyonunun Başkanı Bursa Milletvekili Kemal Demir de, Marmara bölgesi milletvekili olarak zeytinciliğin sorunlarını yakından bildiğini, sorunların her yerde genel anlamda birbirine yakın olduğunu söyledi.
Toplantıda söz alan Muğla Milletvekili Fevzi Topuz da, zeytinin değerinin bilinmesi gerektiğini söyledi. Dr. Mehmet Nil Hıdır da, bizim rakibimizin Akdeniz bölgesindeki Cezayir, Tunus gibi ülkeler olduğunu belirterek şöyle konuştu: "Üretici arkadaşlarımız geleneksel hale gelen üretim hatalarından dolayı diğer ülkelere göre istenilen verimi elde edemiyor. Örneğin ambalajlama hatasından bile kalite düşüyor. Son yıllarda dünyanın genel sorunu olan karasu sorunu sürüyor. Bununla ilgili Tarım Bakanlığımızın kara suyun gübreye çevrilmesi konusunda çalışması var." Toplantıda söz alan Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, kuraklık ve destekleme primlerinin düşüklüğü nedeniyle zeytinciliğin ağır darbe aldığını, bu şartlar sürdüğü takdirde zeytinlik alanlarının terk edilmeye başlanmasından korktuğunu belirtti. Atıcı, toplantıdan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, milletvekillerinden çözüm için destek istedi.
Toplantıda söz alan bir diğer isim olan zeytinyağı üreticisi Ali Osman Menteşe, Türk toplumunda mutlaka zeytinyağı tüketiminin artması gerektiğini, ilk çalışmaların buna dönük yapılması gerektiğini ifade etti. Menteşe, Türkiye'nin yağ politikasının yanlış olduğunu söyledi.
Araştırmacı Yazar Nevzat Çağlar Tüfekçi de zeytincilikle ilgili bir kitap hazırlığı içinde olduğunu duyurarak, kitap çalışması öncesinde görüştüğü zeytinyağı fabrikası sahipleri ve üreticilerin sorunlarını milletvekillerine dile getirdi.
Muğla Milletvekili Prof.Dr. Gürol Ergin de, karasu sorununun dünya çapında halen çözülemediğine dikkat çekti. Ergin, Milas'ta mutlaka Zeytincilik Enstitüsü kurulması gerektiğini söyledi. İhracat kadar Türk insanına zeytinyağı gibi bir nimeti sevdirebilmenin de önemli olduğunu anlatan Ergin, hiçbir yağın zeytinyağıyla mücadele edebilecek konumda olmadığını söyledi.
Meclis araştırma komisyonunda görev alan milletvekilleri: Başkan Ahmet Edip Uğur (Balıkesir), Başkan Vekili Ahmet Ertürk (Aydın), katip Ali Uzunırmak (Aydın), Sözcü Kemal Demirel (Bursa), Üyeler; Abdülhadi Kahya (Hatay), Hüseyin Devecioğlu (Kilis), İbrahim Mete Doğruer (Osmaniye), İlhan Evcin (Yalova), Ergün Aydoğan (Balıkesir), Ali Koyuncu (Bursa), Gürol Ergin (Muğla), Mehmet Salih Erdoğan (Denizli), İsmail Bilen (Manisa), İsmail Özgün (Balıkesir), İsmet Büyükataman (Bursa), İbrahim Binici (Şanlıurfa).
Monday, May 26, 2008
VALİ GÜVENÇ'TEN KIRKAĞAÇ ZİYARETİ
İHA
26 Mayıs 2008,Pazartesi
Manisa'ya yeni atanan Vali Celalettin Güvenç, Kırkağaç ilçesinde incelemelerde bulundu.
Vali Celalettin Güvenç, AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber, İl Genel Meclisi Başkanı Hayrullah Solmaz, İl Genel Sekreteri Serdar Bulut ve bazı daire müdürleri ile birlikte Kırkağaç'ı ziyaret etti. Vali ve beraberindekileri Hükümet Konağı önünde Kaymakam Aykut Pekmez, Belediye Başkanı Rıza Kayadipli ve daire amirleri karşıladı. Karşılama töreninin ardından Kırkağaç Kaymakamı Pekmez tarafından kaymakamlık toplantı salonunda sinevizyon eşliğinde brifing verildi. Vali Güvenç ilçenin devam eden projelerinin hangi aşamada olduğu konusunda il müdürlerinden bilgi aldı. İlçede boş ve kullanılmayan arazilerin zeytin ekilerek değerlendirilmesini, kırsal alandaki keçi ve koyun cinsinin değiştirilmesi için çalışma yapılmasını isteyen Vali Güvenç, ayrıca kaba inşaatı bitmiş olan hastane ek binasının diğer kısımlarının da hemen projelendirilmesi için teknik bir heyetin Salı günü Kırkağaç'a gönderilmesi yönünde talimat verdi. Vali Güvenç, "250 bin YTL ödeneğimiz var, 250 bin YTL de hastane döner sermayesinin katkısıyla 500 bin YTL'ye ek binayı tamamlar ve hizmete açarız." dedi. Vali Güvenç, beraberindekilerle birlikte daha sonra yapımı devam eden çevre yolu inşaat sahasında incelemelerde bulundu.
26 Mayıs 2008,Pazartesi
Manisa'ya yeni atanan Vali Celalettin Güvenç, Kırkağaç ilçesinde incelemelerde bulundu.
Vali Celalettin Güvenç, AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber, İl Genel Meclisi Başkanı Hayrullah Solmaz, İl Genel Sekreteri Serdar Bulut ve bazı daire müdürleri ile birlikte Kırkağaç'ı ziyaret etti. Vali ve beraberindekileri Hükümet Konağı önünde Kaymakam Aykut Pekmez, Belediye Başkanı Rıza Kayadipli ve daire amirleri karşıladı. Karşılama töreninin ardından Kırkağaç Kaymakamı Pekmez tarafından kaymakamlık toplantı salonunda sinevizyon eşliğinde brifing verildi. Vali Güvenç ilçenin devam eden projelerinin hangi aşamada olduğu konusunda il müdürlerinden bilgi aldı. İlçede boş ve kullanılmayan arazilerin zeytin ekilerek değerlendirilmesini, kırsal alandaki keçi ve koyun cinsinin değiştirilmesi için çalışma yapılmasını isteyen Vali Güvenç, ayrıca kaba inşaatı bitmiş olan hastane ek binasının diğer kısımlarının da hemen projelendirilmesi için teknik bir heyetin Salı günü Kırkağaç'a gönderilmesi yönünde talimat verdi. Vali Güvenç, "250 bin YTL ödeneğimiz var, 250 bin YTL de hastane döner sermayesinin katkısıyla 500 bin YTL'ye ek binayı tamamlar ve hizmete açarız." dedi. Vali Güvenç, beraberindekilerle birlikte daha sonra yapımı devam eden çevre yolu inşaat sahasında incelemelerde bulundu.
AKHİSAR'DA ZEYTİNYAĞLI YEMEK YARIŞMASI
İHA
26 Mayıs 2008,Pazartesi
Manisa'nın Akhisar ilçesinde 549. Çağlak Festivali ve Zeytin Şenlikleri kapsamında ilk kez Zeytinyağlı Yemek Yarışması düzenlendi. 15 aşçı yarışmada yemekleri beğendirmek için yoğun çaba sarf etti.
İş adamı Ahmet Güzelyağdöken'in jüri heyeti başkanlığını yaptığı yarışmada jüriyi, Celal Bayar Üniversitesi (CBÜ) Meslek Yüksek Okulu (MYO) Müdürü Yard. Doç. Meltem Sesli, Keskinoğlu Şirketler Grubu İthalat İhracat Müdürü Ömer Mendi, Ece Zeytin ve Zeytinyağları Fabrika Müdürü Gıda Mühendisi Ayla Yavaş ve Ramizler Köfte'nin sahibi Bircan Taşkınlar oluşturdu. Akhisar Belediyesi ile Ticaret ve Sanayi Odası'nın ortak organize ettiği yarışmada birincilik ödülünü yaprak sarma yemeği ile Yıldız Seyrek aldı. Yoğurtlu kabak ezme yemeği ile Safiye Güngör ikinci olurken, üçüncü ise kalbura bastı yemeği ile Saadet Tercan oldu. Özel jüri ödülünü Zahide Avcı kazandı.
Dereceye girenlere ödülleri Akhisar Belediye Başkanı Salih Hızlı ve jüri üyeleri tarafından verildi. Törenin ardından katılımcılar yemekleri afiyetle yediler.
26 Mayıs 2008,Pazartesi
Manisa'nın Akhisar ilçesinde 549. Çağlak Festivali ve Zeytin Şenlikleri kapsamında ilk kez Zeytinyağlı Yemek Yarışması düzenlendi. 15 aşçı yarışmada yemekleri beğendirmek için yoğun çaba sarf etti.
İş adamı Ahmet Güzelyağdöken'in jüri heyeti başkanlığını yaptığı yarışmada jüriyi, Celal Bayar Üniversitesi (CBÜ) Meslek Yüksek Okulu (MYO) Müdürü Yard. Doç. Meltem Sesli, Keskinoğlu Şirketler Grubu İthalat İhracat Müdürü Ömer Mendi, Ece Zeytin ve Zeytinyağları Fabrika Müdürü Gıda Mühendisi Ayla Yavaş ve Ramizler Köfte'nin sahibi Bircan Taşkınlar oluşturdu. Akhisar Belediyesi ile Ticaret ve Sanayi Odası'nın ortak organize ettiği yarışmada birincilik ödülünü yaprak sarma yemeği ile Yıldız Seyrek aldı. Yoğurtlu kabak ezme yemeği ile Safiye Güngör ikinci olurken, üçüncü ise kalbura bastı yemeği ile Saadet Tercan oldu. Özel jüri ödülünü Zahide Avcı kazandı.
Dereceye girenlere ödülleri Akhisar Belediye Başkanı Salih Hızlı ve jüri üyeleri tarafından verildi. Törenin ardından katılımcılar yemekleri afiyetle yediler.
Sofralık zeytin gıda kodeksi
Yılmaz İŞEL
Olay
26 Mayis 2008,Pazartesi
Sofralık zeytinin tekniğine uygun ve hijyenik şekilde üretim, hazırlama, işleme, muhafaza, depolama, taşıma ve pazarlamasını sağlamak üzere özelliklerini belirleyen Türk Gıda Kodeksi sofralık zeytin tebliği dün Resmi Gazete`de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Toplam 15 maddeden oluşan tebliğ sofralık zeytinin; ham zeytin danelerinin olgunluk derecelerine, işleme şekillerine ve piyasaya sunuş şekillerine göre tanımını, ürün özelliklerini, katkı maddelerini, bulaşanları, pestisit kalıntı miktarlarını, ambalajlama ve etiketlenmesini, taşıma ve depolama kurallarını, numune alma ve analiz metodlarını, tesçil ve denetim ile uyum zorunluluğu hükümlerini kapsıyor.
Ham zeytin danelerinin olgunluk derecelerine göre; yeşil zeytin, rengi dönük zeytin/pembe zeytin ve siyah zeytin danelerinin ayrı ayrı tarifi yapılan tebliğde, işleme şekillerine göre ise, fermente zeytin, doğal fermente zeytin ve oksidasyonla karartılan zeytin tanımlarına açıklık getiriliyor.
Piyasaya sunulan zeytinler...
Tebliğde piyasaya sunuş şekillerine göre tanımı yapılan sofralık zeytin çeşitleri şöyle yer alıyor:
Bütün zeytin, yarım zeytin, çeyrek zeytin, bölünmüş zeytin, dilimlenmiş zeytin, kıyılmış/doğranmış zeytin, çizik zeytin, kırık zeytin, kırma zeytin, dolgulu zeytin, çekirdeksiz zeytin, doğal fermente sele zeytini, fermente sele zeytin, çevirme/yuvarlama zeytin, kurutulmuş zeytin, hurma zeytin, sirkeli zeytin, karışım zeytin, karma/karışık zeytin.
Renklendirici ve tatlandırıcı kullanımı yasak...
Sofralık zeytinlere ait ürün özelliklerinin de belirtildiği tebliğe göre, sofralık zeytinler yabancı tat ve koku içermeyecek, kokuşmuş, küflenmiş ve kurtlanmış olmayacak, her türlü parazit, böcek ve bunların parçalarını ihtiva etmeyecek, karışım zeytinde zeytin oranı süzme ağırlık üzerinden ilave edilen karışım maddeleri toplamının en az yüzde 70`i olacak, karma ve karışık zeytin haricinde diğer zeytinler için her bir paket üründe tek çeşit zeytin kullanılacak, biber, soğan, badem, kereviz, kapari, portakal veya limon kabuğu, fındık içi ve benzeri maddeler tek başına veya karıştırılarak veya ezme gibi fiziksel işlemlerden geçirildikten sonra dolgu maddesi olarak kullanılabilecek, çekirdeksiz ve çekirdeği çıkarılarak işlenen zeytinlerde 5 miligram`dan fazla gelen çekirdek parçaları veya bütün çekirdek miktarı 100 gramda 5 adetten fazla olmayacak, bu ürünlerde renklendirici ve tatlandırıcı kullanılmayacak.
Dane irilik dereceleri...
Tebliğ kapsamındaki ürünlerin ambalajlanması, etiketlenmesi ve işaretlenmesinde ise şu kurallara uyulacak:
Sofralık zeytinlerde ürün ismi, olgunluk derecelerine, piyasaya sunuş şekillerine göre tanımlanan isimlerle desteklenecek, sofralık zeytinlerin işleme şekilleri etiket üzerinde ürün adı ile aynı yüzde belirtilebilecek, dolgulu zeytinlerde ürün ismi dolgu gıda maddesinin adıyla ifade edilecek, karışım zeytinlerde karışımın sağlandığı yenilebilir maddeler ya da karışım yöntemine göre isimlendirme yapılabilecek, çekirdeksiz zeytin, dolgulu zeytin ve bütün haldeki zeytinler 1 kilogramdaki zeytin adedi baz alınarak zeytin danesinin irilik dereceleri (dane/kg.) 60-70, 71-80, 81-90, 91-100, 101-110, 111-120, 121-140, 141-160, 161-180, 181-200, 201-230, 231-260, 261-290, 291-320, 321-350, 351-380, 381-410 tablosuna uygun olarak dane adedi etiket üzerinde belirtilecek.
Tebliğ kapsamında yer alan ürünleri üreten ve satan işyerleri; tesçil ve izin, ithalat işlemleri, kontrol ve denetim sırasında bu hükümlere uymakla yükümlü olacak, bu hükümlere uymayan işyerleri hakkında gerekli işlemler `5179 sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesine Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun` hükümlerine göre Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından yapılacak.
Tebliğde halen faaliyet gösteren ve tebliğ kapsamında yer alan ürünleri üreten ve satan işyerlerinin 1 yıl içinde tebliğ hükümlerine uymak zorunda oldukları, bu süre içinde gerekli düzenlemeleri yapmayan işyerleri ve satış yerlerinin faaliyetine izin verilmeyeceği de belirtiliyor.
Olay
26 Mayis 2008,Pazartesi
Sofralık zeytinin tekniğine uygun ve hijyenik şekilde üretim, hazırlama, işleme, muhafaza, depolama, taşıma ve pazarlamasını sağlamak üzere özelliklerini belirleyen Türk Gıda Kodeksi sofralık zeytin tebliği dün Resmi Gazete`de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Toplam 15 maddeden oluşan tebliğ sofralık zeytinin; ham zeytin danelerinin olgunluk derecelerine, işleme şekillerine ve piyasaya sunuş şekillerine göre tanımını, ürün özelliklerini, katkı maddelerini, bulaşanları, pestisit kalıntı miktarlarını, ambalajlama ve etiketlenmesini, taşıma ve depolama kurallarını, numune alma ve analiz metodlarını, tesçil ve denetim ile uyum zorunluluğu hükümlerini kapsıyor.
Ham zeytin danelerinin olgunluk derecelerine göre; yeşil zeytin, rengi dönük zeytin/pembe zeytin ve siyah zeytin danelerinin ayrı ayrı tarifi yapılan tebliğde, işleme şekillerine göre ise, fermente zeytin, doğal fermente zeytin ve oksidasyonla karartılan zeytin tanımlarına açıklık getiriliyor.
Piyasaya sunulan zeytinler...
Tebliğde piyasaya sunuş şekillerine göre tanımı yapılan sofralık zeytin çeşitleri şöyle yer alıyor:
Bütün zeytin, yarım zeytin, çeyrek zeytin, bölünmüş zeytin, dilimlenmiş zeytin, kıyılmış/doğranmış zeytin, çizik zeytin, kırık zeytin, kırma zeytin, dolgulu zeytin, çekirdeksiz zeytin, doğal fermente sele zeytini, fermente sele zeytin, çevirme/yuvarlama zeytin, kurutulmuş zeytin, hurma zeytin, sirkeli zeytin, karışım zeytin, karma/karışık zeytin.
Renklendirici ve tatlandırıcı kullanımı yasak...
Sofralık zeytinlere ait ürün özelliklerinin de belirtildiği tebliğe göre, sofralık zeytinler yabancı tat ve koku içermeyecek, kokuşmuş, küflenmiş ve kurtlanmış olmayacak, her türlü parazit, böcek ve bunların parçalarını ihtiva etmeyecek, karışım zeytinde zeytin oranı süzme ağırlık üzerinden ilave edilen karışım maddeleri toplamının en az yüzde 70`i olacak, karma ve karışık zeytin haricinde diğer zeytinler için her bir paket üründe tek çeşit zeytin kullanılacak, biber, soğan, badem, kereviz, kapari, portakal veya limon kabuğu, fındık içi ve benzeri maddeler tek başına veya karıştırılarak veya ezme gibi fiziksel işlemlerden geçirildikten sonra dolgu maddesi olarak kullanılabilecek, çekirdeksiz ve çekirdeği çıkarılarak işlenen zeytinlerde 5 miligram`dan fazla gelen çekirdek parçaları veya bütün çekirdek miktarı 100 gramda 5 adetten fazla olmayacak, bu ürünlerde renklendirici ve tatlandırıcı kullanılmayacak.
Dane irilik dereceleri...
Tebliğ kapsamındaki ürünlerin ambalajlanması, etiketlenmesi ve işaretlenmesinde ise şu kurallara uyulacak:
Sofralık zeytinlerde ürün ismi, olgunluk derecelerine, piyasaya sunuş şekillerine göre tanımlanan isimlerle desteklenecek, sofralık zeytinlerin işleme şekilleri etiket üzerinde ürün adı ile aynı yüzde belirtilebilecek, dolgulu zeytinlerde ürün ismi dolgu gıda maddesinin adıyla ifade edilecek, karışım zeytinlerde karışımın sağlandığı yenilebilir maddeler ya da karışım yöntemine göre isimlendirme yapılabilecek, çekirdeksiz zeytin, dolgulu zeytin ve bütün haldeki zeytinler 1 kilogramdaki zeytin adedi baz alınarak zeytin danesinin irilik dereceleri (dane/kg.) 60-70, 71-80, 81-90, 91-100, 101-110, 111-120, 121-140, 141-160, 161-180, 181-200, 201-230, 231-260, 261-290, 291-320, 321-350, 351-380, 381-410 tablosuna uygun olarak dane adedi etiket üzerinde belirtilecek.
Tebliğ kapsamında yer alan ürünleri üreten ve satan işyerleri; tesçil ve izin, ithalat işlemleri, kontrol ve denetim sırasında bu hükümlere uymakla yükümlü olacak, bu hükümlere uymayan işyerleri hakkında gerekli işlemler `5179 sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesine Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun` hükümlerine göre Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından yapılacak.
Tebliğde halen faaliyet gösteren ve tebliğ kapsamında yer alan ürünleri üreten ve satan işyerlerinin 1 yıl içinde tebliğ hükümlerine uymak zorunda oldukları, bu süre içinde gerekli düzenlemeleri yapmayan işyerleri ve satış yerlerinin faaliyetine izin verilmeyeceği de belirtiliyor.
Sunday, May 25, 2008
Biri çiftlikte ağa, diğeri zeytinyağında marka
Bülent Yardımcı
Milliyet
25 Mayıs 2008,Pazar
Hatay’da “hanım ağa” Ferhan Kuseyrioğlu, ayağına çizmelerini geçirip gün boyu tarlalarda dolaşıyor. Sevim Yağcı ise zeytinyağına kendi adını verip Kilis’te ilk ‘markalı zeytinyağı’nı üretiyor
İKİ KADIN, İKİ BAŞARI ÖYKÜSÜ
‘Hanım ağa’, Osman Ağa Çiftliği’ni büyütüyor
AA HATAY
Hatay’da ağabeyinin ölümünden sonra aile topraklarının başına geçmek zorunda kalan Ferhan Kuseyrioğlu disiplinli çalışmasıyla 15 yılda Bereket Osman Ağa Çiftliği’ne yeni topraklar kattı. Çalışanların “hanım ağa” dediği Kuseyrioğlu işçilerinin sorunlarıyla tek tek ilgilenip çocuklarını üniversiteye gönderdi.
Mimar Sinan Üniversitesi Tekstil bölümünü bitiren Kuseyrioğlu yurtdışına gidip çalışmayı düşünürken rüzgârın kendisini buğday, zeytin ve pamuk tarlalarının içine attığını söyledi. Kuseyrioğlu çiftçiliğe başlama hikayasini şöyle anlattı:
“Üniversiteyi bitirdikten sonra 8 yıl kendi işyerimi açarak hediyelik eşya satmaya başladım ve burada ticareti öğrendim. Aileme ait toprakları ağabeyim Fuat idare ediyordu. Ancak ağabeyimi 1994 yılında kanserden kaybedince ailenin ikinci çocuğu olarak işler bana kaldı.
İlk önce ne yapacağımı şaşırdım çünkü tarlayla ilgili hiç bir şey bilmiyordum. Aile mirası bu tarlaların satılmasına da gönlüm razı olmadı ve kolları sıvayıp, ayağıma çizmeleri geçirip tarlaya indim.”
Kuseyrioğlu, çitçiliğe başladığı yıllarda üzerindeki acemiliği gece gündüz çalışarak attığını, aile mirası topraklara disiplinli çalışması nedeniyle yenilerini kattığını kaydetti.
‘İşçilerim bakımlı olmalı’
Kendisinin diğer ağalardan farklı olduğunu söyleyen Kuseyrioğlu, “İşçilerimle birebir ilgilenip sorunlarını takip ederim. Onlar benim çalışanım değil, ailem gibi. Herhangi bir sağlık sorunlarında her türlü desteği yaparım.
Çalışanlarımdan dürüst ve saygılı olmalarının yanı sıra mutlaka bakımlı olmalarını isterim. Bütün çalışanlarıma öncelikle diş fırçası, macun ve deodorant hediye ederim. Ev kadınlarına da bakımlı olmaları konusunda yardımcı olurum” diye konuştu.
İşçilerine ve onların çocuklarına maddi desteğin yanı sıra manevi katkıda da bulunduğunu ifade eden Kuseyrioğlu, şöyle devam etti:
“Hiç evlenmedim, ama bilgisayar mühendisinden öğretmene bir sürü çocuğum var. Bütün işçilerin çocukları ile tek tek ilgilenir dertlerini dinlerim. Onları üniversite eğitimi almaları yönünde ikna ediyorum. Meslek sahibi olmaları için elimden geldiğince de destek oluyorum. Bazen anne ve babalarına anlatamadıklarını benimle konuşurlar. Onlara verdiğim destek ve yakınlıkla beni anneleri gibi görürler.”
‘Emeğimin karşılığını alamıyorum’
Kuseyrioğlu, çiftçilerin sorunlarıyla ilgili olarak ise gübre, mazot fiyatlarının arttığını, küresel ısınmanın da üretimi olumsuz etkilediğini söyledi. Kuseyrioğlu, “Yıllardır ektiğim bu topraklarda artık emeğimin karşılığını alamaz duruma geldim” dedi.
Sevim Yağcı, Kilis’te bir ilke imza atıyor
Kilisli diş hekimi Dr. Sevim Yağcı, Kilis’in ilk markalı zeytinyağını üretti.
Arkeolojik kayıtlara göre Güneydoğu Anadolu’da 8 bin yıldan beri zeytin üretiliyor. Ancak, Güneydoğu’da öne çıkmış bir zeytin veya zeytinyağı markası bulunmuyor.
Toplam 2 milyon zeytin ağacı bulunan Kilis ilçesinde, ilk zeytinyağı markasını yaratan diş hekimi Sevim Yağcı oldu. Yağcı, ürettiği organik zeytinyağını önce sınırlı miktarda pazara sundu. Daha sonra kendi adını marka yapan diş hekimi böylece sektöre “Dr. Sevim Yağcı Zeytinyağı”nı kazandırmış oldu.
Hem ana hem de baba tarafından Kilisli olan Yağcı, aileden kalan zeytin bahçesinde 2003 yılında organik zeytin üretmeye başlamış. 2005 ve 2006 yıllarında elde ettiği az miktardaki organik zeytinyağını toptan satmış. İlk kez geçen yıl, kendi markası ile zeytinyağı pazarına girmiş.
Kilis zeytini, yağının üstün evsafı ile öne çıkan bir çeşit. Yüzde 35 yağ oranı ile ülkemizde yağ verimi en yüksek zeytin çeşitlerinin başında geliyor. Kilisliler “Bizim zeytinyağımız Ege zeytinyağından daha iyidir” diyorlar.
Sıra zeytinle sabunda
Binlerce yıllık zeytinyağı geçmişi olan Kilis’te, ilk markalı zeytinyağını pazara sunma başarısını gösteren Yağcı, şimdi de markalı yeşil ve siyah zeytin yapmaya hazırlanıyor. Sevim Yağcı, ekim ayında hizmete girecek olan zeytinyağı fabrikasında, sofralık zeytin ve sabun da işleyecek. Anaçlık olarak ayırdığı 30 dekar zeytin bahçesinde de Kilis Yağlık Zeytin Fidanı üretecek.
Yağcı’nın en büyük yardımcısı elektronik mühendisliği öğrencisi olan kızı Eda Ağaoğlu. Annesinin dalgalandırdığı Kilis Zeytinyağı bayrağını Eda Ağaoğlu devralmaya hazırlıyor.
Milliyet
25 Mayıs 2008,Pazar
Hatay’da “hanım ağa” Ferhan Kuseyrioğlu, ayağına çizmelerini geçirip gün boyu tarlalarda dolaşıyor. Sevim Yağcı ise zeytinyağına kendi adını verip Kilis’te ilk ‘markalı zeytinyağı’nı üretiyor
İKİ KADIN, İKİ BAŞARI ÖYKÜSÜ
‘Hanım ağa’, Osman Ağa Çiftliği’ni büyütüyor
AA HATAY
Hatay’da ağabeyinin ölümünden sonra aile topraklarının başına geçmek zorunda kalan Ferhan Kuseyrioğlu disiplinli çalışmasıyla 15 yılda Bereket Osman Ağa Çiftliği’ne yeni topraklar kattı. Çalışanların “hanım ağa” dediği Kuseyrioğlu işçilerinin sorunlarıyla tek tek ilgilenip çocuklarını üniversiteye gönderdi.
Mimar Sinan Üniversitesi Tekstil bölümünü bitiren Kuseyrioğlu yurtdışına gidip çalışmayı düşünürken rüzgârın kendisini buğday, zeytin ve pamuk tarlalarının içine attığını söyledi. Kuseyrioğlu çiftçiliğe başlama hikayasini şöyle anlattı:
“Üniversiteyi bitirdikten sonra 8 yıl kendi işyerimi açarak hediyelik eşya satmaya başladım ve burada ticareti öğrendim. Aileme ait toprakları ağabeyim Fuat idare ediyordu. Ancak ağabeyimi 1994 yılında kanserden kaybedince ailenin ikinci çocuğu olarak işler bana kaldı.
İlk önce ne yapacağımı şaşırdım çünkü tarlayla ilgili hiç bir şey bilmiyordum. Aile mirası bu tarlaların satılmasına da gönlüm razı olmadı ve kolları sıvayıp, ayağıma çizmeleri geçirip tarlaya indim.”
Kuseyrioğlu, çitçiliğe başladığı yıllarda üzerindeki acemiliği gece gündüz çalışarak attığını, aile mirası topraklara disiplinli çalışması nedeniyle yenilerini kattığını kaydetti.
‘İşçilerim bakımlı olmalı’
Kendisinin diğer ağalardan farklı olduğunu söyleyen Kuseyrioğlu, “İşçilerimle birebir ilgilenip sorunlarını takip ederim. Onlar benim çalışanım değil, ailem gibi. Herhangi bir sağlık sorunlarında her türlü desteği yaparım.
Çalışanlarımdan dürüst ve saygılı olmalarının yanı sıra mutlaka bakımlı olmalarını isterim. Bütün çalışanlarıma öncelikle diş fırçası, macun ve deodorant hediye ederim. Ev kadınlarına da bakımlı olmaları konusunda yardımcı olurum” diye konuştu.
İşçilerine ve onların çocuklarına maddi desteğin yanı sıra manevi katkıda da bulunduğunu ifade eden Kuseyrioğlu, şöyle devam etti:
“Hiç evlenmedim, ama bilgisayar mühendisinden öğretmene bir sürü çocuğum var. Bütün işçilerin çocukları ile tek tek ilgilenir dertlerini dinlerim. Onları üniversite eğitimi almaları yönünde ikna ediyorum. Meslek sahibi olmaları için elimden geldiğince de destek oluyorum. Bazen anne ve babalarına anlatamadıklarını benimle konuşurlar. Onlara verdiğim destek ve yakınlıkla beni anneleri gibi görürler.”
‘Emeğimin karşılığını alamıyorum’
Kuseyrioğlu, çiftçilerin sorunlarıyla ilgili olarak ise gübre, mazot fiyatlarının arttığını, küresel ısınmanın da üretimi olumsuz etkilediğini söyledi. Kuseyrioğlu, “Yıllardır ektiğim bu topraklarda artık emeğimin karşılığını alamaz duruma geldim” dedi.
Sevim Yağcı, Kilis’te bir ilke imza atıyor
Kilisli diş hekimi Dr. Sevim Yağcı, Kilis’in ilk markalı zeytinyağını üretti.
Arkeolojik kayıtlara göre Güneydoğu Anadolu’da 8 bin yıldan beri zeytin üretiliyor. Ancak, Güneydoğu’da öne çıkmış bir zeytin veya zeytinyağı markası bulunmuyor.
Toplam 2 milyon zeytin ağacı bulunan Kilis ilçesinde, ilk zeytinyağı markasını yaratan diş hekimi Sevim Yağcı oldu. Yağcı, ürettiği organik zeytinyağını önce sınırlı miktarda pazara sundu. Daha sonra kendi adını marka yapan diş hekimi böylece sektöre “Dr. Sevim Yağcı Zeytinyağı”nı kazandırmış oldu.
Hem ana hem de baba tarafından Kilisli olan Yağcı, aileden kalan zeytin bahçesinde 2003 yılında organik zeytin üretmeye başlamış. 2005 ve 2006 yıllarında elde ettiği az miktardaki organik zeytinyağını toptan satmış. İlk kez geçen yıl, kendi markası ile zeytinyağı pazarına girmiş.
Kilis zeytini, yağının üstün evsafı ile öne çıkan bir çeşit. Yüzde 35 yağ oranı ile ülkemizde yağ verimi en yüksek zeytin çeşitlerinin başında geliyor. Kilisliler “Bizim zeytinyağımız Ege zeytinyağından daha iyidir” diyorlar.
Sıra zeytinle sabunda
Binlerce yıllık zeytinyağı geçmişi olan Kilis’te, ilk markalı zeytinyağını pazara sunma başarısını gösteren Yağcı, şimdi de markalı yeşil ve siyah zeytin yapmaya hazırlanıyor. Sevim Yağcı, ekim ayında hizmete girecek olan zeytinyağı fabrikasında, sofralık zeytin ve sabun da işleyecek. Anaçlık olarak ayırdığı 30 dekar zeytin bahçesinde de Kilis Yağlık Zeytin Fidanı üretecek.
Yağcı’nın en büyük yardımcısı elektronik mühendisliği öğrencisi olan kızı Eda Ağaoğlu. Annesinin dalgalandırdığı Kilis Zeytinyağı bayrağını Eda Ağaoğlu devralmaya hazırlıyor.
Yemeklerimize tam not
Hürriyet Ege
25 Mayıs 2008,Pazar
İZFAŞ’ın bu yıl 5. kez düzenledeği Şarap, Zeytin, Zeytinyağı ve Teknolojileri Fuarı öncesinde katılımcılar stant açarak tadım ve satışın yapıldığı pazar kurdu.
İzmir Kültürpark’ta Resim Heykel Müzesi yanında kurulan pazarda, en büyük ilgiyi Hürriyet Kadın Kulübü üyelerinin zeytinyağı ile yapılmış birbirinden lezzetli yiyecekleri gördü.
Yaşar Holding Gıda Grubu Pınar’ın sponsorluğunda etkinliklerini sürdüren Hürriyet Kadın Kulübü üyelerinin zeytinyağı ile farklı lezzet ve sunumla hazırladıkları fasülye diplemesi, patlıcan ezme, kurutulmuş biber kavurması, enginar dolması, çığırtma, bakla salatası, yaprak sarması susamlı tavuk, semizotu kavurması, çerkez tavuğu ve enginarlı, baklalı mevsim salatası çok beğenildi.
Ege mutfağı tanıtıldı
Hürriyet Kadın Kulübü standını ziyaret eden İZFAŞ Genel Müdürü Doğan İşleyen, kadınların hazırladığı birbirinden güzel yemeklere ve mezelerin sunumuna tam not verdi. İşleyen, Akdeniz ve Ege mutfağının tanıtımına katkıda bulundukları için Hürriyet kadınlarına teşekkür etti.
2 gün sürecek
Kadın kulübünün mezecilik kursiyerleri, fuarın, emeklerinin değerlendirilmesi ve kendilerini tanıtmaları için büyük bir fırsat yarattığını belirterek, ’’Bir yıl boyunca aldığımız eğitimi hazırladığımız yemeklerde sunmaya çalıştık. Pazarda gördüğümüz ilgi bizi heyecanlandırdı. Çok mutlu olduk.’’dediler. İki gün sürecek Vinolive pazarda 09.00-19.00 saatleri arasında satış yapılabilecek.
25 Mayıs 2008,Pazar
İZFAŞ’ın bu yıl 5. kez düzenledeği Şarap, Zeytin, Zeytinyağı ve Teknolojileri Fuarı öncesinde katılımcılar stant açarak tadım ve satışın yapıldığı pazar kurdu.
İzmir Kültürpark’ta Resim Heykel Müzesi yanında kurulan pazarda, en büyük ilgiyi Hürriyet Kadın Kulübü üyelerinin zeytinyağı ile yapılmış birbirinden lezzetli yiyecekleri gördü.
Yaşar Holding Gıda Grubu Pınar’ın sponsorluğunda etkinliklerini sürdüren Hürriyet Kadın Kulübü üyelerinin zeytinyağı ile farklı lezzet ve sunumla hazırladıkları fasülye diplemesi, patlıcan ezme, kurutulmuş biber kavurması, enginar dolması, çığırtma, bakla salatası, yaprak sarması susamlı tavuk, semizotu kavurması, çerkez tavuğu ve enginarlı, baklalı mevsim salatası çok beğenildi.
Ege mutfağı tanıtıldı
Hürriyet Kadın Kulübü standını ziyaret eden İZFAŞ Genel Müdürü Doğan İşleyen, kadınların hazırladığı birbirinden güzel yemeklere ve mezelerin sunumuna tam not verdi. İşleyen, Akdeniz ve Ege mutfağının tanıtımına katkıda bulundukları için Hürriyet kadınlarına teşekkür etti.
2 gün sürecek
Kadın kulübünün mezecilik kursiyerleri, fuarın, emeklerinin değerlendirilmesi ve kendilerini tanıtmaları için büyük bir fırsat yarattığını belirterek, ’’Bir yıl boyunca aldığımız eğitimi hazırladığımız yemeklerde sunmaya çalıştık. Pazarda gördüğümüz ilgi bizi heyecanlandırdı. Çok mutlu olduk.’’dediler. İki gün sürecek Vinolive pazarda 09.00-19.00 saatleri arasında satış yapılabilecek.
AKHİSAR'DA, 549. ÇAĞLAK FESTİVALİ VE ZEYTİN ŞENLİKLERİ
İHA
24 Mayıs 2008,C.tesi
Manisa'nın Akhisar ilçesinde 549. Çağlak Festivali ve Zeytin Şenlikleri kapsamında düzenlenen zeytinyağlı platform üzerinde yürüme yarışması ilginç görüntülere sahne oldu.
Eski Hava Meydanı'nda Akhisar Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen zeytin yeme ve zeytinyağlı platformda yürüme yarışmasına özellikle gençler ve çocuklar büyük ilgi gösterdi. Yarışmaya erkeklerde 15, kızlarda ise 8 kişi katıldı. 25 metrelik parkur önce zeytinyağı ile kayganlaştırıldı. Yarışmacılar önce masalarda tabaklar içindeki zeytinleri en hızlı şekilde yediler ardından kaygan platformda yürümeye çalıştılar. Yarışmacılardan bazıları kayarak dengelerini kaybedip düşerken ortaya ilginç görüntüler çıktı. Havanın sıcak olması nedeniyle ayakları kızgın pistte yanan yarışmacıların imdadına itfaiye yetişti. İtfaiye aracının hortumlarından çıkan su ile yarışmacılar serinledi.
Akhisar Değişim Tiyatrosu oyuncularının gözetimi altında tamamlanan yarışmada, erkeklerde birinci Emrah Ünal, ikinci Onur Toy, üçüncü Cesur Gezenbey olurken, kızlarda birinci Aliye Ören, ikinci Emine Karabağ, üçüncü de Gülçin Yıldız oldu. Dereceye giren yarışmacılara zeytinyağı verildi. Zeytinyağı ödüllerini Akhisar Belediye Başkanı Salih Hızlı verdi. Törenin ardından uçurtma yarışması ve halk oyunlarıyla şenlik devam etti.
24 Mayıs 2008,C.tesi
Manisa'nın Akhisar ilçesinde 549. Çağlak Festivali ve Zeytin Şenlikleri kapsamında düzenlenen zeytinyağlı platform üzerinde yürüme yarışması ilginç görüntülere sahne oldu.
Eski Hava Meydanı'nda Akhisar Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen zeytin yeme ve zeytinyağlı platformda yürüme yarışmasına özellikle gençler ve çocuklar büyük ilgi gösterdi. Yarışmaya erkeklerde 15, kızlarda ise 8 kişi katıldı. 25 metrelik parkur önce zeytinyağı ile kayganlaştırıldı. Yarışmacılar önce masalarda tabaklar içindeki zeytinleri en hızlı şekilde yediler ardından kaygan platformda yürümeye çalıştılar. Yarışmacılardan bazıları kayarak dengelerini kaybedip düşerken ortaya ilginç görüntüler çıktı. Havanın sıcak olması nedeniyle ayakları kızgın pistte yanan yarışmacıların imdadına itfaiye yetişti. İtfaiye aracının hortumlarından çıkan su ile yarışmacılar serinledi.
Akhisar Değişim Tiyatrosu oyuncularının gözetimi altında tamamlanan yarışmada, erkeklerde birinci Emrah Ünal, ikinci Onur Toy, üçüncü Cesur Gezenbey olurken, kızlarda birinci Aliye Ören, ikinci Emine Karabağ, üçüncü de Gülçin Yıldız oldu. Dereceye giren yarışmacılara zeytinyağı verildi. Zeytinyağı ödüllerini Akhisar Belediye Başkanı Salih Hızlı verdi. Törenin ardından uçurtma yarışması ve halk oyunlarıyla şenlik devam etti.
Saturday, May 24, 2008
TBMM Zeytincilik Araştırma Kom. Üyelerinin Ege Gezisi
TBMM ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞI MECLİS ARAŞTIRMA KOMİSYONU ÜYELERİ, 4 GÜNLÜK EGE BÖLGESİ GEZİSİNE 26 MAYIS'TA MİLAS'TAN BAŞLIYORLAR
Nevzat Çağlar Tüfekçi
Milas
Zeytin ve zeytinyağı ile diğer bitkisel yağların üretiminde ve ticaretinde yaşanan sorunların araştırılarak, alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan ve çalışmalarına 26.3.2008 tarihinde başlayan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Meclis Araştırma Komisyonu Üyeleri, 4 günlük Ege Bölgesindeki inceleme ve araştırma gezisine 26 Mayıs Pazartesi günü Milas'tan başlayacak.
Ege Bölgesinde Zeytin ve Zeytinyağı ile diğer bitkisel yağların üretiminde ve ticaretinde yaşanan sorunları yerinde incelemek ve alınması gereken önlemleri belirlemek amacıyla Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur başkanlığında 16 milletvekilinden oluşan TBMM Araştırma Komisyonunda yer alan milletvekillerinin isimleri şöyle: Başkan vekili Aydın Milletvekili Ahmet Ertürk, Katip üye Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak, Komisyon sözcüsü Bursa Milletvekili Kemal Demirel ve üye milletvekilleri: Abdülhadi Kahya(Hatay), Hüseyin Devecioğlu(Kilis), İbrahim Mete Doğruer(Osmaniye), İlhan Evcin(Yalova), Ergün Aydoğan(Balıkesir), Ali Koyuncu(Bursa), Gürol Ergin(Muğla), Mehmet Salih Erdoğan(Denizli), İsmail Bilen(Manisa),İsmail Özgün(Balıkesir), İsmet Büyükataman(Bursa), İbrahim Binici(Şanlıurfa).
Komisyonun uzman üyeleri ise şu isimlerden oluşuyor: Korkut Türkyarar(TBMM), Yrd. Doç. Dr. Mücahit Taha Özkaya(Ank. Üni. ZiraatFak.), Yrd. Doç. Dr. Renan Tunalıoğlu(Adnan Menderes Üni.), Ziraat Y.Müh. Mehmet Ulaş(Bornova ZAE), Dış Tic. Uzm. Sadullah Güngör(Dış Ticaret Müsteşarlığı), Başkontrolör Nahide İnan(Sanayi ve Ticaret Bakanlığı), Ziraat Müh. Gürsoy Yüce(Tarım ve Köyişleri Bakanlığı),Ziraat Müh. Mehmet Demir Kaya(Tarım ve Köyişleri Bakanlığı), Ziraat Müh. Pervin Karahocagil(Tarım ve Köyişleri Bakanlığı), Komisyon Görevlileri: Mustafa Bıyık ve Bahar Özkan.
2002-2007 Yasama dönemi Milletvekillerinden oluşan Meclis Araştırma Komisyonu üyeleri 2006 yılında yine aynı amaç doğrultusunda Ege Bölgesinde inceleme-araştırma gezisi yapmış, gezinin ilk durağı yine Milas olmuş ve komisyon üyelerine Milas'ta bilimsel yöntemlerle zeytincilik yapan Ali Osman Menteşe'nin zeytinliğinde brifing verilmiş ve daha sonra komisyon üyeleri Menteşe'nin soğuk sıkım yapan butik tesisinde incelemelerde bulunmuşlardı.
22 Temmuz 2007 seçimlerinden sonra bazı yeni isimlerle yeniden oluşturulan TBMM Zeytincilik Araştırma Komisyonu üyelerinin 4 günlük Ege Bölgesi gezi programının ilk durağı yine Milas... Komisyon üyeleri 26 Mayıs Pazartesi günü saat 9'da Milas-Bodrum Havalimanına inecekler ve kahvaltının ardından eğer vakit olursa Havalimanının hemen yakınında bulunan Zeybekler Zeytinyağı fabrikasında incelemelerde bulunarak saat 10'da Milas'ta, belediye düğün salonunda sektör temsilcileri ve üreticilerle bir toplantı yapacaklar. Program gereği saat 12'de Milas'tan ayrılacak olan komisyon üyeleri daha sonra Aydın'a hareket edecek.
Komisyon üyeleri, program gereği 4 günlük gezi süresince; Milas-Aydın-İzmir-Ayvalık-Burhaniye-Edremit'te incelemelerde bulunacaklar ve sektör yetkilileriyle bir araya gelecekler. Komisyon üyeleri, gezinin son günü olan 29 Mayıs Perşembe günü "Vinolive" fuar açılışına ve fuar etkinliklerine katılacaklar ve aynı gün Ankara'ya hareket edecekler.
Aydın'da Meclis Araştırma Komisyonu Üyelerinin Sektör Buluşması
Ülkü ÜLKEN
16 milletvekilinden oluşan Zeytin zeytinyağı Meclis Araştırma Komisyonu tam katılım ile 26 Mayıs Pazartesi günü saat 17:30 da Aydın Ticaret Borsası Konferans Salonunda sektörle buluşacaktır.
Sorunları paylaşmak ve çözüm önerileri getirerek ortak akılda buluşmak üzere tüm zeytindostları toplantıya davetlidir.
Nevzat Çağlar Tüfekçi
Milas
Zeytin ve zeytinyağı ile diğer bitkisel yağların üretiminde ve ticaretinde yaşanan sorunların araştırılarak, alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan ve çalışmalarına 26.3.2008 tarihinde başlayan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Meclis Araştırma Komisyonu Üyeleri, 4 günlük Ege Bölgesindeki inceleme ve araştırma gezisine 26 Mayıs Pazartesi günü Milas'tan başlayacak.
Ege Bölgesinde Zeytin ve Zeytinyağı ile diğer bitkisel yağların üretiminde ve ticaretinde yaşanan sorunları yerinde incelemek ve alınması gereken önlemleri belirlemek amacıyla Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur başkanlığında 16 milletvekilinden oluşan TBMM Araştırma Komisyonunda yer alan milletvekillerinin isimleri şöyle: Başkan vekili Aydın Milletvekili Ahmet Ertürk, Katip üye Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak, Komisyon sözcüsü Bursa Milletvekili Kemal Demirel ve üye milletvekilleri: Abdülhadi Kahya(Hatay), Hüseyin Devecioğlu(Kilis), İbrahim Mete Doğruer(Osmaniye), İlhan Evcin(Yalova), Ergün Aydoğan(Balıkesir), Ali Koyuncu(Bursa), Gürol Ergin(Muğla), Mehmet Salih Erdoğan(Denizli), İsmail Bilen(Manisa),İsmail Özgün(Balıkesir), İsmet Büyükataman(Bursa), İbrahim Binici(Şanlıurfa).
Komisyonun uzman üyeleri ise şu isimlerden oluşuyor: Korkut Türkyarar(TBMM), Yrd. Doç. Dr. Mücahit Taha Özkaya(Ank. Üni. ZiraatFak.), Yrd. Doç. Dr. Renan Tunalıoğlu(Adnan Menderes Üni.), Ziraat Y.Müh. Mehmet Ulaş(Bornova ZAE), Dış Tic. Uzm. Sadullah Güngör(Dış Ticaret Müsteşarlığı), Başkontrolör Nahide İnan(Sanayi ve Ticaret Bakanlığı), Ziraat Müh. Gürsoy Yüce(Tarım ve Köyişleri Bakanlığı),Ziraat Müh. Mehmet Demir Kaya(Tarım ve Köyişleri Bakanlığı), Ziraat Müh. Pervin Karahocagil(Tarım ve Köyişleri Bakanlığı), Komisyon Görevlileri: Mustafa Bıyık ve Bahar Özkan.
2002-2007 Yasama dönemi Milletvekillerinden oluşan Meclis Araştırma Komisyonu üyeleri 2006 yılında yine aynı amaç doğrultusunda Ege Bölgesinde inceleme-araştırma gezisi yapmış, gezinin ilk durağı yine Milas olmuş ve komisyon üyelerine Milas'ta bilimsel yöntemlerle zeytincilik yapan Ali Osman Menteşe'nin zeytinliğinde brifing verilmiş ve daha sonra komisyon üyeleri Menteşe'nin soğuk sıkım yapan butik tesisinde incelemelerde bulunmuşlardı.
22 Temmuz 2007 seçimlerinden sonra bazı yeni isimlerle yeniden oluşturulan TBMM Zeytincilik Araştırma Komisyonu üyelerinin 4 günlük Ege Bölgesi gezi programının ilk durağı yine Milas... Komisyon üyeleri 26 Mayıs Pazartesi günü saat 9'da Milas-Bodrum Havalimanına inecekler ve kahvaltının ardından eğer vakit olursa Havalimanının hemen yakınında bulunan Zeybekler Zeytinyağı fabrikasında incelemelerde bulunarak saat 10'da Milas'ta, belediye düğün salonunda sektör temsilcileri ve üreticilerle bir toplantı yapacaklar. Program gereği saat 12'de Milas'tan ayrılacak olan komisyon üyeleri daha sonra Aydın'a hareket edecek.
Komisyon üyeleri, program gereği 4 günlük gezi süresince; Milas-Aydın-İzmir-Ayvalık-Burhaniye-Edremit'te incelemelerde bulunacaklar ve sektör yetkilileriyle bir araya gelecekler. Komisyon üyeleri, gezinin son günü olan 29 Mayıs Perşembe günü "Vinolive" fuar açılışına ve fuar etkinliklerine katılacaklar ve aynı gün Ankara'ya hareket edecekler.
Aydın'da Meclis Araştırma Komisyonu Üyelerinin Sektör Buluşması
Ülkü ÜLKEN
16 milletvekilinden oluşan Zeytin zeytinyağı Meclis Araştırma Komisyonu tam katılım ile 26 Mayıs Pazartesi günü saat 17:30 da Aydın Ticaret Borsası Konferans Salonunda sektörle buluşacaktır.
Sorunları paylaşmak ve çözüm önerileri getirerek ortak akılda buluşmak üzere tüm zeytindostları toplantıya davetlidir.
Zeytin Ülkesi...
HİKMET ÇETİNKAYA
Cumhuriyet
24 Mayıs 2008,C.tesi
Bir rüzgâr Şapla Dağı’ndan Madra’ların derinliklerine inerken, kekik kokulu bir esinti yalar geçer içinizden...
Mehmet Başaran’ın “Yüreğinin Sesi, Zeytin Ülkesi”ni okuyorum...
Benimki geçmişe bir yolculuk...
Kaz Dağı, eski adıyla İda Dağı...
Homeros “Bol pınarlı İda” diyor “Işık Sahili”ne, Kaz Dağları’na...
Zeytin tarihin ilk çağlarından beri kutsal bir ağaç olarak tanınır, zeytinyağı da öyle...
Güre Köyü benim ilkokulu okuduğum yer. Güre’nin yamaçlarında Gelin Çamı...
İlkyaz sürgün verdiğinde ilk durağım Kaz Dağları’nın etekleridir. Önce Edremit’e gider, Yanık Değirmen Mahallesi’nde doğduğum evi ararım ama bulamam.
Güre’nin CHP’li Belediye Başkanı Kamil Saka’yla, sınıf arkadaşım Ali Balya’yla Gelin Çamı’nın oralarda bir lokantaya gideriz...
Altın avcıları Kaz Dağları’nı, Biga Yarımadası’nı, Madra Dağları’nı mesken tuttu...
Haberiniz olsun kutsal zeytin ağaçları kesilmeye başlandı, kızılçam ormanları elden gidecek...
Murat Narin hem zeytinci hem de çevrecidir...
On gün önce Ören’de oturup uzun uzun sohbet ettik...
Sorum şuydu:
“Türkiye’de zeytincilik nereye gidiyor?”
Murat Narin Türkiye’nin üç-dört yıl önce zeytinyağı üretiminde İspanya, İtalya, Yunanistan’ın ardından dördüncü sırada olduğunu söyleyip ekledi:
“Şimdi araya 150 bin ton üretimle Tunus, 134 bin tonla Suriye girdi. Türkiye ise altıncı sıraya geriledi...”
Dünya altıncısı Türkiye 125 bin ton zeytinyağı, 300 bin ton sofralık zeytin üretiyor...
Tunus ve Suriye’de zeytincilik devlet tarafından destekleniyor; kooperatifçiliğe önem veriliyor...
***
Dünya altıncısı Türkiye’de, 15 milyonu yeni fidan, toplam 140 milyon zeytin ağacı bulunuyor...
Oysa Suriye, 90 milyon ağacı bulunmasına karşın zeytinyağı üretiminde Türkiye’nin önünde. Suriye’de her yıl 10 milyon fidan dikiliyor.
Dünya birincisi İspanya’da 325 milyon ağaçtan 1 milyon 25 bin ton zeytinyağı, 400 bin ton sofralık zeytin üretiliyor...
İtalya 500 bin ton zeytinyağı çıkarıyor. Yunanistan’da ağaç sayısı 170 milyon.
AB zeytinyağında kilogram başına 1.32 Avro destek veriyor. Türkiye’de ise kilogram başına 20 Yeni Kuruş.
Murat Narin diyor ki:
“Bizim istemimiz kilo başına 1.20 YTL. Zeytincilik böyle kalkınır.”
Tariş ve Marmarabirlik bu konuda sıkıntı yaşıyor...
Devlet kooperatifleri desteklemiyor. ..
Edremit Körfezi’nde İspanya, İtalya ve Tunus’un “aracı tüccarları” zaman zaman zeytinyağı topluyor üreticiden...
Geçmişte İtalya’nın aracıları kilosu bir dolardan zeytinyağı aldı...
Unutulmamalı! ..
Şimdilerde AKP iktidarı özellikle Güneydoğu’da üretici borçlarını erteledi...
Peki Ege’de, Çukurova’da üreticiler ne olacak?
Özellikle zeytin üreticileri!. .
İklim değişiklikleri zeytincileri vuruyor...
“Zeytin Ülkesi”nde üretici zorlanıyor...
Tunus AB’ye aday ülke olmamasına karşın (Gümrük Birliği anlaşması da yok) yıllık 56 bin tonluk kotasını kullanıyor...
İşin ilginç yanı, Tunus AB ülkelerine gümrüksüz dışsatım yapabiliyor.
Neden?
Tunus Uluslararası Zeytinyağı Konseyi’ne(UZK) üye, Türkiye ise üye değil!..
Bu yüzden AB, Türkiye’ye gümrük vergisi uyguluyor!..
***
“Zeytin Ülkesi”nde zeytinciler gelecekten kaygılı. Kaz Dağları işgal altında. Altın avcıları oraları mesken tutmuş...
En iyisi yazıyı Mehmet Başaran’ın dizeleriyle bitirmek:
“Çalışanların kokusunu getirdi rüzgâr
Sallandı uzun kavak
Evler gördüm yoksul suskun
Köyle iç içe bir ak taşlı yer
Kimi alttaydı insanların kimi üstte
Sonra deniz aldı gözlerimi
Sonra Madra Dağları
Baktım Edremit Körfezi’ndeyim
Hüzünlü bir sevda gibi içimde akşam
Efsanelerini söylüyor mavi mavi
Kulağımın dibinde Ege”
Cumhuriyet
24 Mayıs 2008,C.tesi
Bir rüzgâr Şapla Dağı’ndan Madra’ların derinliklerine inerken, kekik kokulu bir esinti yalar geçer içinizden...
Mehmet Başaran’ın “Yüreğinin Sesi, Zeytin Ülkesi”ni okuyorum...
Benimki geçmişe bir yolculuk...
Kaz Dağı, eski adıyla İda Dağı...
Homeros “Bol pınarlı İda” diyor “Işık Sahili”ne, Kaz Dağları’na...
Zeytin tarihin ilk çağlarından beri kutsal bir ağaç olarak tanınır, zeytinyağı da öyle...
Güre Köyü benim ilkokulu okuduğum yer. Güre’nin yamaçlarında Gelin Çamı...
İlkyaz sürgün verdiğinde ilk durağım Kaz Dağları’nın etekleridir. Önce Edremit’e gider, Yanık Değirmen Mahallesi’nde doğduğum evi ararım ama bulamam.
Güre’nin CHP’li Belediye Başkanı Kamil Saka’yla, sınıf arkadaşım Ali Balya’yla Gelin Çamı’nın oralarda bir lokantaya gideriz...
Altın avcıları Kaz Dağları’nı, Biga Yarımadası’nı, Madra Dağları’nı mesken tuttu...
Haberiniz olsun kutsal zeytin ağaçları kesilmeye başlandı, kızılçam ormanları elden gidecek...
Murat Narin hem zeytinci hem de çevrecidir...
On gün önce Ören’de oturup uzun uzun sohbet ettik...
Sorum şuydu:
“Türkiye’de zeytincilik nereye gidiyor?”
Murat Narin Türkiye’nin üç-dört yıl önce zeytinyağı üretiminde İspanya, İtalya, Yunanistan’ın ardından dördüncü sırada olduğunu söyleyip ekledi:
“Şimdi araya 150 bin ton üretimle Tunus, 134 bin tonla Suriye girdi. Türkiye ise altıncı sıraya geriledi...”
Dünya altıncısı Türkiye 125 bin ton zeytinyağı, 300 bin ton sofralık zeytin üretiyor...
Tunus ve Suriye’de zeytincilik devlet tarafından destekleniyor; kooperatifçiliğe önem veriliyor...
***
Dünya altıncısı Türkiye’de, 15 milyonu yeni fidan, toplam 140 milyon zeytin ağacı bulunuyor...
Oysa Suriye, 90 milyon ağacı bulunmasına karşın zeytinyağı üretiminde Türkiye’nin önünde. Suriye’de her yıl 10 milyon fidan dikiliyor.
Dünya birincisi İspanya’da 325 milyon ağaçtan 1 milyon 25 bin ton zeytinyağı, 400 bin ton sofralık zeytin üretiliyor...
İtalya 500 bin ton zeytinyağı çıkarıyor. Yunanistan’da ağaç sayısı 170 milyon.
AB zeytinyağında kilogram başına 1.32 Avro destek veriyor. Türkiye’de ise kilogram başına 20 Yeni Kuruş.
Murat Narin diyor ki:
“Bizim istemimiz kilo başına 1.20 YTL. Zeytincilik böyle kalkınır.”
Tariş ve Marmarabirlik bu konuda sıkıntı yaşıyor...
Devlet kooperatifleri desteklemiyor. ..
Edremit Körfezi’nde İspanya, İtalya ve Tunus’un “aracı tüccarları” zaman zaman zeytinyağı topluyor üreticiden...
Geçmişte İtalya’nın aracıları kilosu bir dolardan zeytinyağı aldı...
Unutulmamalı! ..
Şimdilerde AKP iktidarı özellikle Güneydoğu’da üretici borçlarını erteledi...
Peki Ege’de, Çukurova’da üreticiler ne olacak?
Özellikle zeytin üreticileri!. .
İklim değişiklikleri zeytincileri vuruyor...
“Zeytin Ülkesi”nde üretici zorlanıyor...
Tunus AB’ye aday ülke olmamasına karşın (Gümrük Birliği anlaşması da yok) yıllık 56 bin tonluk kotasını kullanıyor...
İşin ilginç yanı, Tunus AB ülkelerine gümrüksüz dışsatım yapabiliyor.
Neden?
Tunus Uluslararası Zeytinyağı Konseyi’ne(UZK) üye, Türkiye ise üye değil!..
Bu yüzden AB, Türkiye’ye gümrük vergisi uyguluyor!..
***
“Zeytin Ülkesi”nde zeytinciler gelecekten kaygılı. Kaz Dağları işgal altında. Altın avcıları oraları mesken tutmuş...
En iyisi yazıyı Mehmet Başaran’ın dizeleriyle bitirmek:
“Çalışanların kokusunu getirdi rüzgâr
Sallandı uzun kavak
Evler gördüm yoksul suskun
Köyle iç içe bir ak taşlı yer
Kimi alttaydı insanların kimi üstte
Sonra deniz aldı gözlerimi
Sonra Madra Dağları
Baktım Edremit Körfezi’ndeyim
Hüzünlü bir sevda gibi içimde akşam
Efsanelerini söylüyor mavi mavi
Kulağımın dibinde Ege”
Fuar'dan önce pazarı kuruldu
Haber Ekspres
24 Mayıs 2008,Cumartesi
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nedim Kalpaklıoğlu, önümüzdeki dönemin zeytin ve zeytinyağı için var yılı olduğunu belirterek, "Dolayısıyla bol ürün olacak. Bunu Türkiye'de tüketmek mümkün değil, dünyaya ihraç etmemiz lazım" dedi.
İzmir'de 29 Mayıs - 1 Haziran'da düzenlenecek Vinolive 5. Şarap, Zeytin, Zeytinyağı ve Teknolojileri Fuarının tanıtımı amacıyla Kültürpark'ta "Vinolive Bazaar" kuruldu. Pazarın açılışında konuşan Kalpaklıoğlu, Ege Bölgesinin en önemli ihracat kalemlerinden birinin zeytin ve zeytinyağı olduğunu belirterek, "Bu, 2 milyar dolarlık bir olay" dedi.
Fuar kapsamında Hindistan'dan Kuzey Amerika'ya dünyanın her yerinden "satın almacıları" getireceklerini ve ürünleri tanıtma imkanı bulacaklarını kaydeden Kalpaklıoğlu, "Önümüzdeki dönem zeytin ve zeytinyağı için var yılı. Dolayısıyla bol ürün olacak. Bunu Türkiye'de tüketmek mümkün değil, dünyaya ihraç etmemiz lazım" diye konuştu.
İzmir Fuarcılık Hizmetleri Kültür ve Sanat İşleri AŞ (İZFAŞ) Genel Müdürü Doğan İşleyen ise pazarın Akdeniz ve Ege mutfağını tanıtmak amacıyla kurulduğunu söyledi. Fuar kapsamında zeytinyağı ve üzümün anavatanı olan bölgeye dünyaca ünlü şarap uzmanlarının da geleceğini belirten İşleyen, bu yıl bir sempozyum gerçekleştirileceğini, önümüzdeki yıl ise uluslararası zeytin kongresi düzenleneceğini aktardı.
İki gün süreyle 11.00-19.00 saatleri arasında ziyaretçilere açık kalacak pazarda kurulan stantlarda zeytin, zeytinyağı, zeytinyağlı yemekler ve şarap çeşitlerinin satışı yapılıyor.
24 Mayıs 2008,Cumartesi
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nedim Kalpaklıoğlu, önümüzdeki dönemin zeytin ve zeytinyağı için var yılı olduğunu belirterek, "Dolayısıyla bol ürün olacak. Bunu Türkiye'de tüketmek mümkün değil, dünyaya ihraç etmemiz lazım" dedi.
İzmir'de 29 Mayıs - 1 Haziran'da düzenlenecek Vinolive 5. Şarap, Zeytin, Zeytinyağı ve Teknolojileri Fuarının tanıtımı amacıyla Kültürpark'ta "Vinolive Bazaar" kuruldu. Pazarın açılışında konuşan Kalpaklıoğlu, Ege Bölgesinin en önemli ihracat kalemlerinden birinin zeytin ve zeytinyağı olduğunu belirterek, "Bu, 2 milyar dolarlık bir olay" dedi.
Fuar kapsamında Hindistan'dan Kuzey Amerika'ya dünyanın her yerinden "satın almacıları" getireceklerini ve ürünleri tanıtma imkanı bulacaklarını kaydeden Kalpaklıoğlu, "Önümüzdeki dönem zeytin ve zeytinyağı için var yılı. Dolayısıyla bol ürün olacak. Bunu Türkiye'de tüketmek mümkün değil, dünyaya ihraç etmemiz lazım" diye konuştu.
İzmir Fuarcılık Hizmetleri Kültür ve Sanat İşleri AŞ (İZFAŞ) Genel Müdürü Doğan İşleyen ise pazarın Akdeniz ve Ege mutfağını tanıtmak amacıyla kurulduğunu söyledi. Fuar kapsamında zeytinyağı ve üzümün anavatanı olan bölgeye dünyaca ünlü şarap uzmanlarının da geleceğini belirten İşleyen, bu yıl bir sempozyum gerçekleştirileceğini, önümüzdeki yıl ise uluslararası zeytin kongresi düzenleneceğini aktardı.
İki gün süreyle 11.00-19.00 saatleri arasında ziyaretçilere açık kalacak pazarda kurulan stantlarda zeytin, zeytinyağı, zeytinyağlı yemekler ve şarap çeşitlerinin satışı yapılıyor.
Friday, May 23, 2008
"1. Ulusal Zeytin Öğrenci Kongresi" başarı ile sonuçlandı.
Balıkesir'in Edremit ilçesinde,17-18 Mayıs 2008 tarihleri arasında Balıkesir Üniversitesi Edremit Meslek Yüksekokulu tarafından gerçekleştirilen "1. Ulusal Zeytin Öğrenci Kongresi" başarı ile sonuçlandı.
Üniversitelerde zeytin konusunda eğitim alan ve zeytine merak duyan öğrencilerin çalışmalarını aktarması, bilgilerini paylaşması ve bilimsel etkinliklere önem verilebilmesi amacıyla bu yıl ilk kez düzenlenen "1. Ulusal Zeytin Öğrenci Kongresi" Edremit Şükrü Tunar Kültür Merkezi'nde yapıldı.
Bir sonraki kongre Uludağ Üniversitesi tarafindan Gemlik'te 2010 yılında yapılacaktır.
Üniversitelerde zeytin konusunda eğitim alan ve zeytine merak duyan öğrencilerin çalışmalarını aktarması, bilgilerini paylaşması ve bilimsel etkinliklere önem verilebilmesi amacıyla bu yıl ilk kez düzenlenen "1. Ulusal Zeytin Öğrenci Kongresi" Edremit Şükrü Tunar Kültür Merkezi'nde yapıldı.
Bir sonraki kongre Uludağ Üniversitesi tarafindan Gemlik'te 2010 yılında yapılacaktır.
Subscribe to:
Posts (Atom)