Tuesday, June 10, 2008

ADIM ADIM SAĞLIK‏

Deniz ARDALI-Gıda Yük. Müh.
Gıda ve Çevre Kontrol Şube Müdürlüğü


Bu günlerde ülkemizde kendi ürettiğimiz zeytinyağını öncelikle kendimizin tüketmesi buna paralel zeytinyağı tüketimini arttırmak amacı ile yurt genelinde kampanya başlatıldı. Kişi başı tüketimin İspanya'da 21 kg, İtalya'da 18 kg ve Yunanistan'da 25kg,Türkiye'de ise sadece 1 kg olduğunu öğrenince kampanyanın hedefine ulaşmasının bizler için ne kadar gerekli olduğu fikri ister istemez önem kazanıyor ve kendimi bunun için bir şeyler yapma gereğinde hissederken buluyorum.

Dilerseniz kampanya fikrinin haklılığını biraz daha vurgulamak adına sizlere Hz. Nuh Peygamberin tufanından beri bilinen, bütün kutsal kitaplarda adı geçen, neredeyse her derde deva diyebileceğimiz, barışın simgesi olan zeytin ve zeytinden elde edilen hayatın mucizesi zeytinyağı hakkında bazı bilgiler sunalım.

Öncelikle marketten herhangi bir tescilli marka zeytinyağını aldığımızda üzerine yazan Naturel, Sızma, Rafine, Riviera zeytinyağı ne demek ondan bahsedelim.

Naturel zeytinyağı; Yeşilimsi sarı renkte, zeytinin koku ve tadını en doğal biçimde muhafaza eden, doğal yollarla elde edilen bir zeytinyağı çeşididir. Kendi içinde ikiye ayrılır:

Sızma; Sızma veya basınçla elde edildiği için bu adı almıştır. Dolayısıyla üretilirken hiçbir kimyasal işlem uygulanmaz. Asit oranı genelde 0-0.3 arasıdır. Çiğ olarak salatalarda veya direkt kahvaltıda kullanılması tavsiye edilir.

Naturel; Sızmaya oranla daha yoğun zeytin tadı ve kokusu içeren, asitliği 1-2 arası olan çeşididir.

Son zamanlarda üretimi yapılabilen organik zeytinyağı da naturel grubuna girer.

Rafine Zeytinyağı; Asitliği yüksek olan zeytinyağını (zeytinyağı hava ile temas ettiğinde veya uzun süre bekletildiğinde asitliği yükselir) daha yenilebilir hale getirmek için fiziksel rafinasyon işleminden geçirmek gerekir. Bu arada rafinasyon işlemi sırasında uygulanan yöntem olsun, kullanılan kimyasallar olsun sağlığa zararlı değildir. Rafinasyon sayesinde asit oranı sıfıra iner ve yağın kalitesini bozan maddeler uzaklaştırılır.

Riviera Zeytinyağı; Rafine ve naturel yağların belli oranda karışımıdır. Karıştırılan yağların kalitesine göre riviera yağın kalitesi değişir. Daha ekonomik olduğu için yemeklerde, kızartmalarda kullanılması uygun olur.

Zeytinyağı şu sebeplerle hayatın mucizesi lakabını hak eder:

-Günde 100 cl. zeytinyağı tüketen bir kişi, tümörlerin yok edilmesinde ve önlenmesinde yapıtaşı niteliğindeki Squalene maddesinin günlük gereken miktarını almış olur (bir diğer squalene kaynağı ise köpekbalığı kıkırdağıdır).

-Yıllardır yapılan araştırmalar zeytinyağının kanser riskini yüzde 50'ye yakın azalttığını ortaya koymuştur.

-Kızartma ve kızartma sonrasında uygun koşullarda saklandığında oksitlenmeye karşı dayanıklı ve daha az kanserojendir.

-Kalbin en büyük düşmanlarından biri olan kolesterol miktarını kontrol eder ve kötü kolesterolü düşürür. Dünyada kalp hastalıklarının en az görüldüğü ülkeler zeytinyağını en fazla tüketen Akdeniz ülkeleridir.

-Yağlar genel olarak midede değil barsaklarda sindirilirler. Zeytinyağı, midede bulunduğu kısa süre içinde mide asitlerini azaltmadığı için daha kolay sindirilir. Barsaklarda sindirildiği için de kabızlığı önleyerek daha iyi çalışmasını sağlar.

-Bilindiği gibi yetişkinlere nazaran çocuklar için beslenme, yaşamın ilk yıllarında beynin sağlıklı bir şekilde gelişebilmesi için daha önemlidir. Hayatın mucizesi zeytinyağı, çocuk gelişiminde hayati önem taşıyan yağ asitlerini, anne sütüne eş miktarda içerir, bu yağ asitleri aynı zamanda çocukların kemiklerini güçlendirir.

-Yaşlanma sürecini hızlandıran, hücre gelişimini olumsuz yönde etkileyen oksidanlara karşı başta E vitamini olmak üzere çok sayıda antioksidan içerir.

-Şeker hastalığının neden olduğu kandaki kolesterol miktarının yükselmesi ve yine şeker hastalığının neden olduğu sindirim sırasında daha çok oksidan maddenin açığa çıkması gibi olayları önler, kan şekerinin kontrol edilmesine katkıda bulunur.

-Cildin genç görünmesini, saçların kuvvetlenmesini ve parlamasını sağlar ve bu nedenle bazı güzellik ürünlerinin içeriklerine dahil edilir.

-Aralarında kalsiyumun da bulunduğu bazı minerallerin vücuttaki etkisini arttırır ve sonuçta kireçlenmeye karşı önemli rol oynar.

-Soğuk kış günlerinde dudak çatlamalarını ve el kurumalarını zeytinyağı sürmek suretiyle tedavi edilebileceğini bilmek gerekir.

Yararlarının bilincine varıldığı takdirde zeytinyağı tüketimine ağırlık vermenizin söz konusu olacağı düşüncesindeyim.

Rusya'da ve civarındaki ülkelerde zeytinyağının sadece eczanelerde ilaç şişelerinde satıldığı göz önüne alırsak, zeytin ve zeytinyağı üretiminde dünyada sayılı yere sahip olduğumuz, dağlarından yağ akan bir ülkede yaşadığımız için oldukça şanslıyız.

Umarım doğanın bizlere büyük bir lütfu olan zeytinyağı hakkında ana başlıklar halinde de olsa bilgilendiniz. Sizlere bir tavsiyem olursa, o da dünyada alt mutfak olarak sadece bizde olan zeytinyağlı yemekleri, kendimiz ve sağlıklarını düşündüğümüz sevdiklerimiz için sofranızdan eksik etmemenizdir.

No comments: