Tuesday, December 04, 2007

İhracatçı ve üretici arasındaki zeytinyağı savaşı kızışacak


Barçın Yinanç
Referans
04.12.2007, Salı


Zeytinyağı ihracatçısının, ham yağ ithal etme talebi sektörde soğuk rüzgârlar estiriyor. Üreticiler buna karşılık 'Sanayici de ihracatçı da çiftçinin sırtından korunmak isteniyor. Kendi ürünümüzü doğrudan ihraç etmek istiyoruz' derken DTM sessizliğini koruyor.

Balıkesir Ayvalık'ta eski günlerde hasat dönemi, zeytin toplamaya gelen işçilerin, ağaca bağladıkları kahyayı serbest bırakmak için, ürün sahibinden bahşişi kopartmalarıyla başlarmış. Modern zamanlarda, bu ritüellerin yerini, ürünlerin tanıtımının yapıldığı fuarlar, sektörün sorunlarının masaya yatırıldığı paneller almış durumda.

Ayvalık Ticaret Odası, üç yıldır her hasat zamanı, özellikle medya ve hükümetin projektörlerini hem bölgeye hem de zeytin sektörüne çevirmesini sağlamak için bir dizi etkinliğe ev sahipliği yapıyor.

Geçen haftasonu bir grup basın mensubu ve sektör temsilcisi, Ayvalık Hasat Şenliği'ne davetliydi. Zeysan'dan Faik Giray Yılmaz'ın zeytin bahçesindeki sembolik hasadın ardından, "Babam ve Oğlum" filminin çekildiği Ali Sural çiftliğinde yenen yemek şenlik havasında geçse de, Ayvalık'lı zeytin üreticileri pek de şenlik havasında değiller.

Kuraklık ve ithalat talebi üreticiyi üzdü

Kuraklık bu sene de mahsulü vurduğu için yüzler gülmüyor. Zeytinyağı ihracatçılarının, yurtdışından ham yağ getirilmesi yönündeki talepleri de sektörde soğuk rüzgârların esmesine yol açmış durumda. Bu nedenle Ayvalık Belediyesi'nin de katkısıyla düzenlenen panelde, gözler Dış Ticaret Müsteşarlığı temsilcisi Mustafa Sever'de idi. Panele katılan Ayvalık Zeytin Üreticileri Derneği Başkanı Salih Madra, ham yağ üreticisi olarak dışarıdan ürün getirilmesine karşı olduklarını anlatırken, çiftçilere zeytinyağı ihraç etme izni verilmezken, ihracatçılara ithalat izni verilmesinin haksızlık olduğunu vurguladı.

Türkiye'nin köklü markalarından Madra'nın sahiplerinden Salih Madra, "Kendi ürünümüzü dışarı doğrudan ihraç etmek istiyoruz. Türk sanayicisi zarar görmesin diye izin verilmiyor. Bu engeller kaldırılmadan, ham yağ ithal edilip ihracatçı korunmak istiyor. Sanayici de ihracatçı da çiftçinin sırtından korunmak isteniyor" diye konuştu. Dış Ticaret Müsteşarlığı temsilcisi Mustafa Sever ise "Ortada bir talep var ancak henüz değerlendiriliyor" demekle yetinirken, özellikle dışarıdan gelen ham yağın içeride kullanımının engellenmesine ilişkin denetim sorununa yönelik sorulara da "bir karar alınmış gibi davranmayalım" diyerek ayrıntılı yanıt vermemeyi tercih etti. Öte yandan Sever, sektörün gelişimi için, tüm tarafların eşgüdüm içinde olması gerektiğine de dikkat çekti. Ancak kısa vadede, üreticilerle, ihracatçıların kavgası sektörde arzulanan işbirliğinin oluşmasını engelleyecek gibi görünüyor.

Çözüm bulunmazsa ihracatçı batabilir

Hem üretici hem de ihracatçı olan Kırlangıç şirketinin genel müdürü Ergin Savcı'ya göre her iki taraf da haklı. "Pazar payını kaybetmemek süreklilik gerektirir. Ancak ambalajlı ürünleri dışarıda bırakırsak, ihracatımız geriliyor. Önlem alınmazsa bazı ihracatçılar da batma noktasına gelebilir" dedi. Savcı Referans'a yaptığı açıklamada, ham yağ ithalinin çözüm yöntemlerinden biri olduğunu ancak, asıl sektörü rahatlatacak olanın üreticilere verilen kilo başı 11 kuruşluk primin arttırılması olduğunu söyledi. Savcı'ya göre devlet de iki taraf arasında sıkışmış durumda. Savcı üreticilerle, ihracatçıların hükümet nezdinde ayrı ayrı kulis yapacak yerde, tek vücut olup, sektöre yönelik teşvikleri arttırmak için baskı yapmalarının daha akılcı olacağı görüşünde. Ancak hasat dönemini fırsat bilen üreticilerin sorunlarını gündeme getirmesine karşılık, ihracatçıların da kısa bir süre içinde kendi görüşlerini dile getirecekleri bir basın toplantısı düzenleyecekleri duyumu var. Yani şimdilik sektörden gelen işaretler, zeytinyağı savaşlarının durulacağı değil kızışacağı yönünde.

No comments: