Tuesday, December 04, 2007

Tzob: Zeytinyağında Ambalajlı İhracata Destek Verilmeli


ANKA
04 Aralık 2007 Salı


Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı Şemsi Bayraktar, Türk Zeytinyağının Yabancı Markalar Altında Satışının Önüne Geçmek İçin Ambalajlı İhracata Daha Fazla Destek Verilmesini İstedi.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar, Türk zeytinyağının yabancı markalar altında satışının önüne geçilmesi için "ambalajlı ihracat"a daha fazla destek verilmesi, primlerin maliyetler ve dünya fiyatları göz önüne alınarak belirlenmesi, ithalata ise kesinlikle izin verilmemesini istedi.

Bayraktar yaptığı açıklamada, Türkiye'nin İspanya, İtalya, Tunus ve Yunanistan gibi dünyanın önde gelen zeytin ve zeytinyağı üreticilerinden biri olduğunu belirtirken, son yıllarda yeni zeytin fidanlarının dikimi ve üreticinin özendirilmesiyle üretimde artış yaşandığı, sektörün büyük bir gelişim içine girdiğine işaret etti.

Zeytinciliğimizin gelişiminin en önemli göstergelerinden biri olan dökme formda yapılan ihracat azalırken, kutulu ihracatın arttığına dikkat çeken Bayraktar, "AB ülkelerine dökme formda ihraç ettiğimiz zeytinyağı, bu ülkelerde ambalajlanarak İtalyan ve İspanyol markaları altında pazarlanmaktadır. Böylece kendi yağımız kendi markamıza rakip olmaktadır. Ayrıca zeytinyağından elde edilen gelir de daha düşük olmaktadır" dedi.

Bayraktar, Türk zeytinyağının yabancı markalar altında satılmasının önlenmesi için ambalajlı ihracata ağırlık verilmesini isterken, prim miktarının öncelikle üretim maliyetleri ve dünya fiyatları dikkate alınarak belirlenmesi ve mutlaka artırılması, tanıtım faaliyetleriyle iç tüketimin artırılması, zeytin ve zeytinyağı ithalatına ise izin verilmemesi gerektiğini bildirdi.

/**

Ambalaj Şekillerine Göre Zeytinyağı İhracatının Dağılımı(%)

Sezon Dökme Varilli Ambalajlı

2000/01 75,9 11,9 12,2

2001/02 49,2 23,9 26,9

2002/03 70,0 13,0 17,0

2003/04 57,1 12,1 30,8

2004/05 66,4 10,2 23,4

2005/06 55,3 20,9 23,8

2006/07 40,8 22,7 36,5

Zeytinyağı Ambalaja Girsin, Türkiye Kazansın

İhlas Haber Ajansı
04 Aralık 2007 Salı


Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB), Türkiye'nin zeytinyağında söz sahibi olmaya başladığı bir dönemde alınacak herhangi bir ithalat kararının üreticinin üretme şevkini kıracağı gibi, sektörün de geriye gitmesine yol açacağını belirterek, "Ülkemiz menfaatlerinin korunması, üreticilerimizin hak ettiği geliri elde edebilmelerinin sağlanması bakımından yağımız 'Made in Turkey' damgasıyla ambalajlı olarak pazarlanmalı, zeytin ve zeytinyağı sektörünün desteklenmesine devam edilmelidir" dedi.

TZOB'dan yapılan açıklamada, Türkiye'nin, bulunduğu coğrafi konum ve sahip olduğu Akdeniz iklimi özellikleri nedeniyle İspanya, İtalya, Tunus ve Yunanistan gibi diğer Akdeniz ülkeleriyle birlikte dünyanın önde gelen zeytin ve zeytinyağı üreticilerinden biri olduğu hatırlatıldı. Son yıllarda yeni zeytin fidanlarının dikimi ve üreticinin zeytin üretimine özendirilmesiyle birlikte ağaç sayısının arttığı belirtilerek, ağaç sayısındaki artışa bağlı olarak üretimde de artış meydana geldiği ve Türkiye zeytinciliğinin büyük bir gelişim içerisine girdiği vurgulandı. Zeytinciliğin gelişiminin en önemli göstergelerinden biri olan dökme formda yapılan ihracat azalırken, kutulu ihracatta artış olduğunun belirtildiği açıklamada, AB ülkelerine dökme formda ihraç edilen zeytinyağının, bu ülkelerde ambalajlanarak İtalyan ve İspanyol markaları altında pazarlandığına dikkat çekildi. Açıklamada, "Böylece kendi yağımız kendi markamıza rakip olmaktadır. Ayrıca zeytinyağından elde edilen gelir de daha düşük olmaktadır" denildi.

Ambalaj şekillerine göre zeytinyağı ihracatının dağılımına bakıldığında 2005-2006 sezonunda toplam ihracatın yüzde 23.8 olan ambalajlı zeytinyağı ihracatının 2006/2007 sezonunda yüzde 36.5'e çıktığı kaydedildi. Zeytinyağı ihracatında dökme zeytinyağının payı giderek azalırken, ambalajlı zeytinyağının payının giderek arttığı kaydedilerek, zeytinyağı çeşitlerine göre 'Tescilli Türk Markaları' ve 'Made in Turkey' ibaresi taşıyan 1 kilograma (1 kilogram dahil) kadar olan yağlar için 400 dolar/ton, 1-2 kilograma (2 kilogram dahil) kadar olan yağlar için 250 dolar/ton, 2-5 kilograma (5 kilogram dahil) kadar olan yağlar için verilen 175 dolar/tonluk ihracat iadelerinin ambalajlı ihracatın artışında önemli bir etken olduğu belirtildi. Markalı ve ambalajlı ürün ihracatının teşvikiyle Türkiye'nin sahip olduğu zenginliklerin katma değere dönüşmesi ve Türk markalı zeytinyağının dünya pazarlarında yer almasının oldukça sevindirici gelişmeler olduğu ifade edildi.

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, zeytinciliğin gelişim içerisinde olduğu Türkiye'de, iç piyasa fiyatlarının yüksek olduğu gerekçesinin zeytin ve zeytinyağı ithalat talepleri ile ilgili tartışmaların çözüm üretmekten uzak olan yaklaşımlar olduğunu kaydetti. Nitekim önemli üretici ülkelerden biri olan İtalya'da sızma zeytinyağının üretici satış fiyatının 6.2 YTL/kg, İspanya'da 4.7 YTL/kg iken, Türkiye'de birinci kalite zeytinyağının üretici satış fiyatının ortalama 4-5 YTL/kg olduğunu belirten Bayraktar, Türkiye fiyatlarının koparılan fırtınanın aksine hiç de yüksek olmadığını ve AB'nin üreticilerine ödediği destek tutarının kilogram başına 2.3 YTL/kg'a denk geldiğini kaydetti. Türkiye'nin, üreticilere kilogram başına verdiği 11 kuruşluk destekle AB ülkeleriyle rekabet etmesinin çok zor olduğunu vurgulayan Bayraktar, "Bunun için yapılması gerekenler çok açık ve nettir. Türkiye'nin geldiği zeytin ve zeytinyağı seviyesinin daha ileri gitmesi, sektörün rekabet edebilir bir yapıya kavuşturulması bakımından önemlidir. Bu çerçevede prim miktarı öncelikle üretim maliyetleri ve dünya fiyatları dikkate alınarak belirlenmeli, mutlak surette artırılmalıdır. Ambalajlı ihracatın desteklenmesine devam edilmelidir. Tanıtım faaliyetleriyle iç tüketim artırılmalıdır. Zeytin ve zeytinyağı ithalatına izin verilmemelidir" şeklinde konuştu.

Üretimin artırılmaya çalışıldığı sektörün büyük bir gelişim içerisinde olduğu ve ülke olarak zeytinyağında söz sahibi olmaya başlanan bir dönemde alınacak herhangi bir ithalat kararının üreticinin üretme şevkini kıracağı gibi, sektörün de geriye gitmesine yol açacağını kaydeden Bayraktar, "Ülkemiz menfaatlerinin korunması, üreticilerimiz hak ettiği geliri elde edebilmelerinin sağlanması bakımından yağımız 'Made in Turkey' damgası ile ambalajlı olarak pazarlanmalı, zeytin ve zeytinyağı sektörünün desteklenmesine devam edilmelidir. Zeytinyağının kutulu olarak yurt dışında satılabilmesi için özellikle firmalar tanıtıcı faaliyetlerde bulunmalıdır. Bu konuda tek eksiğimiz uluslararası boyutta tanıtımdır. Önümüzdeki günlerde yapılacak tanıtım çalışmaları sonrası zeytinyağımızı markalı olarak satma imkanına kavuşabiliriz" dedi.

No comments: