Thursday, January 24, 2008

Zeytinyağcıya müjde kara suyu arıtması için 3 proje hazır


Ayşegül Sakarya
Referans
24 Ocak 2008,Perşembe


Zeytinyağı üreticilerinin kabusu olan zeytin kara suyunun arıtılmasına yönelik çalışmalarda son aşamaya gelindi. Üç proje mart ayında görücüye çıkacak. Çevre Bakanlığı'nın kararı doğrultusunda pek çok noktada arıtma tesisi kurulması için çalışmalar başlayacak.

Zeytinyağı üretiminde ortaya çıkan kara suyun arıtılması için uzun yıllardır sürdürülen çalışmalarda son aşamaya gelindi. Çevre Yasası gereğince kara suyunu arıtamadığı için para, hapis hatta kapatma gibi ciddi yaptırımlarla karşı karşıya kalan zeytinyağı üreticileri artık rahat bir nefes alacak. Arıtma tesisi kurmak için M-U-T, Ebdel ve İstanbul Teknik Üniversitesi, Ege Üniversitesi Biyo Mühendislik Bölümü ve Arıtım Mühendisliği'nin ortak olarak üzerinde çalıştığı üç ayrı proje mart ayında Çevre Bakanlığı'nın onayına sunacak. Onay alınması durumunda pek çok noktada arıtma tesisi kurulması için çalışmaların başlaması bekleniyor.
Nisan 2006'da çıkan ve 2007 yılında uygulamaya konan yeni Çevre Yasası'nda zeytinyağı üretiminden ortaya çıkan kara suyun arıtılmadan çevreye atılması durumunda çok ciddi yaptırımlar getirildiğini bunun da firmaları ciddi sıkıntıya soktuğunu söyleyen Ege Bölgesi Sanayi Odası Zeytin ve Zeytinyağı Meslek Komitesi Başkanı Günizi Belevi, arıtma tesisi kurulmasına ilişkin çalışmaların en kısa sürede tamamlanması gerektiğini söylüyor. Belevi, "Bütün firmalar diken üstünde. Her an kapatmalar ve cezalar gelebilir. Bu yıl ve 2008 rekoltenin çok düşük olduğu bir yıl bu yüzden bu geçiş dönemi olarak kabul edilebilir. Ama 2009'da eğer yapılmazsa sektör büyük cezalarla darbe alabilir" diye konuştu.

İhracat için de önemli
Tüm firmaların arıtma tesisi kuracak maddi imkana sahip olmadığını söyleyen Belevi, Burhaniye'de 10 tane fabrikanın arıtma tesisi kurmak için güç birliği yaptığına dikkat çekti. Devletin fabrika kurulması için 175 bin YTL'ye kadar geri dönüşümsüz kredi verdiğini bunun arıtma tesisi kurulması için de verilmesi gerektiğini ifade eden Belevi, sorunun çözümü için Çevre Bakanlığı, Tarım Bakanlığı ve yerel yönetimlerin birlikte çalışması gerektiğine dikkat çekti. Mart ayında arıtma tesisi konusunda çalışmalar yapan firmaların çözümlerini Çevre Bakanlığı yetkililerine sunacağını aktaran Belevi, "Tüm firmaların yaptığı çalışmalar denetlenecek. Eğer yeterli görülürse bakanlık kararını verecek" dedi.
Arıtma tesisi konusunda iddialı firmalardan biri Avusturya kökenli M-U-T. Firmanın Türkiye temsilciğini M-C-T Makine, Çevre, Taşıma Teknolojileri yapıyor. Arıtma tesisine ilişkin projelerin ilgili çevre mevzuatı gereğince karasularını arıtmadıkları için çeşitli cezalara maruz kalan tüm sektör için hayati önem taşıdığına dikkat çeken Proje Koordinatörü Işıl Sakın, ayrıca arıtmanın ihraç yapan firmalar için de ayrı bir önem taşıdığını vurguladı. Sakın, AB'nin atık sularını arıtmayan üreticilerin ürünlerine ithalat yasağı koymayı planladığını dile getirdi.
M-U-T'un kullandığı ileri arıtma sisteminde suyun dere, toprak gibi ortamlara atılmasına imkan sağlanıyor. Sistemin ikinci büyük avanatajı ise fazla yer kaplamadığı için bir koyteyner içine yerleşebiliyor olması. Bu sistem farklı yerlerdeki fabrikalara ulaşma olanağı sunuyor. Zeytin kara suyunu arıtmak için her firmanın ayrı bir tesis kuramayacağını söyleyen Sakın, "Bu yüzden bölgesel projelendirme yaptık. Şu an geldiğimiz noktada bölgesel projelendirme çalışmalarımız tamamlandı. Bölgelerden talep geldiği takdirde sistemi hemen faaliyete geçirebiliriz" diye konuştu. M-U-T ayrıca tesisin kurulumundaki finansman konusunda farklı seçenekler sunuyor. Sakın, üreticilerin, isterlerse kooperatif, birlik veya organize sanayi bölgesi olarak bir araya gelerek tesisi satın alabileceklerini söyledi. Geliri yeterli olmayan firmalarla ortaklık yapabileceklerini aktaran Sakın, "Üçüncü alternatif ise yap-işlet modeli. Biz kendimiz yatırım yapıp aynı zamandı işletmeye de talibiz" diye konuştu. Tesis kurmak için bir çok firma ile görüştüklerini söyleyen Sakın, bir çoğunun bakanlığın ve üniversitelerin onayını beklediğini belirtti.

Tesis Zeytinli'de kurulacak
İstanbul Teknik Üniversitesi, Ege Üniversitesi Biyo Mühendislik Bölümü ve Arıtım Mühendisliği'nin üzerinde çalıştığı arıtma tesisinin ilkini Zeytinli'de kuracak. Tesisi eylül ayında tamamlamayı planladıklarını söyleyen Ege Biyomühendislik Bölümü Öğretim Görevlisi Erdinç İkizoğlu, tesisi Arıtım Mühendislik'in finanse edeceğini, Zeytinli Belediyesi'nin ise bir arazi tahsis edeceğini vurguluyor. Tesisi Zeytinli Belediyesi'nin arazisi üzerinde yap-işlet-devret modeliyle çalıştırmayı planladıklarını aktaran İkizoğlu, "Zeytinyağı fabrikalarından ise kara suyun bedeli oranında bir para alınacak. Bugün zeytinyağının kilosuna vurduğunuzda bu işin bedeli 20 kuruş gibi. Zeytinyağının kilosu şu anda 6 lira. Bu durumda firmaya bu işin maliyeti kilo başına 20-25 kuruş gibi rakam olacak" diye konuşuyor.

Edremit'te kaynak aranıyor
Arıtma tesisi konusundaki diğer projeyi ise Edremit Belediyesi'nin firması Ebdel ve İspanya'nın en büyük teknoloji firmalarından biri olan İncro yürütüyor. 2004 yılından bu yana arıtmaya yönelik çözüm geliştirmek için çalışmalar yürüttüklerini söyleyen Ebdel Genel Müdürü Salim Dönmez, 2006'da İncro firmasının bir ürününü getirdikleri ve sonuçta memnun kaldıklarını ifade etti. Edremit'te 10 fabrikaya yetecek kapasitede bir arıtma tesisine ihtiyaç duyduklarını ve bunun yaklaşık 1 milyon 500 bin euroya mal olduğunu aktaran Dönmez, "Ancak şu anda kaynak bulmakta zorlanıyoruz. Hazine'den kredi almak istedik. Ancak belediye şirketi olduğumuz için vermediler. Şu anda finansman bulmak için uğraşıyoruz. Finansman için bölgedeki 10 fabrikayla oturup karar vereceğiz. Bir şirket kurup kredi bulmaya çalışacağız" diye konuştu.
Ebdel'in kuracağı tesisi belediye işletecek. Firmalar ise arıttıkları kara suyun metreküpü başına bir bedel ödeyecekler. Dönmez, bu rakamın metreküp başına 3-5 euro arasında olduğunu söyledi. İncro'nun kullandığı sistemin buharlaştırarak arıtmaya dayandığını ifade eden Dönmez, "Bu sistemi seçmemizin nedeni Edremit'te jeotermal olması. Sudan da istifade edeceğiz. Aynı zamanda Incro'nun Türkiye mümesliğini yapacağız. Önümüzdeki dönemde bu sistemi uygun olan başka yerlere de yaymak istiyoruz" dedi.
Kara suyun çevreye atılması durumunda 26-60 bin YTL arasında para cezası ve 2 aydan 1 yıla kadar hapis cezası söz konusu olabiliyor. İki üç ikaza rağmen hala çözüm bulunmaması durumunda ise iş kapatmaya kadar gidiyor.

1 comment:

Anonymous said...

projeler işlerlik kazandımı?