Tuesday, November 06, 2007

"Ekip biçtiğimiz hazine arazisini çoktan hakettik"


Durmuş Odabaşı
Adım Adım Ege /Yeni Asır
1.11.2007


Büyükbelen'in pazar girişinde çay molası verirken, Mehmet canyardı, Muammer Gök, Başkan Süleyman Çınar, Yusuf Arık, Necmettin Durmaz, Ramazan Doğan ve Ali Han'la da sohbet ettik.
Manisa'nın Saruhanlı İlçesi'nin Büyükbelen Beldesi'nde tura çıkıyoruz.
Komşu Halitpaşa'da olduğu gibi, burada da pazar kurulmuş.
Bir gün önce yağan yağmurun yıkadığı sokaklar tertemiz.
Kentin ortasında çift minareli devasa bir cami yeralıyor.
Altında da sıra sıra dükkanlar.
Büyükbelen'in kalbi burada atıyor.
Turumuza, Belediye Başkanı Süleyman Çınar'la birlikte Belediye Meclis Üyesi Muammer Gök de var.
Pazar girişinde, plastik sandalyelere oturmuş sohbet eden bir gruba yaklaşıp selam veriyoruz.
Bizi de buyur eden gruptakiler çay söylerken, biz de sohbete başlıyoruz.
- Sizden başlayalım; isminizi öğrenebilir miyiz?
- İsmim Ali Han.
- Büyükbelenli misiniz?
- Hayır doğuluyuz aslında. Memleketten kaçtık geldik.
- Neden kaçtınız memleketinizden?
- Bizim oralarda çocuk çok yapılır. Nüfus iyice kalabalıklaştı, biz de buraya geldik.
- Sizin kaç çocuğunuz var?
- Benim 4 tane.
- 4 çocuk az mı?
- Bizim oralarda 9 çocuğu olana "az" derler. Bizim oralara göre az tabii.
- Sizin var mı burada araziniz.
- Var ama hazine yeri.
- Tapunuz yok yani. Ne olacak peki?
- Satarlarsa alırım, satmazlarsa bize hibe etmeleri lazım.
- Neden hibe etsinler size?
- Biz bu devlete askerliğimizi yaptıysak, vergimizi veriyorsak, bu kadar çalıştıysak bize vermeleri lazım.

Kuraklık zeytini fena vurdu
Grupta bulunanlardan bir başkasına yöneliyoruz;
- Sizin isminizi öğrenelim.
- Necmettin Durmaz.
- Siz ne iş yapıyorsunuz?
- Çiftçilik yapıyoruz.
- Nasıl işler bu sene, para var mı?
- Var mı?
- Biz nereden bilelim sizin cebinizdeki parayı?
- Zeytinler dalında duruyor. Bu sene kuraklıktan verim de düşük. Fiyat ise hep aynı. Bütün zorluğu, çileyi çeken çiftçiler oluyor.
- Topladınız mı zeytinleri.
- Toplamayan da var, toplayan da.
- Kaça gidiyor sofralık zeytin?
- Şu anda 2 Ytl. Ama ortalaması 1,2 lira.
- Nasıl oluyor o?
- 3-4 göze ayırıyorlar. Başfiyat 2 lira, son fiyat 90 kr. Ortalama 1.2 lira oluyor.
- Geçen sene nasıldı?
- Geçen sene yine aynıydı. Ama bu sene verim dörtte bir. Kuraklıktan zeytinler ağacın üzerinde çok küçük kaldı, boncuk gibi. Biz sesimizi devlete duyuramıyoruz.
- Ne istiyorsunuz devletten ki?
- Şu fiyatları düzeltsin, bizim mallarımızla ihracat yapsın...
Sohbet ettiğimiz gruba çay için teşekkür ediyor, pazarın içlerine doğru ilerliyoruz.

Zeytin merdiveni 20 YTL'den başlıyor
Pazarda boy boy üç ayaklı merdiven satan vatandaşın yanındayız.
- Merhaba isminizi öğrenebilir miyiz?
- Halil Akgün
- Ne merdiveni bunlar?
- Zeytin toplamak için.
- Nereden getirdiniz?
- Benim Akhisar sanayide dükkanım var.
- Kaça satıyorsunuz?
- Buyuna göre değişiyor fiyatlar. 2 metre olanlar 20, 2.5 olanlar 25, 3 ktre olanlar 30 YTL.
- Sağlam mı merdivenler?
- Sağlam. Hiç bir şey olmaz.
- Kaç tane sattınız bugün?
- Daha 2 tane sattım. Soran çok ama alışveriş yok.
- Bütün pazarları dolaşıyor musunuz?
- Hayır, sadece Büyükbelen pazarına geliyorum.
- Kaç tane merdiven getirdiniz?
- 40 tane getirdim.
- Hepsini satar mısın?
- Belli olmaz.
- Ne ağacından yapılıyor bu merdiven?
- Kavak ağacından.

(...)

No comments: